Bakan Gül: ''Asla yalnız yürütmeyiz''
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, partisinin Şahinbey Olağan ilçe Kongresi'nde önemli açıklamalarda bulundu.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Bir düzenleme yaptık. 15 Temmuz'da darbeye karşı canı malıyla mücadele eden vatandaşlarımızın hukuki ve idari olarak sorumsuz olmasına yönelik. Yarın öbür gün bu kardeşlerimize bir icra gelirse bugün şikayet edenler memnun mu olacak?" dedi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, partisinin Şahinbey Olağan ilçe Kongresi'nde yaptığı konuşmada, AK Parti'nin yürüttüğü davanın bugünlere kolay gelmediğini, emek, gözyaşı ve alın teri verilerek bugünlere ulaşıldığını söyledi.
Bugün Türkiye'nin "Dünya 5'ten büyüktür" diye haykırmasının arkasında, büyük milletin yer aldığını anlatan Gül, karanlık odalarda veya birtakım dış vesayet organlarıyla ve güçlerle ayakta duran bir siyasi hareket olmadıklarını belirterek AK Parti'nin milletten başka hiçbir sığınağının olmadığını vurguladı.
"Biz milletin adamlarını asla yalnız yürütmeyiz"
Gül, AK Parti davasının vatanı, milleti ve devleti daha güçlü kılmakla eş anlamlı olduğunu ifade ederek memleketin, aziz milletinin yıllarca hor görüldüğünü, oligarşik güçlerin milletin iktidara gelmemesi için çaba harcadığını söyledi.
Milletin iktidar olma mücadelesini kimsenin engelleyemeyeceğini dile getiren Gül, şöyle devam etti:
"Bu ülkede milletin adamlarını iktidara getirmek için bu millet çok çalıştı. Geçmişteki milletin adamı olan Özal ve Muhsin Yazıcıoğlu gibi isimlerin bu ülke için verdikleri emekleri unutamayız. Bu milletin adamlarını siz idam sehpalarına mı götürdünüz? Biz milletin adamlarını asla yalnız yürütmeyiz. O yüzden 15 yıldır bu millet Recep Tayyip Erdoğan ile yol yürüdü, yürümeye de devam edecek. 2001'den beri bu yolculukta mücadele ederken hep ayak oyunları devam etti. Vesayetçiler milletin iktidar olmasından rahatsız oldular. Gezi'yi bahane edenler, 17/25 Aralık'taki yargı oyunlarını hep gördük. Son olarak 15 Temmuz'daki hainlerin yapmaya çalıştığı darbe girişimini de gördük. Tüm bunlar 'millet iktidar olmasın' anlayışındandır. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan ile bu ülke hasta adam değil lider adam, lider ülke konumuna gelmiştir. Geçmişte bu ülke, ülke ülke gezip 'Bize ne olur şu kadar borç verin milletin maaşını vereyim' diyen bir ülke konumundan çıkmıştır. Eğer Türkiye, eski Türkiye'deki gibi koalisyonlar, krizler ve siyasi istikrarsızlıklarla boğuşan bir ülke olsaydı, Türkiye en memnun oldukları ülke olacaktı."
Gül, Türkiye'nin daha güçlü olan, hukuk özgürlüğünü genişleten bir ülke olmaya, hainleri rahatsız kendi ülkesindeki vatandaşları da memnun eden bir ülke olarak büyütmeye devam edeceklerine dikkati çekerek Türkiye'de AK Parti'nin kaderiyle, ülke kaderinin iç içe geçtiğini, ülke bekasının sürmesi yolunda AK Parti mücadelesinin kararlı şekilde devam edeceğini belirtti.
GAZİANTEP'E İKİNCİ DEVLET ÜNİVERSİTESİ
Bu yüzden AK Parti kadrolarında görev yapanların omuzlarında daha büyük bir sorumluluk olduğunu anlatan Gül, şunları kaydetti:
"Bizim için bisikletin üzerinde yol yapan kişi gibi asla durmak, duraklamak yok. Daha fazla üretmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Türkiye gibi Gaziantep'e de son 15 yılda çok büyük yatırımlar yaptık. Ulaşımda, eğitimde, adalet hizmetlerinin tesisinde çok büyük yatırımlar yapıldı, yapılmaya da devam ediyor. Bunları biliyorsunuz, bunları artırarak yola devam edeceğiz. İnşallah bu dönemde Gaziantep'imiz sürekli göç alıp büyüyen bir şehir. Gaziantep'e ikinci bir devlet üniversitesi de yakışır. Bunun için de çalışmalarımızı sürdürüyoruz, ümit ediyorum yakın zamanda müjdeyi veririz."
Gaziantep'e yeni istihdamlar oluşturmak için de çalışıldığını belirten Gül, bu konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın milli istihdam seferberliğine katkı sağlayan işadamlarına da teşekkür etti.
"İcra gelse şikayet edenler memnun mu olacak"
Bakan Gül, Türkiye'nin varlığının Kudüs'ün özgürlüğü için önemli bir var oluş nedeni olduğuna işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Dünyadaki aç ve açıkta olan herkesin gözü Türkiye'dedir. Bunun en önemli nedeni de Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlı duruşudur. İçeride ve dışarıda adımlarımızı kararlı şekilde sürdürmeye devam edeceğiz. FETÖ ile mücadelemiz de kararlıkla sürdürülecek. Türkiye'ye kimse diz çöktüremez. Hukuk çerçevesinde tüm gayret ve mücadelemizi sürdüreceğiz. Bir düzenleme yaptık. 15 Temmuz'da darbeye karşı canıyla, malıyla mücadele eden vatandaşlarımızın hukuki ve idari olarak sorumsuz olmasına yönelik. Yarın öbür gün bu kardeşlerimize bir icra gelirse bugün şikayet edenler memnun mu olacak? 1,5 yıl sonra bu düzenlemeye karşı çıkacaksınız? Olur mu öyle şey. Bugün kalkıp eleştiri yapanların tutumu, 15 Temmuz'da canı ve malıyla karşı çıkanlara saygısızlıktır. Ne demek istiyorsunuz, bu insanları ödüllendirmek yerine cezalandırsa mıydık? Bu ülke, bu mücadeleye katkı sağlayan herkesi hiçbir zaman unutmayacaktır. Türkiye bir hukuk devletidir. İnsan hakları temelinde bu düzenleme yapılmıştır. Temel yaklaşımımız, o gün devletin yanında duran milletin bugün milletinin yanında duran devletinin yansımasıdır."
TAŞERON İŞÇİLER...
Taşeron işçi konusundaki düzenlemeye de değinen Gül, "Bu konudaki temel düsturumuz adalettir. Bu düzenlemede bunun bir sonucudur. Taşeron işçilerin haklarını korumak ve haksızlığa uğramalarının önüne geçmek içindir. Tüm işçi kardeşlerimize ve ailelerine hayırlı olmasını diliyorum." diye konuştu.