Çavuşoğlu: ABD'nin PYD konusunda çelişkisi var
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Suriye'de ateşkes planı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Suriye'de çatışmaların durdurulması ile ilgili "Bu bizim beklediğimiz bir süreç. Ama bunun uygulaması daha önemli. Daha önce alınan kararlara rejim ve Rusya uymadı. Bu sefer Rusya'nın özellikle ateşkesin sağlanması, çatışmaların durdurulmasından sonra Rusların da hava saldırılarını durdurması konusundaki anlaşması bir yerde teminatıdır. Önemlidir" dedi.
AA Editör Masası'na konuk olan Çavuşoğlu, Türkiye'nin başından beri Suriye'de siyasi çözümden yana olduğunu söyledi.
Uluslararası Suriye Destek Grubu'nun son olarak 12 Şubat'ta Münih'te bir araya gelerek deklarasyon yayımladığını hatırlatan Çavuşoğlu, çatışmaların durdurulması, kuşatma altındaki bölgelere yardımların ulaştırılması ve kalıcı ateşkesin sağlanması için de siyasi müzakereler başlanmasının karara bağlandığını belirtti.
Çavuşoğlu, alınan karardan sonra da çatışmaların devam ettiğine dikkati çekerek, bu süreçte ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin kendisini sürekli olarak gelişmeler hakkında bilgilendirdiğini söyledi.
Çatışmaların durdurulması anlaşmasına göre, 26 Şubat'ı 27 Şubat'a bağlayan gece çatışmaların durması gerektiğini anımsatan Çavuşoğlu şöyle devam etti:
"Bu bizim beklediğimiz bir süreç. Ama bunun uygulaması daha önemli. Daha önce alınan kararlara rejim ve Rusya uymadı. Bu sefer Rusya'nın özellikle ateşkesin sağlanması, çatışmaların durdurulmasından sonra Rusların da hava saldırılarını durdurması konusundaki anlaşması bir yerde teminatıdır. Önemlidir. Zaten Cenevre'deki sürecin kısa sürede sona ermesinin sebebi de Rusya'nın hava saldırılarını sürdürmesiydi. Bu açıdan bu gelişmeleri olumlu buluyoruz, destekliyoruz. Ama temkinli de yaklaşıyoruz. Çünkü bunun arazide uygulamasını görmemiz lazım"
Çavuşoğlu, muhalefetin anlaşmayı kabul ederek taviz verip vermediğine ilişkin soruyu, "Hayır, muhalefet neden taviz versin. Neticede muhalefetin de arzusu Suriye'de bir siyasi dönüşüm sağlanması. Muhalefetin arzusu PYD, YPG ya da DAEŞ gibi Suriye'nin belli bir bölgesine hakim olup, kendi yönetimini kurmak değil" şeklinde cevapladı.
Kerry'nin, çatışmaların durdurulması anlaşmasının başarısız olması halinde "bölünme seçeneğinin de içinde olduğu B planı" ile ilgili açıklaması hatırlatılan Çavuşoğlu, "ABD de bugüne kadarki tecrübelerine dayanarak, o çerçevede temkinli yaklaşıyor. Rusya'nın daha önceki anlaşmalara uymadığını ve saldırılarını devam ettirdiğini, sürecin bu aşamaya gelmesinde Rusya'nın negatif bir rolünün olduğunu ABD zaten kabul ediyor. İyi niyetle Rusya'yı masaya çekmeye çalıştılar. Bazen fazla iyi niyetli oldular" diye konuştu.
Çavuşoğlu, Kerry'nin sözlerinin siyasi çözüm olmaması halinde Suriye'nin bölünebileceği riskine dikkat çekmek amaçlı olduğunu söyledi.
"B planı derken kendilerinin Suriye'yi bölme ya da başka yönetimler oluşturma isteği olduğunu söylemiyor" diyen Çavuşoğlu, Türkiye'nin de ABD gibi Suriye'nin toprak bütünlüğünü desteklediğini hatırlattı.
Bakan Çavuşoğlu, "ateşkesin PYD gibi grupların toprak kazanımlarını korumalarına yarayacağı" iddialarına şöyle yanıt verdi:
"PYD'nin, YPG'nin amacı belli. Suriye'yi bölüp kendilerine yönetim oluşturmak istiyorlar. Bu amaçlarını da gizlemiyorlar. PKK da bölücü terör örgütüdür. PKK, YPG aynıdır, farkı yoktur. Bizim uluslararası destek grubu olarak amacımız Suriye'nin topraklarını siyasi çözümden sonra birine vermek değil. Tamamında siyasi dönüşüm sağlayarak, bütünlüğünü sağlamaktır. Dolayısıyla el Nusra'nın da DAEŞ'in de niyeti bu. Onlar da tamamen Suriye'yi ele geçiremeyeceklerini biliyorlar. Kendi yönetimlerini oluşturmak istiyorlar. Ama gerekli cevabın da verilmesi lazım."
ABD'nin PYD ile ilgili tutumunda değişikik olup olmadığıyla ilgili soru üzerine Çavuşoğlu, "YPG konusunda ABD'nin ciddi çelişkisi var. YPG'yi esasen DAEŞ ile mücadele eden kara gücü olarak bakıyor. Bu son derece yanlıştır" dedi.
Çavuşoğlu, ABD'nin bu konuda bir diğer çelişkisini izah ederken "Bizim desteklediğimiz ılımlı muhalefet DAEŞ ile mücadele ediyor. Rusya ve ABD'nin birlikte desteklediği YPG de bunlara saldırıyor. Bunu nasıl açıklayabilirsiniz?" sorusunu sordu.