Altılı Masa kararını verdi; o soru yanıt buldu
Altılı Masa‘nın kurmayları ‘imza’ tartışmalarına ilişkin, “Cumhurbaşkanı adayı masadaki liderlerden olacak. Diğerleri için de cumhurbaşkanı yardımcılığı düşünülüyor. Başbakanlık kabinesindeki gibi imza yetkisinden söz ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet’te yer alan habere göre; Güçlendirilmiş parlamenter sistem için bir araya gelen Altılı Masa liderlerine yönelik “imza yetkisi” açıklaması tartışma yarattı. Masanın kurmayları konunun ayrıntılarını paylaştı.
Yetki tartışması Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu’nun sözleriyle başladı. Davutoğlu, katıldığı bir televizyon programında cumhurbaşkanı olacak kişinin yetkilerini masadaki genel başkanlarla paylaşacağını söyledi. Altılı Masa’da böyle bir konunun değerlendirilmediğini belirten İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu ise “Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Bahsedilen şekilde bir yöntem doğru değildir. 30 Ocak’ta Altılı Masa’nın ortak aklı devreye koyularak cumhurbaşkanının daha sağlıklı çalışmasının koşullarını hazırlayacak” diye konuştu.
30 OCAK’TA AÇIKLANACAK
İktidar, Davutoğlu’nun açıklamasını “cumhurbaşkanı üzerinde vesayet” olarak yorumladı. Konuya ilişkin Cumhuriyet’e değerlendirmede bulunan Altılı Masa kurmayları, geçiş süreciyle ilgili her partinin farklı bir görüşü olduğunu ancak ortak metnin 30 Ocak’ta açıklanacağını vurguladı.
YETKİ PAYLAŞIMI
Cumhurbaşkanının aldığı her karar için masadaki genel başkandan izin istemesinin doğru olmayacağını söyleyen kurmaylar, “En yüksek ihtimal olarak cumhurbaşkanı adayı masadaki liderlerden biri olacak. Bu durumda da o kişi seçilirse, yetkilerinin bazılarını diğer genel başkanlarla paylaşacak. Diğer başkanların da cumhurbaşkanı yardımcılığı düşünülüyor. Bu durumda da başbakanlık kabinesindeki gibi bir imza yetkisinden söz ediyoruz. Yani gündelik her kararda cumhurbaşkanı izin istemeyecek ama bazı konularda kabine ile yetkilerini paylaşacak” ifadelerini kullandı.
“VESAYET” ELEŞTİRİLERİ
Masanın eleştirdiği sistemin tek adam sistemi olduğunu vurgulayan kurmaylar, “Mesela üniversitelerle ilgili herkesi ilgilendiren bir karar almak gerekti, OHAL ilan etmek gerekti, bu tür konularda ortak imza yetkisinden söz ediyoruz. Yoksa biz de tek adam önermiş oluruz” dedi. Kurmaylar iktidardan gelen “vesayet” eleştirisine de “Daha önce yıllarca bakanlar kurulu kararları kabinenin imzalarıyla açıklandı. O zaman başbakan vesayet altında mıydı?” tepkisini gösterdi.
“BAĞLAYICILIK SİYASİ OLUR”
Cumhurbaşkanının yetki paylaşma olasılığını değerlendiren eski cumhuriyet savcısı Bülent Yücetürk, “Anayasada cumhurbaşkanı yardımcılarına bir sınır getirilmiyor. Cumhurbaşkanı atama yaparken bir yardımcısına ekonomiyle ilgili işleri verebilir, birine eğitim politikalarını verebilir, böylece iş bölümü olabilir. Ancak cumhurbaşkanı kararnameleri ya da atamalar gibi konularda yetkili tek kişidir. Cumhurbaşkanı yardımcılarının bu konuda imza yetkisi anayasaya göre yok” dedi. Yücetürk, “Siz yapacağınız bir iç protokolle cumhurbaşkanının yapacağı istişareler sonucu atama yapacağınızı söylersiniz. Protokolün hukuki bir bağlayıcılığı olmaz sadece siyasi bir etik bağlayıcılığı olur” değerlendirmesini yaptı.