AK Parti'den seçim açıklaması "Biz rövanş partisi değiliz"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Çelik, seçimlerle ilgili açıklama yaptı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Ömer Çelik, 1 Kasım genel seçiminin ardından ilk kez yapılan Ak Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu. Çelik, "Yapacakları tek şey silahları gömmektir. Kamu düzeni konusunda tam hakimiyet sağlandıktan sonra o buzdolabı meselesi yeniden gündeme alınır. Buzdolabından çıkarılabilir; ama terörle mücadelenin herhangi bir aşamasında kamu düzeni tam sağlanmadan karşı taraftan gelen 'Çözüm sürecini yeniden devreye sokalım' türü çağrıların hiçbirini ciddiye almıyoruz" ifadelerini kullandı. Yeni Anayasa konusunda siyasi partilere çağrı yapan Çelik, "Siyasi partilerin bu konudaki her türlü destek, iş birliği, karşılıklı diyalog geliştirme çağrılarına açığız. Buradan çağrı yapıyoruz. Gelin, Türkiye'yi 2023'e taşıyacak yeni bir sivil Anayasa yapalım" dedi.

"İTİRAZLAR VAR"
 
Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında toplanan AK Parti MYK toplantısının ardından genel merkezde 26'ncı Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nin sonuçlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Çelik, "MYK toplantımızda 1 Kasım seçimine giden süreç, 1 Kasım seçim sonuçları kapsamlı şekilde değerlendirilmiştir. En önemli hususlardan bir tanesi neredeyse birkaç saat içerisinde Türkiye'de seçim sonuçlarının belli olması ve bu seçim sonuçlarının ufak tefek itirazlar hariç genel kabul gören şekilde hiçbir sıkıntıya mahal vermeyecek şekilde açıklanmış olmasıdır. Tabi ki itirazlar var. Resmi sonuçlar yayımlanacak ama sonuçlar itibariyle hemen her parti bu sonuçların sağlık sonuçlar olduğunu kabul etmiş bulunuyor. Bu da Türkiye'nin seçimleri sağlıklı şekilde yapabilen bir ülke olmasının altını çizmesi bakımından önemlidir" diye konuştu.
 
"BAŞBAKANIMIZI DÜNYANIN ÇEŞİTLİ ÜLKELERİNDEN LİDERLER ARIYOR"
 
Başbakan Davutoğlu'na farklı ülkelerden kesin olmayan seçim sonuçlarına ilişkin tebrik telefonları geldiğini belirten Çelik, "Sayın Başbakanımızı dünyanın çeşitli ülkelerinden liderler arıyorlar. Bu arayışlarında da hem Türk demokrasisinin gücünün altını çiziyorlar hem başarılı şekilde seçimlerin yapılmış olması hem de AK Parti'nin böylesi büyük bir galibiyetle seçimden çıkmış olması bakımından tebrik ediyorlar" ifadelerini kullandı.
 
"KAYBEDEN PARTİLER OLMASINA RAĞMEN KAYBEDEN TEK BİR VATANDAŞIMIZ YOKTUR"
 
Muhalefet partilerinin 1 Kasım seçiminde kayba uğradığını söyleyen Çelik, hiçbir vatandaşın seçimden dolayı kaybı olmadığının altını çizerek "Partilerin pek çoğu kayba uğramıştır; fakat kaybeden partiler olmasına rağmen altını çizerek söylüyoruz kaybeden tek bir vatandaşımız bile yoktur. Türkiye, bugün önünü gören huzurlu, barış içerisinde bir güne uyanmıştır. Bütün vatandaşlarımız kazanmıştır. Bu milletimizin zaferidir" şeklinde konuştu.

"AK PARTİ, TÜRKİYE'DE EN GÜÇLÜ MERKEZ PARTİSİDİR"
 
7 Haziran seçimi ve sonrasında yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulunan Çelik, "7 Haziran seçimlerinde AK Parti'nin oy oranında düşüş oldu ve tek başına hükümet kurması mümkün olmadı. Bunun sebepleri üzerinde çok düşündük. Biz nihayetinde siyasetin esasının, toplumsal taleplerin siyasi temsile dönüştürülmesi olduğunu düşünüyoruz. Biz sadece muhalefetteyken toplumun sesine kulak veren ya da iktidara geldiğinde bundan vazgeçen partiler gibi olmamaya özen gösterdik. Açık ve tartışmasız biçimde AK Parti, Türkiye'de en güçlü merkez partisidir. Sadece siyasi merkezi temsil etmemektedir. Aynı zamanda toplumsal merkezi de temsil eden yegane partidir" açıklamasında bulundu. 

"HİÇBİR VATANDAŞIMIZ MAHZUN OLMASIN"
 
Hiçbir vatandaşın seçim sonuçları sebebiyle üzgün olmaması gerektiğini savunan Çelik, "Açık ve net şekilde söylüyoruz. Hiçbir vatandaşımız mahzun olmasın. Herhangi bir şekilde oy verdiği partilerden bir tanesi geride kalan vatandaşlarımız mahzun olmasınlar. AK Parti'nin zaferi onların da zaferidir. Bize oy vermeyen vatandaşlarımızın toplumsal taleplerine de bize oy veren vatandaşlarımız kadar duyarlı olacağız. Türkiye partisi olduğumuzun farkındayız. Bundan sonra omuzlarımıza yüklenen ağır yükün farkındayız" dedi.
 
