AK Parti'den yeni torba kanun teklifi

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, yeni torba yasa teklifiyle ilgili, "Vazife ve harp malulü gazilere 2'nci maaş bağlanacak. Doğal afetlerde doğal gaz ve elektrik borçlarını bir yıl erteliyoruz" dedi.

AK Partili Mehmet Muş, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM), 39 maddelik yeni torba yasa teklifinin ayrıntılarını açıkladı. Muş, meclis başkanlığına sundukları yasa teklifinin, toplumun ve vatandaşın pek çok ihtiyacına cevap vereceğini söyledi.

GAZİLERE İKİNCİ MAAŞ
Muş, yasa teklifi ile vazife ve harp malulü gazilere ikinci maaşın bağlanacağını, doğal afetlerde doğal gaz ve elektrik borçlarına bir yıl erteleme getirileceğini söyledi. Muş, yasa teklifinde yer alan diğer düzenlemelerle ilgili de şunları söyledi:
"Türkiye'de ikamet etmeyen, yurt dışında doğan orada yaşayan ve süresiz oturma izni olan gençlerimizin çalışma şartını kaldırıyoruz ve bunlara dövizli askerlik imkanı getiriyoruz. Yani bunlar için 3 yıl çalışma şartı geçerli olmayacak. Aynı şekilde yurt dışında bulunan vatandaşlarımız ve mavi kart sahiplerine dövizli Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) imkanı getiriyoruz. Onlar dövizli bireysel emeklilik imkanına sahip olacaklar. KOBİ'lerin desteklenmesi amacıyla kredi garanti kuruluşlarından sağlanan 25 milyarlık kaynak 35 milyara çıkıyor. Asgari işverenlerin desteklenmesi için 2020 yılı asgari ücretin 75 TL olmasını bu teklif ile getiriyoruz. Mesleki yeterlilik belgelerinin düzenlenmesiyle alakalı işsizlik fonundan destek veriyorduk. Bu destek 2020 yılının sonuna kadar devam edecek. Yine Yenilenebilir Enerji Kaynakları ile ilgili ihalelerin Türk Lirası cinsinden yapılmasını bu düzenlemeyle birlikte getirmiş olacağız."

'KİRALARI ÖDEMEYENLER ÜÇ AY SONRA TAHLİYE EDİLECEK'
Mehmet Muş, Vakıflar Genel Müdürlüğü ile ilgili yeni düzenlemelerin de yasa teklifinde yer aldığını belirterek, şöyle dedi:

“Vakfılar Genel Müdürlüğü'nün mülkiyetindeki taşınmazlarda 3 ya da daha fazla birikmiş kira borcu olanlara 3 ay süre veriyoruz. Bu süre içerisinde bu kira borçlarını ödemek için süre veriyoruz. Eğer ödenmezse 15 gün içeresinde tahliye edilmeleri için valiliklere yetki veriyoruz. Bir çağrı yapıyoruz. Kiralarını ödemeyenler ödesinler. Vakıflar bizim için hassas bir konu. Derneklere üye olma ve ayrılma durumlarında da bildirim zorunlu olacak"

İLLEGAL BAHİS KATALOG SUÇU SAYILACAK

İllegal bahis ve şans oyunlarını katalog suçlar kapsamına alındığını söyleyen Muş, “BTK Başkanı’na resen bunları kapatma yetkisi veriyoruz. Yivsiz tüfek, spor ve nişan tüfek, tabancaları faaliyet izni olmadan faaliyetlere aykırı olarak üretenlere bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasını üç yıldan beş yıla kadar çıkartılmasını öneriyoruz. Ateşli silahlarla ilgili satın alma belgesi olmayanlara satış yapanlara yönelik bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası yaptırımı getireceğiz. Satış belgesi olmadan satış yapanlara veya ihraç kaydıyla üretilmiş olan tüfekleri yurt içi piyasaya sürenlere bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası getiriliyor. Silahlara yönelik ticari reklam veya satışının yapılmasına idari para cezası getiriliyor. Silahların ulusal kanalda ticari tanıtımı veya satışı yapılırsa kanala 419 bin 126 lira, yerel televizyon ise 20 bin 953 lira, ulusal süreli yayın ise 209 bin 563 lira, yerel bir yayın ise 10 bir 476 lira, ulusal radyo ise 104 bir 781 lira, yerel radyo ise 10 bin 475 lira, internet mecralarında yapılması halinde 104 bin 781 lira, SMS ile yapılan tanıtım veya satış için 52 bin 388 lira idari para cezası getiriliyor” şeklinde konuştu.

