Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü: ''Skandal davanın...''
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD'deki Hakan Atilla davasındaki karara tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD'de Hakan Atilla ile ilgili karara ilişkin, "Bu,skandal bir davanın skandal bir kararıdır. Bundan daha öte bir anlamı yoktur. Zaten bu davanın Türkiye'nin iç işlerine müdahaleye, Türkiye'nin iç siyasetini karıştırmaya dönük bir kumpas olduğu çok açık ve netti. Hukuk adına utanç verici bir senaryo şu an hayata geçirilmektedir" dedi.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un Türkiye ile ilgili açıklamalarına da yanıt veren Kalın, " Macron'un basın özgürlüğü ile ilgili açıklaması bilge eksikliğine dayanıyor"ifadesini kullandı.
Kabine değişikliği iddialarıyla ilgili de konuşan Kalın, "Şu anda gündemimizde bir kabine değişikliği söz konusu değil"dedi. İbrahim Kalın, bedelli askerliğin de gündemde olmadığını açıkladı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Beştepe'de basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda ABD'deki Hakan Atilla kararı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Fransa ziyareti, kabine değişikliği OHAL'in uzatılması, bedelli askerlik gibi birçok konuda açıklamalar yaptı. Kalın'ın açıklamalarının satır başları şöyle: Geçen hafta ilan etmiştik, yarın sayın Cumhurbaşkanımızın Fransa'ya ziyareti olacak. İkili ilişkileri ve bölgesel konuları ele almayı planlıyoruz. 16. yüzyıldan bu yana Fransa-Türkiye ilişkileri çok boyutlu, çok katmanlı bir ilişki olagelmiştir. Cumhurbaşkanımız, Macron'la görüşmesinden sonra iş çevreleri ile de görüşme yapacak. 700 bin soydaşımız yaşamaktadır. Cumhurbaşkanımız programı çerçevesinde bu topluluğun temsilcileri ile de bir araya gelecek. İkili ilişkilerin yanında bölgesel konular da ele alınacak yarın Elysee'de yapılacak görüşmelerde. Suriye, Irak, terörle mücadele ve Türkiye-AB ilişkileri de yer alacak konular arasında.
MACRON'UN TÜRKİYE AÇIKLAMASINA YANIT
Macron'un Türkiye ile ilgili açıklaması ile ilgili birkaç hususu dile getirmek istiyorum. Türkiye'de basın özgürlüğüne ilişkin değerlendirmeleri bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor, tabii ön yargılı hususlar değilse. Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu terör tehditlerini dikkate aldığımız zaman, zaman zaman Avrupalı dostlarımızın bunun ciddiyetini kavrayamadıklarını gözlemliyoruz. Türkiye, 3 terör örgütüne karşı mücadele etmelidir. Biz yarın belgeleri ile birlikte sayın Macron'a iletecektir. Fransa'da Paris ve Nice saldırılarından sonra Fransa'nın ne tür uygulamalar yaptığını hepimiz biliyoruz. Sosyal medyadan saldırıları hafife alan kişilerin nasıl tutuklandığını biliyoruz. İngiltere örneğinden de hareket edebiliriz. Terörü övmek dahi bir suçtur. Burada ifade özgürlüğü söylemi üzerinden Türkiye'nin terörle mücadelesine gölge düşürmeye çalışan çevrelerin Türkiye'nin gerçeklerini daha fazla dikkate almaları gerektiğini ifade etmek istiyorum.
HAKAN ATİLLA DAVASI
Skandal bir davanın skandal bir kararıdır. Türkiye'nin iç siyasetini karıştırmaya dönük kumpas olduğu bellidir. Türkiye'nin içişlerine müdahaleye dönüktür. Bu davaya bakan hakim 2-3 yıl önce FETÖ'cü bir kurum tarafından Türkiye'ye getririliyor, ağırlanıyor. Bu kişi bu skandal davaya hakim olarak bakıyor. Türkiye'nin iç siyasetini karıştırmaya dönük kumpas olduğu ortadadır. Hakan Atilla'nın avukatları savunmalarını yapacaklar. Biz de bu konuyu takip etmeye devam edeceğiz. Utanç verici bir siyasi operasyon olduğunu ifade etmemiz gerekiyor. Bu tür operasyonlarla Türkiye'ye zarar vermeyi düşünenler varsa, söz konusu olmadı bugüne kadar, olmayacak. Milletimiz oynanan oyunu görmektedir.
"İRAN'A DIŞ MÜDAHALEYE KARŞIYIZ"
Bizim için İran'ın istikrarı, barışı, huzuru son derece önemlidir. Birileri dışarıdan İran'ı karıştırmaya çalışıyorsa bunun ancak ters tepeceğini bir kez daha ifade etmemiz gerekir. Dışarıdan yapılan açıklamalarla, atılan twitlerle İran toplumunun barışını, huzurunu bozmaya yönelik müdahaleleri kabul etmediğimizi bir kez daha buradan ifade etmek istiyoruz. İran'a dış müdahaleye karşıyız. Birileri İran'ı dışarıdan karıştırmaya çalışıyorsa ters tepeceği bellidir. İranlı yetkililer de duruma hakim olduğunu ifade ettiler. Sorunun kısa süre içinde aşılacağını bekliyoruz, ümit ediyoruz. İran'ın barış ve istikrarının temini bizim için önem arzetmektedir.
