Akdoğan: ''Medya İmamı'' diye adımız çıktı ama...
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, AP'nin soykırım kararını sert eleştirdi.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Papa’dan sonra Avrupa Parlamentosu’nun “Soykırımı tanıyın” kararına sert bir dille yanıt verdi. Akdoğan, Türkiye’nin attığı adımlara karşın Ermenistan’ın sözünde durmadığını, 24 Nisan tarihinde de Amerika’dan konu ile ilgili dramatik bir şey beklemediklerini söyledi. Akdoğan ayrıca, “Bizim ‘medya imamı’ diye adımız çıktı ama medyayla hiç ilgilenmediğimi herkes biliyor" dedi.
Akdoğan, eski Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler ile birlikte gazete ve televizyonlarınAnkara temsilcileriyle yaptığı sohbet toplantısında Papa’nın açıklamaları ve Avrupa Parlamentosu’nun soykırımla ilgili aldığı kararı değerlendirdi. Akdoğan, soruları şöyle yanıtladı:
'MEDYA İMAMI' DİYE ADIMIZ ÇIKTI AMA...
“Bizim ‘medya imamı’ diye adımız çıktı ama medyayla hiç ilgilenmediğimi herkes biliyor. Bu tabii son dönemde Türkiye aleyhine ciddi bir şey var, negatif propaganda var. Türkiye’nin imajıyla ilgili ciddi lobi çalışması var. Farklı sebeplerle, farklı odakların, ülkelerin bu kampanyaya katıldığını görüyoruz. Bunun tezahürü olarak görülebilir son karar. Kıymeti harbiyesi yok, fiili bir karşılığı yok. AB ile ilişkilerimizi alınan bu karara tamamen endekslemek doğru olmaz. AB Parlamentosu, Tarih Kurumu değil. Tarihi meselelerle uğraşacağına bugün dünyada yaşanan birçok mesele var. Bir gücü dirayeti fikri vizyonu varsa çıksın o konularda bir şey söylesin karar alsın. Mısır’da darbe oldu darbeye darbe diyemediler. Suriye’de yüzbinlerce insan hayatını kaybetti gıkını çıkaramadı. Son derece dirayetsiz pasif ortak politika belirleyemeyen bir yapıya doğru sürükleniyor. Bu çerçevede tarihi bir olay üzerine hüküm verip karar almaları doğru yöntem değil, kabul edilebilir değil, Türkiye açısından kıymeti harbiyesi yok. Bu goygoyculuk yapmaktan farklı şey değil.
BU DÜZEYDE CEHALET GÖRMEDİM
Bu büyük bir cehalet örneği bunlar boş konuşuyorlar. Dünyadan haberleri yok. Tarihi safsatalar ve lobi faaliyetleri üzerinden işler yapmaya çalışıyorlar. Bu düzeyde cehalet ben görmedim. Türkiye’nin bu konuda yaptıkları belli Ermenistan’a yaptığı çağrı belli. Attığı adımlar belli. Hangi adımı attı Ermenistan sözünde durmadı. Meclis’e sevk edebildi mi edemedi. Türkiye iyi niyetini ortaya koydu. Herkes geri adım atarken Türkiye ileri adımlar attı. Biz defalarca açıklama yaptık. Biz açıyoruz onlarda açsınlar. Tarih arşivi demek daha köklü medeniyete büyük tarihe sahip olmak demektir. Bizim böyle bir arşivimiz de var tarihimiz de var.
DRAMATİK BİR DEĞİŞİKLİK BEKLEMİYORUM
Çok dramatik bir şey beklemiyorum. 100. yıl dolayısıyla ciddi hazırlıklar yapıldığı anlaşılıyor uluslararası zeminde. Türkiye’yi nasıl mahkum edebiliriz nasıl zor durumda bırakabiliriz. Ama burada çok neticeye ulaşabileceklerini, bekledikleri olumsuzluğu üretebileceklerini sanmıyorum. Bunun çok fazla işaretlerini görmüyorum. Papa yaptı şimdi kıvranıyor, çünkü yanlış bir şey bu.
(Obama’dan nasıl bir açıklama bekliyorsunuz?) Dediğim gibi çok dramatik bir değişiklik beklemiyorum. Geri adım atmaları eşzamanlı olur.
BİZİM DE HAZIRLIKLARIMIZ VAR
Birtakım çalışmaları var. Önümüzdeki hafta yapılacak tören gibi. Biz negatif üzerinden çalışma yapmıyoruz. İçeride siyasi kampanyamız pozitif kampanyadır. Diğer konularda da pozitif üzerinden çalışma yapıyoruz. Yani diğerini kötülemeye aşağıya çekmeye dönük değil. Doğrusunu kendimizi anlatmaya dönük bir çalışma bu. Önümüzdeki haftaki tören de böyle. İnsanlar gelecekler anma olacak biz doğru bildiğimizi anlatmaya çalışıyoruz diğerleriyle uğraşacak halimiz yok. Ermenistan’la diasporayla diğerleriyle uğraşacak halimiz yok.”
Eski Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler ise şunları söyledi:
TEHCİR SÖZ KONUSU
“Bu Osmanlı daha yıkılmadan önce o zaman Ermeniler soykırım yapıldığı iddialarını atıyorlar 20 bin rakamı atıyorlar. Osmanlı, Amerika’dan İspanya’dan bu konuyu gelin araştırın diyor. Ama o zaman uluslararası toplumdan bir ses çıkmıyor. Sonra bu 20 bin rakamı 1.5 milyona kadar geldi. Tüm sayımlara baktığınız zaman Ermeni nüfusunun 1.3 milyon olduğunu tüm akademisyenlerin yaptığı ortalama rakam bu. 1.5 milyonluk soykırım çıkarılması söz konusu değil. Soykırım için niye Güneydoğu ve Doğu’da yapılmıyor da Halep’e gidiliyor. Soykırım olsa yerinde yapıyor. Bir tehcir söz konusu, bir eyaletten başka eyalete tehcir söz konusu. Bir de devlet arşivlerinin belgelerinde vardır. Ermeni çetelerinin belgeleri vardır Osmanlı arşivlerinde. Öldürdüğü, katlettiği masum insan sayısı 521 bin. Eğer gerçekten soykırım varsa bunu planlı programlı şekilde Ermineler yaptı. Arşivlerin açıklamasına neden razı olmuyorlar. Gelsinler arşivleri açsınlar biz sonuçlara razıyız bundan güzel bir şey var mı? Maalesef dikkat edin 100. yıl bu yıl. Papa belli baskılarla o açıklamayı yaptı. Parlamento ve siyasilere tarih yazdırma yolunu tercih ediyorlar. Ben bunun çıkmaz sokak olduğunu düşünüyorum.”