Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan flaş açıklamalar

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan, CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun iddialarına ilişkin ''Yurtdışına giden tek kuruş yok. Dolayısıyla bu zatın söylediği yalan mı? Yalan. Bu durum karşısında yüzü kızaracak mı? Hiç sanmıyorum. Maşallah kendisinde manda derisi gibi yüz var'' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde "Orman Bakanlığı Toplu Açılış Töreni"nde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisinin yakınları hakkında yaptığı ''yurtdışına para gönderme'' iddialarını da değerlendirdi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

''Açılışını yaptığımız 7,7 milyar lira yatırım bedeli olan 375 eserin milletimize şehirlerimize ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.

Büyükşehir belediye başkanlığı görevine seçildiğimizde dünyanın sayılı şehirlerinden olan İstanbul adeta susuzluktan kıvranıyordu. İSKİ tam manasıyla iflas etmiş her tarafı dökülen adı sadece yolsuzluklarla anılan bir kurum haline gelmişti. O zaman bu kardeşiniz de belediyeyi CHP'den almıştı. İSKİ'yi Veysel hocamızla birlikte ayağa kaldırdık. Bizler yaklaşık 2,5 milyar dolar borçla İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni devraldık. İstanbul'u o çöp dağlarından temizledik.

''81 VİLAYETİN TAMAMINDA İÇME SUYU MESELESİNİ BÜYÜK ORANDA ÇÖZDÜK''

İktidara geldik gördük ki tam 76 şehrimizde içme suyu sıkıntısı yaşanıyor. Türkiye'nin su sorununu çözümü için Veysel Hocamızı bakanlığın başına getirdik. Ülkemizin 81 vilayetinin tamamında içme suyu meselesini büyük oranda çözdük.

''ANLADIN MI KEMAL?''

Eskiden baraj gibi, büyük altyapı projeleri gibi işleri yabancı firmalar, yabancı müteahhitler yapardı. Çünkü ülkemizin bu konudaki birikimi çok sınırlıydı. Biz tüm çalışmalarımızda olduğu gibi altyapı yatırımlarında da yerli ve milli bir anlayışı öne çıkardık. Anladın mı Kemal? Artık en büyük en iddialı projeleri dahi kendi mühendislerimizle yapabiliyoruz.

''KUZEY KIBRIS'A DA SU GÖTÜRDÜK''

Kuzey Kıbrıs'a da su götürdük. Kuzey Kıbrıs'ta da dağıtımını bizler yüklendik bizler yaptık. Bir başka başarılı olduğumuz alan ağaç dikimidir. 2023 yılına kadar ,nşallaj 7 milyar fidanı toprakla buluşturmuş olacağız. Çevrecilikte bizimle kimse yarışamaz. Yok Greenpeace'ymiş onlara sormak lazım kaç ağaç diktiniz?

''ÖĞRETMENLERE BİZİM VERDİĞİMİZ PARAYI KİM VERDİ?''

Çıkıyorlar konuşuyorlar 'Öğretmenlere şu kadar para verseniz bu kadar para verseniz.' Bizim verdiğimiz parayı kim verdi? Biz geldiğimizde öğretmenin aldığı maaş 560-570 liraydı şimdi ise yeni başlayan bir öğretmenin aldığı maaş yaklaşık 3 bin lira civarında. Kılıçdaroğlu akşam başka sabah başka hayatı yalan. Sağlıkta 3 bin 526 yeni sağlık tesisi yaparak çalışan sayısını 892 bine çıkararak her alanda tam bir devrime imza attık. Biraz sonra geleceğim. SSK'nın başında görev yaptın o görev yaptığın zamandaki yolsuzluklarını anlatacağım. Acaba bir dikili ağacın var mı o dönemde?

''KILIÇDAROĞLU BUNDAN HABERİN VAR MI?''

Avrasya Tüneli gibi Yavuz Sultan Köprüsü gibi dev projelere biz imza attık ve hayata geçirdik haberin var mı Kılıçdaroğlu? İstanbul'un yeni havalimanı başta olmak üzere pek çok önemli proje devam ediyor. Yılda 90 milyon yolcu kapasiteyle hizmete girecek. Ekonomide buraya iyi dikkat et sen bundan da anlamazsın Türkiye'nin IMF'ye olan borcu 23,5 milyar dolardı 2013 Türkiye'nin IMF'ye borcu yok. Kılıçdaroğlu bundan haberin var mı? Ey Kılıçdaroğlu duy, duy. Kulağın var duymazsın, gözün var görmezsin, ağzın dilin var hakkı hakikatı konuşamazsın. Adeta 5 sente muhtaç Türkiye'yi yılda ortalama 13 milyar dolar doğrudan uluslararası sermaye yatırımı yapılan bir ülke haline bu iktidar getirdi. Türkiye 36 milyar dolar ihracat yapıyordu geldiğimizde şimdi 155 milyar dolar seviyesine doğru gidiyoruz. Tilki yetişemediği üzüme koruk dermiş bunun örneği Kılıçdaroğlu'dur. Geçtiğimiz 15 yılda ülkemizi zenginleştirmek için çok çalıştık. Bugün ise Türkiye güvenlikten ekonomiye kadar her alanda kritik bir dönemden geçiyor.

