Canan Kaftancıoğlu hakkında karar verildi; Kaftancıoğlu'ndan ilk açıklama
CHP İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu, sosyal medyadaki bazı paylaşımları nedeniyle yargılandığı davada, 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme tutuklama kararı vermedi.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun sosyal medyadaki paylaşımları nedeniyle "Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılama", ''kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret'', ''Cumhurbaşkanı'na hakaret'', ''halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek'' ve ''terör örgütü propagandası yapmak'' suçlarından 4 yıl 10 aydan 17 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz sanık Canan Kaftancıoğlu ve avukatları ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve bazı müştekilerin avukatları hazır bulundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, çok sayıda CHP milletvekili ve belediye başkanları da duruşmayı izledi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da Kaftancıoğlu'na destek vermek için duruşma salonunun önüne gelip bir süre bekledikten sonra ayrıldı.
Kaftancıoğlu’ndan karar ile ilgili ilk açıklama
Hakkında 9 yıl 8 ay hapis cezası kararı verilen Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu mahkemenin önünde kendisini destekleyenlere bir konuşma yaparak kararı değerlendirdi.
Kaftancıoğlu şunları kaydetti:
“Bugün burada beni yalnız bırakmadınız. Adaleti yok edenlerin kulaklarına asla yalnız olmadığımızı yeniden haykırıyorsunuz. Bu ülkede mahkeme kararları kanunlara göre düzenlenmiyor. Yaşanan hiçbir şey tesadüf değil. Saray vesayleti demokratik siyasetin önünde in büyük engeldir. Onlar sanıyorlar ki baskı yaptıkça korkacağız. Kayyumlarla seçme seçilme hakkı gasp edilenler korkacak sanıyorlar. Susmayacağız. İstanbul’u yeniden halka vermek için yola çıkmış bir cezalandırma davasıydı ve ceza verildi. Korkutmaya çalışsalar da ellerimizi kollarımızı bağlamaya çalışsalar da sesimiz kısılmaz özgürlükten. Buradan açıkça söylüyorum: Ayrımsız bir biz mevsimi başladı. Bizim umudumuzu cesaretimizi kırmaya çalışıyorlar. Bağımsız ve demokratik cumhuriyetin vatandaşları olarak yaşamak istiyoruz. Bugün burada inanarak ve saatlerce bekleyerek şahsım üzerinden demokrasi mücadelesine verdiğiniz destek bir ümit ışığıdır. Dostlarım kardeşlerim geçen duruşmada okuduğum şiir cezayı artırıcı unsur olarak kabul edildi. Şiirler güzeldir.”
Kaftancıoğlu sözlerini yine Nazım Hikmet’ten şu mısraları okuyarak bitirdi:
Dünyadan, memleketinden, insandan
umudum kesik değil diye
İpe çekilmeyip de
Atılırsan içeriye,
Yatarsan on yıl, on beş yıl
Daha da yatacağından başka,
‘Sallansaydım ipin ucunda
Bir bayrak gibi keşke”
Demiyeceksin,
Yaşamakta ayak direyeceksin.
Belki bahtiyarlık değildir artık,
Boynunun borcudur fakat,
Düşmana inat
Bir gün fazla yaşamak.
KAFTANCIOĞLU: CUMHURBAŞKANI'NA HAKARET ETMEDİM, ETMEYECEĞİM
Mahkeme Başkanı Akın Gürlek, Canan Kaftancıoğlu'nun geçen celse adliye önünde basın açıklaması yaparken Nazım Hikmet'e ait bir şiiri okuduğunu ve bunu sosyal medya hesabından paylaştığını belirterek, bu evrakın dava dosyasına girdiğini söyledi.
Esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapan Kaftancıoğlu, "48 gün sonra yeniden karşınızdayım. Cumhurbaşkanı'na hakaret etmedim, etmem. Kim ne derse desin Mustafa Kemal Atatürk'ün oturduğu koltuğa saygısızlık etmek kimsenin hakkı ve haddi değildir. Kim ne söylerse söylesin, kim nasıl yorumlarsa yorumlasın Cumhurbaşkanı'na hakaret etmedim, etmeyeceğim" ifadelerini kullandı.
"KİM TERÖR PROPAGANDASINI YAPIYORSA ALLAH BELASINI VERSİN"
Savcılığın mütalaasına, yaptığı savunmaların girmediğini dile getiren Kaftancıoğlu, şöyle devam etti:
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ne alenen ne de perdeli olarak aşağılamadım. Cumhuriyeti kuran Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir mensubu olarak devleti alenen ya da perdeli olarak aşağılamam. Hiçbir kamu görevlisine hakaret etmedim. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmedim. Her kim terör örgütüne destek veriyorsa, propagandasını yapıyorsa Allah belasını versin. Bunları söylemiştim. Ama görüyorum ki doğruluğu araştırılmadan mütalaa hazırlanmış."