KERKÜK'TEKİ OLAYLAR
Irak'tan beklentimiz, Irak hükümetinin bu saldırılarla ilgili derhal bir soruşturma başlatması, ve saldırıların önlenmesi için gerekli tedbirleri almasıdır.
"SOÇİ'DEKİ SURİYE ZİRVESİ"
Soçi'de 29-30 Ocak'taki kongre Astana'daki karar neticesinde yapılacak. Davet edilecek kişilerin, grupların 3 ülkenin de onayını almış meşru gruplar olmasıdır. Bu sadece biz istediğimiz için değil, kongrenin doğru sonuçlar üretebilmesi açısından da önem arzediyor. Suriye Kürtlerini PYD temsil edemez. Meşru temsilcilerin katılması esastır. Şu anda planlanmış 3'lü liderler zirvesi söz konusu değil.
KABİNE DEĞİŞİKLİĞİ
Gündemimizde bir kabine değişikliği söz konusu değil.
ABDULLAH GÜL'ÜN KHK ELEŞTİRİSİ
Çıkartılan KHK'da muğlaklık olmadığını kendileri (Cumhurbaşkanı Erdoğan) de ifade ettiler. Bir takım spekülasyonlar üzerinden konu farklı noktaya taşınmak istendi. Konunun spakülatif bir mevzu olmadığı anlaşılacaktır. Bizim önümüze birçok konu var. Bunlara yoğunlaşmakta fayda var. Parti sözcümüzün çizdiği çerçeve de zaten bellidir.
S-400 ANLAŞMASI
S-400, bir komple sistemden bahsediyoruz. Asker konuşlanması diye bir şey söz konusu değil ama teknik iş birliği anlamında tabii ki bir trafik olacaktır. Bizim askerlerimiz, teknisyenlerimizi oraya gidecek, onların teknisyenleri buraya gelecek.Sayın Cumhurbaşkanımız, başbakan olduğu dönemde Patriot füzelerinin alınması ile ilgili olarak bu konunun müzakerelerini kendisi yürüttü. Ortak üretim söz konusu olamaz dendi. Biz hem NATO'da müttefikiz, hem stratejik ortağız diyoruz ama teknolojik paylaşımda, kritik konularda farklı tavırlara giriliyor. Burada biz kendi ulusal çıkarlarımızı öncelemek zorundayız. Bunlar Türkiye'nin sınırlarını, şehirlerini korumak için kurulan sistemlerdir. Türkiye'ye gelebilecek saldırılara karşı bir savunma sitemidir. Geçtiğimiz ay Eurosam ile de bir mutabakat sağlandı. Yarın Macron ile yapılacak görüşmede bu konu da değerlendirilecek. Türkiye'nin tek bir ittifak bölgesi ile işbirliğini beklemek hakkaniyetle bağdaşmaz. NATO Genel Sekreteri de açıklama yaptı, "Türkiye'nin egemen bir devlet olarak, kendi tasarrufudur" dedi.
KHK'LARLA İLGİLİ TARTIŞMA
Şu ana kadar OHAL çerçevesinde çıkarılan bütün KHK'lar devletin kendi işleyişi ile ilgilidir. Vatandaşa, millete dönük değil. Öncelikli hedefi bu. Neden? Süreç hızlı ilerlesin. Elbette bu kanunlar sonunda Meclis'e gelecek. Bundan sonra çıkacak KHK'lar da önünde sonunda Meclis'e gelecek. OHAL'in süresi ne kadar uzatılır? Bu değerlendirilir. Hem Bakanlar Kurulu hem MGK'da bu konu istişare edildikten sonra karara bağlanmaktadır.
MOR BEYİN TUZAĞI!
Mor Beyin meselesinden önce de bir mekanizma vardı. Bir komisyon var, KHK'larla işinden atılan kişilerin komisyona başvurabiliyorlardı. İadeler de bir KHK çerçevesinde gerçekleştiriliyor. Bunlarla ilgili de gerekli düzenlemeler yapılacaktır.
OHAL UZATILACAK MI?
Önümüzdeki hafta Bakanlar Kurulu var, orada değerlendirilir, kararı alınınca paylaşırız.
KUDÜS DİPLOMASİSİ
Amerikan yönetiminin Kudüs'le ilgili tek taraflı kararı gündeme geldiğinde Cumhurbaşkanımız bir yol haritasını ortaya koymuştu. İİT'yi olağanüstü zirveye çağırmamız, BM'deki oylamalar başarı ile hayata geçirilemesini sağladı. Kudüs'ün Filistin'in başkenti olarak tanınması için çalışmalar devam ediyor. Harem-i Şerif'in korunması ile ilgili bir karar alınmıştı. Bunlar da hayata geçirilecek. Ürdün ile yakın temas içindeyiz. Kudüs ve civarında yaşayan Filistinlilerin ekonomik olarak desteklenmesi meselesi... Aynı zamanda sistematik bir şekilde ekonomik güçleri ortadan kaldırılmak isteniyor. Zeytin, limon ağaçları sökülüyor. Bizim ekonomik olarak desteklememiz siyasi ve ahlaki bir sorumluluktır. Bu planı da hayata geçirmeye devam edeceğiz.
BEDELLİ ASKERLİK
Şu anda böyle bir şey gündemimizde yok.