KILIÇDAROĞLU'NUN İDDİALARI

Maalesef ülkemizin bunca sorunu arasında bir de ana muhalefet partisinin başındaki zatın hezeyanlarına cevap vermek zorunda kalıyoruz. Milletimin karşısına bu tarz konulardan çıkmaktan utanıyorum ama karşımdaki zatta utanma arlanma hakka hukuka riayet anlayışı olmadığı için mecburen bu konulara girmek zorunda kalıyoruz. Bu zat cumhurbaşkanı ve ailesi yurtdışındaki hesaplara milyonlarca dolar para gönderdi diye iddia ortaya attı. Dün çıktı yurtdışındaki bir şirkete bu kişi bu kadar para gönderdi diye sözler söyledi işte dekontları bunlar dedi. Dekont dediği kağıtları ne gazetecilere ne adli makamlara vermedi. Avukatlar bunu ilgili savcılığa veriniz medyaya veriniz dedi. O kağıtların ne olduğunu şimdilik bir kendisi bir de onları bu zatın eline tutuşturanlar biliyor. Aynı zatın elinde belge olmadan ilk yalan söyleyişi iftira atışı değil. Bir ara şahsımla alaklı İsviçre'de hesaplarım olduğunu söyleyip durdu belge gösteremedi rezil kepaze oldu. Dedim ki ispat et bu görevi bırakacağım dedim başbakanlıktan çekileceğim dedim. İspat et ispat ettiğin andan siyaseti cumhurbaşkanlığpı bırakacağım ama sen de bu milletin başına bela olmaktan çekil. Baykal'ı da sıkıntıya soktu ben siyasete girmeyeceğim dedi siyasete girdi. Ertesi gün Baykal'ın kasetini gördüm diye bir şeyler geveledi. Millet buna çarkçı Kemal diyor.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi için ilk hizmete girdiğinde bu eseri karalamak için altın klozet iddialarına kadar aylarca diline pelesenk etmişti. Özür dilemeyi aklında bile geçirmedi. Böyle vicdansızlık olur mu? Şimdi Amerika'da FETÖ'cü milletvekillerinin hangi partiden olduğu ortaya çıkıyor CHP'nin FETÖ'cü milletvekilleri. Bu müfteri zatın daha o kadar yalanı, yanlışı, sahtekarlığı var ki hangi birini anlatsak bilemiyoruz. Bunun adı siyaset olamaz, bunun adı muhalefet olamaz, bu insanlık dahi değildir. Bunun adı... Daha ileri gitmeyeyim. Ana muhalefet, bunun yükünü daha fazla çekemez, çekmemeli. Çünkü bunun adı anamuhalefet değil ana hıyanettir. Ana muhalefet makamını komedi sahnesi yeri haline getiren bu zatın başında olduğu CHP kayıptır. Türkiye gibi bir ülkenin anamuhalefet partisini bu hale düşürmeye kimsenin hakkı yok. Aslında ana muhalefetin içinde debelendiği bu sefil durum işimize geliyor ama ülkemiz için üzülüyoruz. İnsan mindere çıktığı zaman eline gelebilecek dengi sayılabilecek bir rakip görmek istiyor. Karşınızda bir karikatür tipli birini buluyorsunuz.

Dün şahsımın ve iddialarda ismi geçen arkadaşlarımızın avukatı açıklama yaptı bu açıklamada iddialar yalanlanarak belge olduğu öne sürülen kağıtların savcılığa verilmesi çağrısında bulunuldu. 1 saat öncesine kadar sordum henüz bu yönde gelişme olmadığını dediler. Onları kürsüden sallamayı bırak milletimizle ve ilgili mercilerle paylaş git savcılığa teslim et. Suçlu varsa ortada git teslim et ondan sonra çok daha rahat tepinirsin. Kürsünde ifade ettiği isimlerin çoğu şirketler kurmuş işadamlarıdır. Tayyip Erdoğan belediye başkanı değilken de bu insanlar ticaretle uğraşıyordu. Eski özel kalem müdürüm diye ifade ettiği o şahıs, benim özel kalem müdürüm hiçbir zaman olmadı. Böyle bir yalan olur mu Zerre kadar sende şahsiyet varsa, Mustafa Gündoğan bana ne zaman özel kalem müdürlüğü yapmış Büyükşehir Belediye Başkanlığımda, çık bunu ispat et. İspat edemezsen de o yerde durma artık çekil git.

Aslında ticaretle uğraşan birisi yurtiçinde de yurtdışında da şirket kurar satar para havale eder alır. Bu 5 isim, asla o zikrettiği şirkete veya yere para göndermiş de değil. Tam aksine, mevcut şirketlerini satmaları sebebiyle onlara para geldi, oraya para gitmedi.

Buradaki tek sorun, ortada bu zatın iddia ettiği gibi yurt dışına giden tek kuruş para olmayışıdır. Belki anlamamış diye bu zat için bir kez daha tekrarlıyorum, iddia edildiği gibi yurtdışına giden tek kuruş yok. Dolayısıyla bu zatın söylediği yalan mı? Yalan. Bu zat bir kez daha müfteri durumuna düştü mü, düştü. Peki, bu durum karşısında yüzü kızaracak mı? Hiç sanmıyorum. Maşallah kendisinde manda derisi gibi yüz var. Bu zat, hızla siyaset çöplüğüne doğru yuvarlanıyor. Milletimiz, eski Türkiye'nin siyaset anlayışının bu son temsilcisini de en kısa sürede hak ettiği yere gönderecektir. Hiç endişem yok.

Lafla peynir gemisi yürümez güneş balçıkla sıvanmaz. Ticaretle uğraşmak asla utanılacak bir şey değildir. Bizim de milletimizin de eli bu müfteri zatın yakasında olacaktır. Burada ismi geçen 5 kişi onlar en üst düzeyden zaten davalarını açacaklar yakasından bu adamın düşmeyecekler. Yargıda bu hak aranacaktır. Ben de ayrıca tekrar buna yeniden dava açacağım. Hukukta hakkımızı yeniden aramanın peşinde olacağım. Çık da bir gün biz de şunu şunu şunu yaptık de. Hiçbir zaman böyle bir şey duyamazsınız bu zattan sadece yalan iftira...''