Bülent Arınç: Yaramı deşmeyin yahu
Başbakan Yardımcısı Arınç Kenan Evren'in ölümü ile ilgili soruları yanıtladı.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç Kenan Evren’in ölümüne ilişkin sorulara cevap verdi.
İşte Arınç’ın açıklamasından satır başları:
Kenan Evren'in ölümü sonrasındaki tartışmalara ilişkin değerlendirmeniz nedir ?
Neyini değerlendireyim?
12 Eylül'de yasaklıydınız değil mi ?
Yaramı deşmeyin yahu.
KENAN EVREN'İN VEFATI
Kenan Evren'in vefatı 98 yaşında oldu. Uzun süredir GATA'da tedavi altındaydı emri hak vaki oldu. Kuranda diyor ki bütün faniler ölümü tadacaktır.
Adaletin en eşit en güzel olduğu nokta ölümdür. Dolayısıyla Kenan Evren'in vefatında da söylenecek şeyler az çok bellidir. Ailesi yakınları sevenleri vardır. Onların duyguları farklıdır. Ama 12 eylül 1980'de darbe yaparak, siyasi partileri kapatan, yöneticileri yargılatan ve pek çok üzücü hadi
Şahsen söylenecek sözler de farklıdır. Hükümetin bir üyesi olarak, hükümetimiz adına bir söz söylemem gerekirse şu ana kadar yapılan açıklamalarında ışında söz söylemem mümkün değildir.
Ölüm büyük şeydir. Ölüm hakkında söylenmiş pek çok ibretli sözler ve davranışlar vardır. Arkadaşımız söylediği için ifade edeyim ben darbe olduğunda Milli Selamet Partisi Manisa il başkanıydım. Gözaltına alındım, çocuğum da yeni doğmuştu. Kapımızın önüne asker polis karışımı ekip geldiğini, siyasi yasaklı olduğumuzu bildiren
7 sene hiçbir siyasi faaliyette bulunamadığımızı biliyorum. Daha sonra parti binasında yapılan aramalar, levhanın indirilmesi sırasında tartışma kavgaya dönüşen, bir dönüm noktasında olan olaylar yaşandı.
Ben 12 Eylül darbesini alkışlayanlardan değilim. Şahsen zarar gördüğümüzü bilenlerdenim. Gözaltında kaldım, 85 yılında refah gecesinde yaptığım konuşma sebebiyle, bizzat talimatla DGM'de yargılandım, 4 yıl 2 ay ağır hapis cezası aldım.
Bunları başıma getirenler hakkında ne düşündüğümü tahmin edersiniz. Daha sonra da bu darbe anayasası, bu darbeyi yapanlar, mağdur olan milletimizin her ferdi gibi bende siyasi hayatımda bunun mücadelesini verdim.
Ben o darbe günü alkış tutanları biliyorum. Ülkeye huzur geldi, kardeş kavgası önlendi. Peki neden hayatlarını kaybetmelerine göz yumdu dediğimizde, alkış tutanları hatırlıyorum.
Unutmayın ben bir Manisalıyım, Kenan Evren de Alaşehir’dendir. Ben Manisa’ya geldiğim zaman yeni milletvekili olduğumda konuşmasına karşı çıkmış, Türkçe ezan ve ibadeti anlatırken bunun yanlış olduğunu ifade etmiştim. Kim bu çocuk dendiğinde de refah partisinin yeni milletvekili demişlerdi. İlk tanışmamız böyle olmuştu.
12 eylül darbesi yargılanmaya başladı. Referandumda yargılanmaya başladılar. İdam talebiyle, ağırlaştırılmış müebbetle yargılandığı zamanlarda, Kenan Evren’in isminin okullardan yollardan isminin kaldırılması gündeme geldi. Manisa Kenan Evren küçük sanayi sitesi vardır. Buradan da isminin silinmesi gündeme geldiğinde, başta sahipleri olmak üzere, şehrin ileri gelenleri buna yanaşmadılar. Dolayısıyla bugün evren hakkında ne düşünüyorsun, ne hissettin diye soracağınız kimseler varsa, ona alkış tutmuş, onu çok sevmiş, onun ismine bağlı kalmış insanlara sormanız gerekir. Bunların sayısı da eksik değildir.
Ben o işlerden, onun yaptıklarından mağdur olmuş insan olarak onun hakkında güzel şeyler söylemek noktasında değilim. Ölünün arkasından da kötü şeyler söylenmemeli. Bizim bildiğimiz dua vardır, Allah rahmete müstahak olanları rahmet etsin. Bu ülkede darbe yapan muhtıra veren sadece o da değildi. Ama maalesef 12 Eylül Türkiye’yi çok kötü noktalara götürdü.
Ben bir darbecinin vefatı karşısında bunu söyleyebiliyorum. Ama hayatı darbecileri alkışlayan insanlara düşüncelerini sorarsanız herhalde eski düşüncelerini söylerler. Evren’in de bu tür düşüncelere daha çok ihtiyacı olduğunu zannediyorum.