CHP lideri Kılıçdaroğlu sordu: 36 milyar dolar nerede ?
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında gündeme dair konular hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada iktidarın IMF heyetiyle gizli olarak görüştüğünü belirterek "IMF heyeti bizim arkadaşlarla görüşünce gerçek ortaya çıktı. Yoksa kimse IMF'in geldiğini bile duymayacaktı" dedi.
Açıklanan yeni ekonomik programın bir IMF programı olduğunu belirten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "IMF heyeti geldi, günlerce konuştular. 'Yeni programı çık anlat' dediler. Eski programlar işe yaramadı, tutmadı. IMF heyeti bizim arkadaşlarla görüşünce gerçek ortaya çıktı. Yoksa kimse IMF'in geldiğini bile duymayacaktı. IMF ile gizli gizli görüşüyorlar" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun CHP grup toplantısında yaptığı konuşmadan öne çıkan kısımlar şu şekilde:
Süleyman Şah'ı güçlü bir şekilde koruyabilseydiniz bugün Suriye'nin güneyi diye bir şey olmazdı. Kendi vatan toprağında türbe kaçıranlar şimdi kahraman kesiliyorlar. Bu benim ağırıma gidiyor.
"NEREYE GİTTİ BU PARALAR"
-İstanbul'un depreme dayanıklı hale gelmesi için 36 milyar dolar toplandı. 1999 depreminden sonra İstanbul ve Marmara'nın yenilenmesi gerekiyordu. Rahmetli Ecevit kanun ve ek vergiler getirdi. 2002-2019 arasında 36 milyar dolar para toplandı. Depremden sonra ben bu soruyu sordum. Vergiler nereye harcandı diye sordum. Bana tepki gösterdiler. 'Bu soruyu sormanın zamanı mı?' diye. Ne zaman soracağız? Şehir hastanelerini de soruyoruz ama kulaklarını tıkıyorlar. Evet tam sırası. Nereye gitti bu paralar? Sen 29 okulu dahi depreme dayanıklı hale getirememişsin. Ben bu soruyu sormayacak mıyım?
"BEŞLİ ÇETE"
İş yandaşlara gelince her türlü para var. AK Parti'li kardeşlerim özellikle dinlesinler. Senin depreme dayanıklı evini yapmadılar ama bizim beşli çete dediğimiz bir grubu kurtarmak için 1 milyar 670 milyon lira o şirkete verdiler, İstanbul Finans Merkezi'ni Varlık Fonu'yla satın aldılar. Kimi kurtardılar? 3 kişiyi. Peki milyonlarca insanın derdiyle ilgilenen var mı?
IMF PROGRAMI
Yeni program bir IMF programıdır. IMF heyeti geldi, günlerce konuştular. 'Yeni programı çık anlat' dediler. Eski programlar işe yaramadı, tutmadı. IMF heyeti bizim arkadaşlarla görüşünce gerçek ortaya çıktı. Yoksa kimse IMF'in geldiğini bile duymayacaktı. IMF ile gizli gizli görüşüyorlar.
"DÜYÛN-I UMÛMİYE"
Baktılar borçları yönetemiyorlar. 'Borçlanma Genel Müdürlüğü'nü kurdular. Yâni Düyûn-ı Umûmiye gibi. Geldiğimiz nokta bu. Yalnızca devlet değil vatandaş da borç batağında. Saray'dakiler işsizlik nedir bilmezler.
(İş kuyruğu fotoğrafları) 17 yıl önce böyle bir manzara yoktu. Böyle bir vicdansızlık yoktu.
"ERDOĞAN'IN KURDUĞU ŞU İKİ CÜMLE ÖNEMLİYDİ"
Erdoğan dün bir konuşma yaptı. Metne baktığın zaman parti genel başkanı konuşma yapmış gibiydi. Erdoğan'ın konuşmasında kullandığı şu iki cümle çok önemliydi. "Milli iradenin tecelli ettiği TBMM'nin itibarının gözetilmesini her şeyin üzerinde tutmamız gerekiyor" Doğru mu? Doğru. "Siz milletvekillerinin sesine hiçbir zaman yüreğimizi kapatmadık, kapatmayacağız" diyor. Burada dur. Parlamentonun açılışında bari doğruları söyle. Anayasa'ya göre TBMM'nin yürütme organını denetleme yetkisi var. Bunlardan biri de yazılı soru önergeleridir. En basit olanı bir milletvekili kendi iradesiyle soruyu bir bakana sorabiliyor. Yazılı olarak en geç 15 gün içinde cevaplanması lazım. 18 bin 895 soru sorudan cevap verilenlerin oranı yüzde 7. Hiç cevaplanmayanların oranı yüzde 61.5. Oysa Anayasa ne diyor? 'TBMM üyeleri seçildikleri bölgeyi veya kendilerini seçenleri değil, bütün milleti temsil eder' diyor. Milli iradeyi temsil edenleri ciddiye almıyorsun. Sonra da gelip konuşmada "Siz milletvekillerinin sesine hiçbir zaman yüreğimizi kapatmadık, kapatmayacağız" diyorsun. Doğruyu söyle bari.
'TBMM BAŞKANI KABUL ETMEMELİ'
Cumhurbaşkanı'nın tarafsız olması lazım. Bunu TBMM Başkanı'nın da istemesi lazım. TBMM Başkanı, bir partinin genel başkanının Meclis açılışında konuşma yapmasını kabul etmemesi lazım.
"TUZ KOKMUŞTUR"
Metro inşaatında göçük oluyor, iki işçi yaşamını yitiriyor. Duruşma 23 Eylül'de yapılacakt. Fakat avukat bakıyor ki kendisinden habersiz iki duruşma yapılmış. Avukatların haberi bile yok. Oturmuşlar kendi kendilerine duruşma yapmışlar. Bunlar da o beşli çeteden olan kişiler. Kararlar vermişler. Avukat 'böyle bir şey olur mu?' diyor. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle garip bir şeyle ben ilk kez karşılaşıyorum. Duruşma 23 Eylül'de ama öncesinde iki duruşma yapılıp birinin yurt dışına çıkış yasağı kaldırılıyor. Adalet bu noktaya gelmişse tuz kokmuştur. İki işçinin ailelerine gittim ben eşimle beraber. Sorunlarını dinledim. Eğer bizim yapabileceğimiz bir şey varsa hazırız dedim.