CHP'ye 3 fezleke birden !
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile Gürsel Tekin ve Aykut Erdoğdu hakkında dokunulmazlıklarının kaldırılması istemiyle fezleke hazırlandı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında 17/25 Aralık tapelerini kamuoyuna açıklayarak soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiği gerekçesiyle dokunulmazlığının kaldırılması istendi.
Sözcü gazetesinden Başak Kaya'nın haberine göre Kılıçdaroğlu’nu ifadeye çağıran İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Demir’e hakaret ettiği gerekçesiyle Tekin’in dokunulmazlığının kaldırılması istenirken, Erdoğdu’nun ise Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e sosyal medya üzerinden hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında fezleke düzenlendi.
Kılıçdaroğlu’nun 11 Şubat günü TBMM’deki grup toplantısında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasındaki geçtiği ve 17/25 Aralık dosyasında yer aldığı belirtilen tapeleri dinleterek soruşturmanın gizliliğini alenen ihlal ettiği gerekçesiyle hazırlandı. Fezlekede Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a hakaret ettiği yönündeki iddialar hakkında ise savcılık fezleke hazırlamaya gerek görmedi.
CEZAEVİNDEN ŞİKAYETÇİ OLDU
Ardahan Merkez B Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan Behiç Altuca isimli bir vatandaş ile Antalya Muratpaşa’dan Ayşana Altıner isimli bir vatandaşın ihbarı üzerine harekete geçen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Parlamenter Suçları Soruşturma Bürosu, hazırladığı fezlekede tapeleri yayınlamanın dışında Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a hakaret içeren beyanlarda bulunduğunu belirtti. Fezlekede Kılıçdaroğlu’nun söz konusu grup konuşmasının kayıtlarının RTÜK’ten alındığı bilgisi verildi. Fezlekede, “Ses kayıtlarının kamuoyuna açıklanması eylemine tekabül eden TCK’nın 285. maddesinin oy, söz ve düşünce açıklaması kapsamına girmediği, eylemli bir fiil olduğu kanaati ile kaldırılmasına karar verilmekle, dosya yeniden soruşturmaya kayıt edilmiştir. Şikayet edilen hakkında sadece soruşturmanın gizliliğini alenen ihlal suçundan fezleke düzenlenmesi zarureti hasıl olmuştur” denildi.
EKİN’E “MAGANDA” FEZLEKESİ
Kılıçdaroğlu’nu ifadeye çağıran savcı Tekin hakkında “kamu görevlisine hakaret ettiği” gerekçesiyle şikayetçi oldu. Tekin hakkında “kamu görevinden dolayı yazılı ve görüntülü ileti ile alenen hakaret” suçlamasında bulunuldu. Kılıçdaroğlu’nu ifadeye çağıran İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Demir hakkında Tekin’in yaptığı “hukuk ağzıyla konuşmuyor, maganda ağzıyla konuşuyor, 17 Aralık’tan sonra istifa eden bakanları bile ifadeye çağırmadılar” yönündeki açıklamalarıyla kamu görevlisine hakaret ettiği ileri sürüldü. Fezlekede, maganda kelimesinin “görgüsüz, kaba, anlayışsız, terbiyesiz kimse” anlamına geldiği belirtildi.
ÇOK KIYMETLİ BİR FEZLEKE
Tekin konuyla ilgili olarak, “Maganda fezlekemiz oldu. Çok kıymetli bir fezleke. Bu ülkede yolsuzluk yapacaksınız, kamu mallarını çalacaksınız, her türlü rezilliği yapacaksınız…Bir savcı yapmaması gereken işi yapıyor. Bu savcı bir partinin televizyon kanalında Kılıçdaroğlu’na ağza gelmeyecek laflar sarf ediyor. Ben de konuyla ilgili bir gazetecinin sorusunu yanıtlarken, “hukukçu değil maganda ağzıdır” diyorum. Bunun üzerine hakkımda fezleke düzenleniyor. Dokunulmazlıkların kaldırılması için yıllardır mücadele ediyoruz. Yel kayadan ne alır” dedi.
GÖKÇEK FEZLEKESİ
Erdoğdu, hakkında ise kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ettiği iddiasıyla fezleke düzenlendi. Erdoğdu, fezlekeye ilişkin olarak sosyal medya üzerinden, “Gökçek’in yolsuzluklarını ortaya çıkardığım için dokunulmazlığımın kaldırılması talebiyle hakkımda fezleke düzenlenmiş. Melih Gökçek’le ilgili iddialarım şunlar: Ankara’nın 200 Milyonluk gıda ihalesi hukuka aykırı olarak AKP yöneticisine verildi. Mercedes şirketi Ankara Belediyesi’ne sattığı otobüsler için Gökçek’e rüşvet verdiğini kabul etti. Hüküm giydi. Ceza ödedi. Ankara’nın otoparkları hukuka aykırı biçimde ve değerinin altında yandaşlara peşkeş çekildi. Ankara halkına satılan sayaçların ihalesinde belediye, bu sayaçların halka satışlarında Ankara halkı zarar ettirildi. Başkentgaz bir şirkete bağlı hale getirilerek milyarlarca lira zarar ettirildi. Şirket batırıldı. Değerinin çok altında satıldı. Bu suç iddialarının hiçbiriyle ilgili Gökçek yargılanmadı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı her seferinde Gökçek’i kurtardı. Ben şimdi dokunulmazlığımın kaldırılarak iddialarımın gerçekliği konusunda yargılanmak istiyorum. Belki bu sayede adalet sağlanır” ifadesini kullandı.