Chp Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: (1)
"(Atatürk'ün fotoğrafının indirildiği iddiası) Atatürk sadece CHP'nin değil, Türkiye'nin değil, dünyanın sayılı liderlerinden, bu coğrafyanın ortak değerlerinden birisidir, onun fotoğrafını niye indirelim? Kaldı ki indirildiği söylenen çerçeve, Meclisin d
ANKARA (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'li bir milletvekilinin Meclisteki odasından Atatürk fotoğrafını indirdiği iddialarına ilişkin, "Atatürk sadece CHP'nin değil, Türkiye'nin değil, dünyanın sayılı liderlerinden, bu coğrafyanın ortak değerlerinden birisidir, onun fotoğrafını niye indirelim? Kaldı ki indirildiği söylenen çerçeve, Meclisin demirbaşı, bütün milletvekillerinin odasında aynı tablo var. Oradan sökülmesi, takılması ustalık işi" dedi.
Kılıçdaroğlu, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
"CHP'li bir milletvekili tarafından Atatürk resmi gerçekten indirildi mi? Suçlu Aylin Nazlıaka mı? Aylin Hanım bu ismi size söyledi mi?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, bu olay ortaya çıktıktan sonra araştırma yaptıklarını, hazırlanan rapor doğrultusunda, Nazlıaka'nın Yüksek Disiplin Kurulu'na sevki için Pazar günü Parti Meclisini toplayacaklarını kaydetti.
Parti Meclisinin (PM) önemli bir karar organı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Nazlıaka'nın disipline gönderilip, gönderilmeyeceğinin gerekçelerinin ortaya konulması gerektiğini söyledi.
"Atatürk resmini duvarına asmayan bir siyasetçinin varlığının kabul eder miydiniz?" sorusuna, Kılıçdaroğlu, "Asla. Bir sefer Atatürk'ü sadece CHP ile özdeşleştirmek doğru değil. Atatürk sadece CHP'nin değil, Türkiye'nin değil, dünyanın sayılı liderlerinden, bu coğrafyanın ortak değerlerinden birisidir, onun fotoğrafını niye indirelim? Kaldı ki indirildiği söylenen çerçeve, Meclisin demirbaşı, bütün milletvekillerinin odasında aynı tablo var. Oradan sökülmesi, takılması ustalık işi" yanıtını verdi.
Bazı CHP'li milletvekillerinin odasında böcek araması yapıldığında, fotoğrafların bugüne kadar birkaç kez indirildiğini anlatan Kılıçdaroğlu, bu fotoğrafların tekrar duvara asıldığını kaydetti.
Kılıçdaroğlu, CHP'nin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk'ün ayrı bir değerinin olduğunu belirterek, "Bir CHP milletvekilinin Atatürk posterini indirmesi, hiç kimsenin asla düşünemeyeceği bir şeydir. Mümkün değil" diye konuştu.
"Aylin Hanım'ın suçu ne?" sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, Nazlıaka'nın isim vermemesi nedeniyle, bütün milletvekillerini töhmet altında bıraktığını söyledi.
Siyaset alanını dar bulan, siyaset yapmakta zorlanan bir çevrenin, söz konusu gelişmeleri manşetlere çektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Son derece saçma bir şey. Bir CHP milletvekili Atatürk'ün fotoğrafını niye indirsin Allah aşkına? Başka derdi mi yok bu adamın? Gerçekten varsa öyle bir şey, onun zaten CHP'de yeri yoktur" dedi.
- "Bu kapıdan içeri giremez"
Atatürk üzerinden CHP'ye saldırmak isteyen çevrelerin bulunduğunu ileri süren CHP lideri, Mustafa Kemal'e sevgilerinin asla tartışılamayacağını vurguladı.
Kılıçdaroğlu, "Hiç kimse Atatürk'ün resmini indirmemiş mi?" sorusuna, "Hayır, biz bilmiyoruz ki. Tartışılan Aylin Hanım'ın söyledikleri. Bir milletvekili indirmiş ve Aylin Hanım onu söylemiyorsa, diğer bütün milletvekillerini töhmet altında bırakıyor demektir. Ben kendisinden rica ediyorum, hangi milletvekili indirmişse, Yüksek Disiplin Kuruluna bunu söylemesi lazım. Gereğini biz yaparız" yanıtını verdi.