'MİLLETTEN ALDIĞIMIZ İRADEYİ BAŞKA ŞEKİLDE DEVRETMEYE NİYETİMİZ YOK'
Açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Muş, yeni darbe olacağı iddialarıyla ilgili bir soruya şu şekilde cevap verdi:
"Bunun hangi mihraklar tarafından ne şekilde çıkarıldığını bilemiyorum. Ama bildiğim bir şey var, bunu deneyenler 15 Temmuz'da gereken cevabı aldılar, şimdi de alacaklardır. Türkiye ne zaman istikametini büyümeden yana, istikrarını oluşturup ekonomide ivme kazanmaya başlarsa maalesef bu tip söylemler, bu tip girişimlerle karşılaşıyoruz. Ama hiçbir şekilde milletten aldığımız iradeyi başka şekilde devretme niyetimiz yoktur. Milletimiz bize görevde kalma yetkisini verdiği müddetçe ülkemize hizmet etmeye devam edeceğiz. Bunu planlayanlara, bu düşüncede olanlara da akıllarını başlarına almalarını tavsiye ederim. Milletimiz 15 Temmuz'da gereken cevabı nasıl verdiyse yine aynı şekilde verir. Ekonomik göstergelerimiz iyi noktada gidiyorken maalesef bu tip söylemlere muhatap kalıyoruz ama Türkiye yolundan ayrılmayacaktır."

'İYİ PARTİ İÇİNDE CİDDİ RAHATSIZLIKLAR OLUŞTURDU'
İYİ Parti'den peş peşe gelen istifaların hatırlatılması üzerine de Mehmet Muş, "Burada HDP ile işbirliğine vurgu yapmış İsmail bey. Biz bunu yerel seçimlerden önce ifade etmiştik yani CHP bir taraftan İYİ Parti ile resmi bir ittifak yapmışken diğer taraftan HDP ile bir ittifak içerisindeydi. O dönemde bunlar yalanlanmıştı ama geldiğimiz noktada bunlar artık net bir şekilde görülür hale gelmiş ve İYİ Parti içerisinde bu noktada hassasiyeti olan milletvekilleri buna tepki göstermekte ve İYİ Parti'ye oy veren vatandaşlarımız da buna tepki gösteriyor. HDP işi öyle bir noktaya getirdi ki geçen hafta artık PKK'ya PKK demekten vazgeçtiler 'Silahlı Kürt Muhalif Grubu' demeye kadar varmış vaziyette ve CHP bu noktada geri adım atmıyor HDP ile işbirliğini sürdürmek istiyor. Diğer tarafta da İYİ Parti'yi tutmak istiyor. Bunların İYİ Parti içinde ciddi rahatsızlıklar oluşturduğu görülüyor. Biz bunu çok daha önce ifade etmiştik. Dile getirdiğimiz zaman karşı karşıya kaldığımız tavır hakaretti. Gelinen noktada böyle bir tablo söz konusu" değerlendirmesinde bulundu.

'ERDOĞAN'IN YERİNE KİM GELECEKSE SİYASİ AYAK ORADA ARANMALI'
Daha sonra bir basın mensubunun sorusu üzerine FETÖ ile mücadeleye değinen Muş, şöyle konuştu:
"FETÖ'yle en çetin mücadeleyi veren iktidarız. 17-25 darbe girişiminden sonra çok ciddi şekilde bu yapıyla mücadele içine girilmiştir. Terör örgütü ilan edilmiştir, devletin ilgili kurumları gereken adımları atmışlardır. Biz bu mücadeleyi veriyorken ana muhalefet bunların kanallarının kapatılmaması için mücadele etti. Buraya genel başkanlarının talimatıyla milletvekillerinin gönderildiğini bizatihi milletvekillerinin kendileri ifade ettiler. Niçin bu kanallara gittiler, kendilerini siper ettiler? Bankalarının önünde kendilerini siper ettiler. Bu yapıya karşı yapılan müdahaleleri engellemek için mücadele ettiler. 15 Temmuz darbesi yaşandı. Cumhurbaşkanımız, o dönemki Başbakanımız Binali Yıldırım sabaha kadar bunun bastırılması için mücadele ediyorken, ana muhalefetin başkanı ayaklarında terlikler sıcak koltuğunda insanların mücadelesini izledi. Şimdi bunu yapanlar bu tip eleştiriler yapıyorlar. Önce bir aynaya bakmalarında fayda var. Darbe iktidardakini indirmek için yapılıyor. Herhalde iktidardakini indirdikten sonra onu tekrar oraya getirmeyeceklerdir. Siyasi ayak onun yerine getirecek olanlardır. Yani Recep Tayyip Erdoğan'ı iktidardan ettikten sonra kim onun yerine gelecekse siyasi ayak orada aranmalıdır."