CHP'nin ekonomist vekili İlhan Kesici durumu özetledi
2023 seçimlerine yaklaşık 3,5 ay kala Altılı Masa henüz adayını resmen açıklamasa da Ankara kulislerinde adı muhalefetin Cumhurbaşkanı adayları arasında olduğu iddia edilen CHP'nin ekonomist milletvekili İlhan Kesici, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2023 seçimleri için 14 Mayıs'ı işaret etmesiyle seçim maratonuna başlarken muhalefet Cumhurbaşkanı adayını hala açıklamadı.
Ankara kulislerinde muhalefetin Cumhurbaşkanı aday adayları arasında adı geçen CHP İstanbul Milletvekili ve Devlet Planlama Teşkilatı eski Müsteşarı İlhan Kesici, bugün Sözcü gazetesinden Aytunç Erkin'e dikkat çeken bir röportaj verdi.
Kesici'nin özellikle ekonomiyle ilgili verdiği rakamlar oldukça dikkat çekiciydi. CHP'nin ekonomist milletvekili Devlet Planlama Teşkilatı eski Müsteşarı İlhan Kesici AK Parti iktidarının kazanmadan para harcadığını belirterek, "Türkiye'nin 609 milyar dolarlık cari işlemler açığı var. Alınan borç karşılığında, 20 yılda, 112 milyar doları dış borç olmak üzere toplam 545 milyar dolar faiz ödemesi yapıldı. Bizim iliğimizi, kemiğimizi perişan eden bu faiz rakamlarıdır. Bu rakamlara dünyanın hiçbir ekonomisi dayanamaz. Bizim cari işlemler hesabı demek şu demek. Kazanmadan harcadığımız para. Evin parasını harcıyoruz. El atına binen, köy ortasında indirilir. Dolmabahçe, Beylerbeyi, Çırağan Sarayı'nı neyle yaptık? Elin parasıyla. Halkın ekonomisi var ve biz buna hayat pahalılığı, geçinememek diyoruz. Son üç yıla bakalım: Ne derlerse desinler, halk geçinemiyorsa sorun var demektir. Daralmaya başlamışsa ekonominin sonuçları kötü demektir. Emeklinin durumu ortada. Dar gelirli, az gelirli, sabit gelirli. Herkesi enflasyona ezdiriyorsun. Unuttukları şu; enflasyon kötülüklerin anasıdır. Devleti tahrip eder, milli gelir dağılımını bozar. Ticarette ahlak bırakmaz! Ekonomideki bütün yanlışların sonucudur. Devletimizin kasasında ne var? Devletin kasası merkez bankasındaki net rezervlerdir. Son 3 senedir net rezervi eksi 50 milyar dolar civarında. Bu, devletin başı ağrısa aspirin alacak parası yok demektir. Yani elden borç almadan aspirini alacak parası yok. O yüzden müjdeler veriyorlar. Suudi Arabistan'dan 5 milyar dolar geldi, Çin'den 3 milyar dolar geldi. Bayram etmelerinin sebebi bu! Bu namerde muhtaç olmak demektir" dedi.
20 yıllık AK Parti iktidarının artık değişmesi gerektiğini belirten Kesici açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Cumhurbaşkanlığı neyi temsil eder? Bir devletin ve ülkenin konumunu ve yönünü! Millet için, halk için bir güven kaynağı olmalıdır. Halkın arasında hiçbir ayrım yapmayacağı belli olmalıdır. Aynı zamanda hem ülkesi için, hem milleti için hem de devleti için birlik ve beraberliği temsil eder. 20 yıl oldu! Artık verebilecekleri bir şey kalmadı. Yoruldular, hevesleri kalmadı.
14 Mayıs aslında farklı, yanlış yorumlanan bir dönem. 14 Mayıs'ın özü partilerden bağımsız olmak üzere şudur: 20 küsur yıllık tek parti yönetimine itiraz var. Yeni bir değişim arzusunu görüyoruz. Zaten 14 Mayıs 1950 de bir değişim arzusuydu. Neye karşı? 27 yıl boyunca tek partinin iktidar olduğu döneme karşı ve şimdi de aynısı olacak. Bakın; insan 20 yıl boyunca bal yese, baldan usanır.
Bu seçimi Millet İttifakı olarak biz kazanacağız. Ama hiç kimse de kaybetmiş olmayacak. Çünkü bizim kazanmamız aynı zamanda demokrasinin kazanması, Türkiye'nin kazanması demek olacak. Biraz daha açayım: Altılı Masa, Türkiye için büyük bir şanstır. Bu Altılı Masa'yı organize eden, öncülük eden ve daha sonra katılmış olan siyasi partilerin hepsini kutluyorum. Altı parti genel başkanının bir aday etrafında toplanıp ayağa kalkmaları, bütün Türkiye'yi ayağa kaldıracak bir hadisedir.
Meselelerinin çözümünde lazım olan en önemli sermaye, insan sermayesidir. Yetişmiş insan gücü Altılı Masa'da var. Hem geçmiş dönemler itibariyle kamu ve ekonomi bürokrasisinin en tepesinde yer alan yöneticiler var, hem de uluslararası çapta akademi dünyasından yeni getirilmiş olan arkadaşlarımız. Türk ekonomisinin önemli isimleri bunlar. Biz bu masanın yetişmiş kadrolarıyla Türkiye'nin bütün ekonomik problemlerini, siyasi meselelerini sanki bir toz beziyle, toz alırcasına çözeriz. Altını çizeyim: Kimseye hiçbir yük getirmeden çözülür sorunlar."