AK Partili isimden şok sözler !
AK Parti'nin demirbaşlarından olan Çelik, katıldığı bir televizyon programında HDP'li vekillerin sözlerine çok sert yanıt verdi.
AK Parti Genel Başkan Başdanışmanı Hüseyin Çelik, Habertürk TV'de Ankara Temsilcisi Veyis Ateş'in sorularını yanıtladı.
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın dokunulmazlık açıklamasının hatırlatılması üzerine Çelik, "Şovdan başka bir şey değil. Bir milletvekili eğer gerçekten dokunulmazlığının kaldırılmasını gerektirecek bir suç işlerse bu makenizma TBMM'de her zaman işletilebilir. Diyelim ki bir milletvekilinin PKK'ya silah taşıdığı tespit edildi, diyelim ki bir milletvekilinin PKK'yla kol kola girdiği ve teröre destek olduğu yataklık, yardım ettiği ortaya çıktı veya başka bir şey. Zaten onunla ilgili bir fezleke hazırlanıp TBMM'ye geldiği zaman Ahmet'in Mehmet'in bireysel olarak dokunulmazlığı kaldırılıp yargılanması temin edilebilir. Bu başka milletvekilleri içinde geçerli. Şimdi sanki bir kahramanlık yapılıyormuş edasıyla "yasama dokunulmazlığını da görmemezlikten geliyoruz, yok sayıyoruz" gibi şov bu. Yeryüzündeki bütün parlamentolarda milletvekillerinin dokunulmazlıkları var" ifadelerini kullandı
Çelik'in açıklamalarından satır başları:
İLERLEME VAR SÖYLEMLERE DİKKAT: (Koalisyon görüşmeleri) İlerleme elbette var. Bir masa etrafında toplanmanız, meseleleri müzakere etmeniz, olmazları ve olabilirleri konuşmanız kendi başına bence mesafe alındığı anlamına gelir. Ancak bu süreci sıkıntıya sokabilecek açıklamalardan kaçınılması gerekiyor. Mesela sayın Baykal'ın tiyatro benzetmesi yapması, Kasımda seçim var demesi.. Sayın Kılıçdaroğlu'nun zaman zaman bu tür açıklamaları var. Bu görüşmeler, istikşafi dediğimiz pozisyon belirleme çalışmaları devam ederken bu çalışmaları sekteye uğratacak, orada çalışan arkadaşlarımızın sanki bunlar beyhude bir iş yapıyorlarmış gibi kendiyerini hissetmelerine yol açacak söylemlerden kaçınmamız gerekiyor.
"CİDDİYE ALIP DA GÖRÜŞÜR MÜSÜNÜZ"
HDP seçimden önce meydanlarda yüksek sesle AK Parti ile hiçbir şekilde bir koalisyon içerisinde olmayacağını söyledi. Seçimden sonra da dışarıdan veya içeriden bu işin içinde olmayacaklarını söylediler. Bu kapıları onlar kapattılar. Başka bir şey daha var. 7 Haziran'dan sonra meydana gelen gelişmelerde bu partinin Eş Başkanı biz sırtımızı PKK'ya dayamışız dediği zaman artık onları o manada ciddiye alıp da bir hükümet kurma görüşmesini yapar mısınız. Her siyasi partinin kadın kolları teşkilatı var, gençlik kolları teşkilatı var. Onlarla paralel çalışan sivil toplum örgütleri vs var. Ama bizim yasalarımız hiç bir siyasi partiye silahlı kollar gibi bir kol vermemiştir. HDP'nin PKK'nın siyasi uzantısı olduğunu sağır sultan bile biliyor.
DOKUNULMAZLIK TARTIŞMASI
Şovdan başka bir şey değil. Bir milletvekili eğer gerçekten dokunulmazlığının kaldırılmasını gerektirecek bir suç işlerse bu makenizma TBMM'de her zaman işletilebilir. Diyelim ki bir milletvekilinin PKK'ya silah taşıdığı tespit edildi, diyelim ki bir milletvekilinin PKK'yla kol kola girdiği ve teröre destek olduğu yataklık, yardım ettiği ortaya çıktı veya başka bir şey. Zaten onunla ilgili bir fezleke hazırlanıp TBMM'ye geldiği zaman Ahmet'in Mehmet'in bireysel olarak dokunulmazlığı kaldırılıp yargılanması temin edilebilir. Bu başka milletvekilleri içinde geçerli. Şimdi sanki bir kahramanlık yapılıyormuş edasıyla "yasama dokunulmazlığını da görmemezlikten geliyoruz, yok sayıyoruz" gibi şov bu. Yeryüzündeki bütün parlamentolarda milletvekillerinin dokunulmazlıkları var.
"SİNİR VE SABIR SONUNA KADAR ZORLANDI"
Çözüm sürecinde bütün sinir ve sabırlar sonuna kadar zorlanmıştır. Bir fiili sıcak çatışmanın olmaması için güvenlik görevlilerinin sabrı zorlanmıştır. 38 gün boyunca Bingöl-Diyarbakır yolu kapatıldı. Çözüm süreci gündemde değil miydi. Evinde uyuyan iki polisi gidip kafalarına kurşun sıkarak şehit ettiler. Tekrar sivil ve askeri hedeflere saldırmaya başlayacaksın. 7 Haziran'dan 24 Temmuza kadar toplamda 1915 saldırı, eylem düzenlenmiş. Sadece Jandarma bölgesinde 832 eylem yapılmış.
'OH OLSUN GİBİ' YANSITILDI
Sayın Cumhurbaşkanı mültecilerin kampını ziyaretinde bir konuşma yaptı. Kobani olaylarının cereyan ettiği günlerde 7 Ekim'de...Oradaki konuşmada geçen 'Kobani düştü düşüyor' ifadesini memnuniyetinin bir ifadesi, oh olsun anlamına gelen bir cümle olarak yansıttılar. Oysa sayın Cumhurbaşkanı gelinen noktadaki memnuniyetsizliğini ifade ediyor. Bunu PKK'lılar, HDP'liler bütün istismarcı çevreler son derece çirkin bir bağlamda istismar ettiler ve çarpıttılar.