"Böyle bir milletvekili varsa, onla çalışır mısınız?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Çalışılır mı? Asla. Bu kapıdan içeri giremez" dedi.
CHP lideri, "Böyle bir vekilin var olduğuna inanıyor musunuz?" sorusuna, "Hayır, inanmıyorum. İncir çekirdeğini doldurmayacak bir olay. Dedikodudan beslenen bir siyaset anlayışı" karşılığını verdi.
- "Atatürk üzerinden dedikodu yapılır mı?"
"Bir milletvekiliniz, 'Atatürk resmi indiriliyorsa bu iş bitmiştir' diye tweet attı" denilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Siyasette bir şey söylüyor ama arkasını dolduramıyorsanız bir şey söylemeyeceksiniz. Dedikodunun arkasından bir milletvekili gider mi? Bir dedikoduyu alıp bu kadar büyütebilir mi? Ülkenin bu kadar derdi, sorunu varken o sorunları bir tarafa bırakıp da 'Partinin içinde şu şöyle oldu, bu böyle oldu' dedikodudan beslenen bir siyaset... Bunlar da doğru değil. Bunların tamamını temizleyeceğim. Ülkenin bu kadar derdi var, siz kalkmış neyle uğraşıyorsunuz? Dedikodudan beslenen bir siyaset anlayışının CHP'nin çatısı altında yeri yoktur, nokta. Bu kadar açık."
"(Tweet atan milletvekili, genel başkanlıkta size rakip olan biriyle hareket ediyor) gibi kulislerde konuşuluyor" denilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Bir kişi genel başkanlığa aday oluyorsa, ucuz politikalardan ve o ucuz politikaların tutsağı olarak bir hedefe kilitlenmemeli. Bilgisiyle, birikimiyle, dünya görüşüyle, ağır başlılığıyla oralara ulaşabilmeli. Dedikoduyla ulaştığınız bir yer size ne getirecek?" karşılığını verdi.
Kemal Kılıçdaroğlu, siyasette dedikodunun yerinin olmayacağını vurgulayarak, "Atatürk üzerinden dedikodu yapılır mı? Atatürk gibi bizim en hassas, duyarlı olduğumuz noktada, siz Mustafa Kemal'in fotoğrafını dedikodu malzemesi yapabilir misiniz? Doğru bulmuyorum bunu" diye konuştu.
- "Usta söküp takabilir"
Atatürk resminin indirilmesine ilişkin haber yapan medya kuruluşlarına ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Hükümet yanlısı medya da bir numaralı Atatürkçü kesildi. Diğer kanat da var" ifadesini kullandı.
CHP lideri, "Atatürk konusunda hassas olan bir medya da var" denilmesi üzerine şöyle konuştu:
"Ben, onların Atatürk konusunda hassas olduklarına inanmıyorum. Benim anladığım Atatürk ile onların anladığı Atatürk arasında dağlar kadar fark var."
Kılıçdaroğlu, Atatürk'ün bağımsızlık savaşını verdiğini, üretime dayalı ekonomiyi güçlendirdiğini, para basacak banka kurduğunu, milli demiryolu yaptığını, çağdaş uygarlığa ve eğitime önem verdiğini, Kayseri'de uçak fabrikası temeli attığını, Haliç'te denizaltı yaptığını vurguladı.
Mustafa Kemal'in yanlış anlatıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Neye göre anlatıyoruz? Kenan Evren'in baktığı gözle Mustafa Kemal'i anlatıyoruz. O, Mustafa Kemal Atatürk algısı yanlıştır. Mustafa Kemal devrimcidir, halkçıdır, laiktir, çağdaş uygarlığı hedef göstermiştir, büyük devrimlerin altına imza atmıştır, Batı'nın 100 yılda yaptıklarını, Mustafa Kemal 20 yıla sığdırmak zorunda kalmıştır" dedi.
Kılıçdaroğlu, indirildiği iddia edilen posterin, TBMM'nin demirbaşı olduğunu, 550 milletvekilinin de arkasında bulunduğunu, ustanın söküp takabileceğini söyledi.
