Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Salgında mevzi kaybediyoruz''
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Son günlerde yayımlanan rakamlar, salgınla mücadelede mevzi kaybedilmeye başlandığına işaret ediyor." açıklamalarında bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Son günlerde yayımlanan rakamlar, salgınla mücadelede mevzi kaybedilmeye başlandığına işaret ediyor. Salgının üstesinden gelmenin yolu, maske, mesafe, temizlik dediğimiz ilkelerden geçiyor. Bu sıralamayı baş harflerini anlamlı kılmak için küçük bir takdim tehir ile temizlik, maske, mesafe olarak değiştirerek tekrar etmek istiyorum: Yani ‘Tamam.’ İnşallah bu kurallara riayet ederek kısa sürede salgını gündemimizden çıkartacağımıza inanıyorum” dedi.
2 milyarı bulacak
Milliyet'ten Didem Özel Tümer'in haberine göre, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından inşa edilen Kars Barajı dün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın video konferans yöntemiyle katıldığı törenle hizmete alındı. AK Parti hükümete geldiğinde Türkiye’de toplam 276 baraj olduğunu söyleyen Erdoğan, bugün 585. barajı açtıklarını kaydetti.
Erdoğan, inşa bedeli 330 milyon lira olan barajın bir yılda yapılan yatırımı iki katıyla geri ödediğini söyleyerek, sulamalar ve diğer yatırımlarla toplam proje maliyetinin 2 milyar lirayı bulacağını dile getirdi. Proje kapsamındaki sulama ve elektrik üretim tesisleri tam kapasite faaliyete geçtiğinde 475 bin dekar toprağın daha sulanarak yılda 300 milyon liralık gelir elde edileceğini belirten Erdoğan, “Barajımızla serhat şehrimiz Kars’a yeni bir sembol de kazandırdığımıza inanıyorum” dedi.
‘Geldiğimiz nokta’
Erdoğan, Türkiye’nin demokrasi ve ekonomi yolunda katettiği mesafenin en somut sonuçlarının koronavirüs salgını döneminde görüldüğünü söyleyerek, şunları kaydetti: “Gelişmiş ülkelerin dahi çaresiz kaldığı salgın sürecini, hem sağlık altyapımızla hem gıda ve temizlik tedarik zincirimizle hem de kamu güvenliği bakımından örnek bir yönetimle göğüsledik. Salgın sonrası yeniden şekillenecek küresel, siyasi ve ekonomik düzende hedeflediğimiz yere ulaşmamızda bu altyapı hayati öneme sahiptir. 18 yıldır imar ve inşa yolunda attığımız her adımda engellemelerle karşılaştık. Yaptığımız her iş, muhalefet tarafından ya yargıya taşındı ya da mesnetsiz iddialarla lince tabi tutuldu; buna rağmen kararlılıkla yolumuza devam ettik.
Gezi olayları, 17-25 Aralık kumpasları, çukur eylemleri ve sınırlarımıza dayanan terör saldırıları, ardından FETÖ’cü hainlerin 15 Temmuz darbe girişimi, ekonomimizin hızını bir miktar yavaşlattı. Ancak yılmadık, durmadık, daha çok çalıştık. 2019 yılının son çeyreğinde yüzde 6’lık büyüme oranına ulaştık. 2020’nin ilk çeyreğinde mart ayının önemli bir kısmını salgınla mücadeleyle geçirmemize rağmen, yüzde 4 buçukluk büyüme oranı elde ettik. Eğer mart ayında salgının hiç etkisi olmasaydı, 1 veya 1 buçuk puan daha yüksek büyüme oranı elde edebilirdik. Tüm bu yaşadıklarımız, Türkiye ekonomisine, olumsuzluklara ve badirelere karşı bağışıklık kazandırdı.”
Salgın sürecinde alınan önlemlerin etkilerinin mayıs ayı ile birlikte görülmeye başlandığını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
“Ekonomide toparlanma sinyalleri oldukça güçlü geliyor. Ekonomik Güven Endeksi, mayısta yüzde 20 artarak 62 değerine çıktı. İmalat sanayisi genelinde kapasite kullanım oranı, mayısta yüzde 62,6 seviyesine yükseldi. Kurulan şirket sayısı, mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 22,2 oranında arttı. Borsamız yeniden 100 binin üzerine çıkarak, 115 bin bandına dayandı. Haziran başından itibaren konut ve otomobil sektöründe hareketlilik hız kazandı. Merkez Bankası döviz rezervimizi yeniden 93 milyar doların üzerine çıkardı. Bu süreçten hızlı bir şekilde çıkacağımıza inanıyorum. Eski büyüme oranlarımıza ulaşacağız. Yılın ikinci yarısıyla birlikte, ekonomide gerçekten çok büyük bir ivme bekliyoruz. Küresel üretim ve tedarik zincirinde Türkiye’nin ağırlığının gün geçtikçe daha çok hissedileceği bir döneme giriyoruz. Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokma hedefimize, hiç olmadığımız kadar yakınız.”
‘İnanıyorum’
Bu çabaların başarısının ülkenin salgın musibetinden uzak tutulmasıyla mümkün olacağını vurgulayan Erdoğan, “Son günlerde yayımlanan rakamlar, salgınla mücadelede mevzi kaybedilmeye başlandığına işaret ediyor. Salgının üstesinden gelmenin yolu, maske, mesafe, temizlik dediğimiz ilkelerden geçiyor. Sıralamayı baş harflerini anlamlı kılmak için küçük bir takdim tehir ile temizlik, maske, mesafe olarak değiştirerek tekrar etmek istiyorum: Yani ‘Tamam.’ İnşallah bu kurallara riayet ederek kısa sürede salgını gündemimizden çıkartacağımıza inanıyorum” dedi.
‘Ömrümüz su gibi aziz olsun’
Konuşmaların ardından Erdoğan, ekrandan izlediği baraj bölgesine zoom yapılmasını isteyerek, “1 ay sonra buralar çok başka olur” dedi. Erdoğan, barajın açılış kurdelesinin kesilmesi esnasında da , “Su gibi ömrünüz, ömrümüz aziz olsun. Ya Allah bismillah” ifadelerini kullandı.
Yüzde 95 yerli sermaye
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli konuşmasında, Kars Barajı’nın bölgenin en büyük tarımsal sulama projesi olduğuna işaret etti. Pakdemirli, şu bilgileri verdi:
“Kars Çayı üzerinde inşa edilen Kars Barajı; temelden 56 metre yükseklikte olup, 1 milyon metreküp gövde hacimli, dolgu tipinde bir barajdır. Barajın bütün ünitelerinin inşasında, yüzde 95 oranında yerli sermaye ile üretilen malzeme ve ekipman kullanılmıştır. Barajda depolanacak su ile Kars ve Digor ovalarında 44 adet köye ait tarım arazisi cazibeli borulu sistem ile sulanacaktır. Sulamada enerji kullanılmayacağından, çiftçimizin herhangi bir elektrik masrafı olmayacaktır. Kars Barajı’ndan yıllık 10 milyon kilowatt saat enerji üretilecektir. Kars Barajı’nın, tam faaliyete geçmesiyle birlikte de sağlayacağı sulama ve enerji faydasının yanı sıra 7 bin 250 kişiye iş ve aş imkânı temin edilmiş olacaktır. Bu barajla arpa, buğday ve yem bitkileri ekimi yapılacak.”