Kendisini özgür gördüğünü ifade eden Kaftancıoğlu, "İnsanlarımızın hukuka güvenmediği bu durum sadece benim değil 80 milyonun problemidir. Ben gerçekleri söyledim. Değil 17 yıl, 27 yıl ile yargılansam bile hakikati söylemeye devam edeceğim" diye konuştu.
Kaftancıoğlu'nun savunmasını tamamlamasının ardından söz alan sanık avukatları da mütalaaya katılmadıklarını belirterek, suçlamaları reddetti.
Verilen öğle arasının ardından sanık avukatlarının esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarıyla duruşmaya devam edildi.
ERKEK: ADALETSİZLİKLERİ İŞLEYEN PEJMÜRDEDİR
Kaftancıoğlu'na destek olmak için CHP'nin 80 il başkanının aralarında bulunduğu grup, Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nin önünde bir araya geldi. Burada konuşan Erkek, demokrasi, hak, hukuk ve adalet için her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bu davada Canan Kaftancıoğlu yargılanmıyor yalnızca, bu davada düşünce ve ifade özgürlüğü yargılanıyor, demokrasi yargılanıyor. Bu davada İstanbul'un iradesi yargılanıyor. Bu dava yalnızca Canan Kaftancıoğlu'nun değil, hepimizin davası. Biz her zaman onun yanında olacağız. Biz bugün yargının bağımsız ve tarafsız olmadığını biliyoruz. Ama şunu asla unutmayacağız; adaletsizlikleri çeken değil, adaletsizlikleri işleyen sefildir, zavallıdır, pejmürdedir."
GÜVENER: YALNIZCA KAFTANCIOĞLU DEĞİL, CHP YARGILANMAKTADIR
CHP'nin 80 il başkanının ortak açıklamasını okuyan CHP Ankara İl Başkanı Rıfkı Güvener ise davanın siyasi olduğunu öne sürdü.
"CHP üzerinden toplumsal muhalefete gözdağı verilmek için açılan bu davanın, ifade özgürlüğüne ve demokrasiye karşı açıkça bir darbe" olduğunu savunan Güvener, şöyle devam etti:
"31 Mart yerel seçimlerinde Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu liderliğinde Türkiye genelinde farklı siyasal kesimleri demokrasi çatısı altında buluşturan toplumsal ittifak, İstanbul başta olmak üzere tüm büyükşehirlerimizde karşılık bulmuştur. Kaftancıoğlu hakkında böyle bir davanın açılmasının en büyük sebebi de İstanbul'da elde edilen siyasi başarıdır. AKP sandıkta bulamadığı karşılığı hukuk dışı yollarda aramakta ve demokratik siyasete müdahale etmeye çalışmaktadır. Bugüne kadar görülen iki duruşmada mahkemenin sergilediği tutum demokrasi ve adalet adına utanç vericidir. Bugünkü karar duruşmasında hukukun gereği olarak İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu'nun beraat etmesini bekliyoruz. Bu dava ile yalnızca İl Başkanımız Kaftancıoğlu değil, CHP yargılanmaktadır."
KARAR
Kaftancıoğlu, "silahlı terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 1 yıl 6 ay, "kamu görevlisine hakaret" suçundan 1 yıl 6 ay 20 gün, "Cumhurbaşkanı'na hakaret" suçundan 2 yıl 4 ay, "Türkiye Cumhuriyeti devletini alenen aşağılama" suçundan 1 yıl 8 ay, "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçundan 2 yıl 8 ay olmak üzere toplam 9 yıl 8 ay 20 gün cezasına çarptırıldı. Mahkeme tutuklama kararı vermedi.
17 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYORDU
İstanbul Cumhuriyet Savcılığınca hazırlanan esas hakkındaki mütalaada, Canan Kaftancıoğlu'nun bir televizyon programında, terör örgütü PKK'nın kurucuları arasında yer alan Sakine Cansız ile ilgili tweet'ine ilişkin açıklamalarıyla terör örgütünün propagandasını yaptığı aktarılıyor.
Mütalaada sanık Kaftancıoğlu'nun üzerine atılı "zincirleme şekilde alenen Cumhurbaşkanı'na hakaret", "zincirleme şekilde alenen kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret", "zincirleme şekilde alenen Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, devletin askerini veya emniyet teşkilatını aşağılama", ''halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek'' ve ''silahlı terör örgütü propagandası yapmak'' suçlarını işlediği kaydedilerek, sanığın bu suçlardan 4 yıl 10 aydan 17 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyordu.
Sanık hakkında hazırlanan iddianamede de aynı suçlardan ceza verilmesi isteniyordu.