- "Herkesle çalışırım"
"Kurultay'da, 'Değişime siz değil, delege sebep oldu' yorumları yapıldı. Nasıl buluyorsunuz? Atilla Taş'ın yüksek oy almasını, Gürsel Tekin'in girememesini nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, kurultayda, 104 kişilik anahtar liste hazırladığını ancak kendisine mal edilen başka anahtar listelerin de çıktığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, listenin delinmesinden herhangi bir şey olmayacağını, gelen herkesle çalışacağını ifade etti.
"Kurultaydan önce bir MYK tasarladınız ama olmadı. Genel başkan yardımcılığına getirilenlerle ilgili eleştirler var. Bu sonuç sizi nasıl etkiledi?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, MYK'ya getirdiği isimlerin çok popüler olmamasına rağmen, alanlarında yetkin olduklarını belirtti.
Politikalarını belirlerken, uzmanlarla da görüştüklerini aktaran Kılıçdaroğlu, "CHP'nin dış politikası, Türkiye'yi aydınlığa çıkartacak olan tek politikadır. Biz Ortadoğu'ya da barışı getirecek tek partiyiz, Avrupa Birliği sürecini en rahat ve en samimi götürecek partiyiz, Rusya ile ilişkileri düzeltecek olan tek parti yine biziz" dedi.
- Arınç'ın söylemleri
CHP'nin "Alevi partisi" olduğuna yönelik eleştirilerin anımsatıldığı Kılıçdaroğlu, "Asla öyle birşey yok. Biz, sosyal demokrat bir partiyiz. Eğer birisi Alevi kimliği, etnik kimliği, inanç göstergesi nedeniyle, 'Ben CHP'li olayım' diyorsa, o CHP'li değildir. Biz herkesin kimliğine, inancına eşit bakarız. Keşke bütün Aleviler CHP'ye oy verse. Sandıklara baktığımız zaman, önemli bir Alevi vatandaşın bize oy vermediğini gayet iyi biliyoruz" ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, Parti Meclisine seçilenlerin etnik kimliğini bilmediğini, bunu sormanın ayıp olduğunu söyledi.
"Kurultay konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef aldığının" hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, çok dinlenen bir konuşma yaptığını, burada namus ve şeref kavramının ne kadar önemli olduğunu vurguladığını anlattı.
Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın sözleri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın buna yönelik açıklamalarına ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, bunun tamamen AK Parti'nin iç meselesi olarak görülebileceğini ancak ele alınan konunun, olayın bir iç meselenin ötesinde olduğunu gösterdiğini ifade etti.
"Bana sorarsanız, 'Erdoğan'ın dediği mi doğrudur, Bülent Arınç'ın dediği mi doğrudur?' Bütün samimiyetimle söyleyeyim, bana göre, ben Bülent Arınç'ın söylediğinin doğru olduğuna inanırım" diyen Kılıçdaroğlu, Arınç'ın iç vicdan muhasebesi yapabilecek olgunlukta bir siyasetçi olduğunu belirtti.
- Gül ile görüşmesi
Arınç'ın açıklamasında "Çınarın gölgesinde güneş yüzü görmemiş hakikatler"den söz ettiğini aktaran Kılıçdaroğlu, bu hakikatlerin neler olduğunu merak ettiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Belki bunlar rahatlıkla konuşulabilse ve açıklanabilse biz iktidarın gerçek yüzünü görme imkanına kavuşmuş olacağız" diye konuştu.
AK Parti'nin bir lider tarafından yönetildiğini, tek söz sahibinin de Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, atılan her adım dolayısıyla Erdoğan'dan izin istendiğini iddia etti.
Arınç'ın bu konuları neden bugün dile getirdiğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Bu ayrıntıya girmek istemem, aralarında neler var hiç de merak etmiyorum" dedi.
Bu tartışmalar ışığında Hüseyin Çelik, Suat Kılıç, Sadullah Ergin gibi isimlerin de konuşulduğu, bu isimlerin 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bağlantısının olduğu yönünde iddialar ortaya atıldığı belirtilerek, Gül ile yaptığı telefon görüşmesi sorulan Kılıçdaroğlu, "geçmiş olsun" dileklerini ilettiğini, siyasete girmemeye özen gösterdiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, "Sayın Gül, iç politikayla mutlaka ilgileniyordur ama AKP içindeki bir iç politikayı konuşmam etik değil, doğru da değil. Eli dolayısıyla geçirdiği operasyon vardı. Geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Kendisi de Türkiye'yi izlediğini, gözlediğini bir şekilde ifade etti" dedi.
- "Yine bir köşede otururlar"
Arınç'ın açıklamalarıyla ilgili "Bunu bir vicdan muhasebesi gibi algıladığınız izlenimini aldım" denilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, farklı düşünenlerin zaman zaman çıktığını ancak bunların söyledikleri sözlerden baskıyla geri adım attıklarını savundu. Arınç'ın AK Parti'de ağırlığı bulunan bir siyasetçi olduğunu bildiklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Öyle bir noktaya geliyor ki demek ki Arınç bile artık patlama noktasına gelmiş durumda, partinin içindeki gelişmeler kendisini rahatsız ediyor. Sadece kendisini değil, bir grubu da az önce sizin söylediğiniz kişileri de bir şekilde rahatsız ediyor" görüşünü savundu.
CHP lideri, "Burada örgütlü bir kalkışma görüyor musunuz?" sorusuna "Hayır. Öyle bir yorumlama yapmıyorum. Bir süre sonra her şey eski tas eski hamam devam eder. Arınç ve arkadaşları, kimler varsa arkasında bilmiyorum, onlar yine bir köşede otururlar. Herhangi bir şey olmaz" karşılığını verdi.
"Abdullah Gül'ün arka planda olduğu yeni bir parti çıkmaz mı?" sorusunu Kılıçdaroğlu şöyle cevapladı:
"Hiç sanmıyorum, böyle bir yeni hareketin ortaya çıkacağını hiç sanmıyorum. Nedeni de şu; Adalet ve Kalkınma Partisi rant partisidir, rant dağıttığı sürece, paraları dağıttığı sürece, ihaleleri dağıttığı sürece buradan bir ayrışma beklemek mümkün değil. Olabilir, zaman zaman belli çıkışlar yapan vardır. Dönemin Maliye Bakanı da çıkış yaptı, ayrıldı. Arınç çıkış yapıyor, o da kendi yandaşları tarafından, AKP'deki trolleri tarafından oldukça sert eleştiriliyor. Bir süre sonra bunlar durulur diye düşünüyorum."
Arınç'ı eleştirdiği noktalar da olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Arınç'ın Ankara Büyükşehir Belediyesiyle ilgili açıklama yapacağını söylediğini ancak açıklamada bulunmadığını kaydetti.
- "Hepimizi ilgilendiren bir tartışma"
Kılıçdaroğlu, "Arınç'ın söylemlerinin önemi şuradan kaynaklanıyor, bir parti içi kavganın ötesindeki bir gerçeği tartışıyorlar aslında. Çözüm Süreci'ni tartışıyorlar aslında. Arınç orada belli konulara vurgu yapıyor. Olay, bir cumhurbaşkanı ve geçmiş bir bakan arasındaki sıradan bir tartışmanın ötesinde hepimizi ilgilendiren bir tartışma. Programa tartışmadan başlamamızın temel nedenlerinden birisi de bu. İki kişi arasındaki özel bir tartışma değil bu, tamamen devletin 30 yıldır, hükümetin, AKP'nin de 14 yıldır çözmek için çaba harcayıp çözemediği ve sonunda çıkmaz noktaya Türkiye'yi getirdiği bir sorun tabii bunu da Arınç bir şekilde dile getiriyor" ifadelerini kullandı.
Arınç'ın "Makam ve mevkiler gidince konuşuyor" şeklinde eleştirilere maruz kaldığının belirtilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "O eleştiriler tamamen haklı. TRT kendisine bağlıyken muhalefete ne kadar yer verip vermediğini, kendisinin önüne dosyayı koyduğumuz halde sessizliğini tamamen korudu. Onun için bu tür tartışmalar samimi tartışmaların ötesinde az önce de söylediniz ya 'Koltuk gitti, madem ki gitti, o zaman da ben üstü örtülü bir şey söyleyeyim de sakın ola ki bana bir daha cevap vermesinler' gibi bir anlayışı doğru bulmuyorum" dedi.
(Sürecek)