"ÖTEKİLEŞTİRME ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAK EN KARŞI OLDUĞUMUZ MESELE"
 
'Ötekileştirme' üzerinden yapılan siyasete karşı olduklarını belirten Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'de öteki yoktur. Türkiye'de herkes 'biz' duygusunun içindedir. Bugün Türkiye'de öteki üzerinden siyaset yapmak, ötekileştirme üzerinden siyaset yapmak en karşı olduğumuz meseledir. Türkiye'de siyasi olarak, ideolojik olarak hayat tarzı bakımından bütün farklı kesimlerin hiçbiri Türkiye'de kiracı değildir. Bütün hayat tarzları, bütün kimlikler, bütün toplum kesimleri, bütün ideolojik kesimler, diğer partilere oy veren herkes bu ülkede ev sahibidir. Bu ülkede birinci sınıf vatandaştır. Onayını aldığımız vatandaşlarımız kadar bize oy vermeyenlerin rızasını almak da bundan sonraki politikalarımızda her zaman olduğu gibi gözeteceğimiz ana unsur olacaktır"
 
"BAZI YANLIŞLARIMIZIN OLDUĞUNU TESPİT ETTİK"
 
Açıklamalarının ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Çelik, genel seçimdeki oy dağılımını nasıl değerlendirdiği sorusu için "7 Haziran'da aldığımız sonuçların bir diyalog eksikliğinden, kendimizi anlatamamaktan, bazı yanlışlarımızın olduğunu tespit ettik. Söylem yanlışlarımızın olduğunu, vatandaşlarımız tarafından onaylanmayan söylemlerimiz olduğunu tespit ettik. Vatandaşlarımız tarafından onaylanmayan bazı politikalarımız da olabilir. Sonuç itibariyle vatandaşlarımız şunu söylemişti. 'Sizi birinci parti yapıyoruz fakat tek başınıza iktidar yetkisi vermiyoruz ve bazı politikalarınızı, söylemlerinizi düzeltmenizi istiyoruz'. Vatandaşlarımızın onaylamadığı politikaları düzeltmek konusunda ciddi çalışmalar yaptık" diye yanıt verdi. 
 
"ARZU ETMEDİĞİMİZ HALDE BİRTAKIM SÖYLEM YANLIŞLARI OLUYORDU"
 
AK Parti'nin 1 Kasım seçiminden, kesin olmayan sonuçlara göre, tek başına iktidar çıkması konusunda Çelik, "Hiç arzu etmediğimiz halde birtakım söylem yanlışları oluyordu. Yanlış anlaşılabilecek şeyler konusunda sıkıntılar olabiliyordu. Bunların düzeltilmesi konusunda ciddi tartışmalar yaşadık, ciddi toplantılar yaptık. Kanaat önderleriyle konuşarak, anketlerle çok çeşitli aşamalarla bu değerlendirmeleri yaptık. Partinin söylemini güncelledik. Bunun neticesi olarak vatandaşımızla aramızda kurduğumuz köprüler eğer zayıflamışsa bunları yeniden güçlendirme imkanı çıktı. Mesajı aldık, demiştik. Mesajı aldık, alıyoruz, almaya devam edeceğiz. Sürekli olarak kendimizi güncelleyeceğiz" şeklinde konuştu. 
 
"BİZ RÖVANŞ PARTİSİ DEĞİLİZ"
 
AK Parti'nin rövanş partisi olmadığını savunan Çelik, "Biz hiçbir zaman rakiplerimizin zayıflığından güç alan bir parti olmak istemedik. Her parti kaliteli işler yapsın. Ciddi rekabet edelim. Hiç kimseyle bir rövanş duygusu içerisinde değiliz. Bunun altını çiziyorum. Biz bir rövanş partisi değiliz. Rövanş siyaseti, negatif dil bizim kitabımızda yazmaz" ifadelerini kullandı.

"MUHALEFET PARTİSİNDEKİ ARKADAŞLARIMIZLA GRUP BAŞKANVEKİLİ ARKADAŞLARIMIZ GÖRÜŞECEK"

Hükümet kurulması sürecine yönelik açıklamalarda bulunan Çelik, "12 gün var, dedi YSK Başkanımız. Kesin sonuçlarla ilgili bir bekleme süresi var. Arkadaşlar da o takvimle ilgili çalışıyor. Bir an evvel hükümetin kurulması, zaten seçim sonuçları açıklandı. Açıklandığına göre millet de tek başına AK Parti'ye bu görevi verdi. Bir an evvel hükümetin göreve başlamasını arzu ediyor milletimiz de. Muhalefet partisindeki arkadaşlarımızla da grup başkanvekili arkadaşlarımız görüşecekler. Onların da bu takvimin hızlı işlemesi konusunda yardımcı olacağını düşünüyoruz. Seçim sonuçları bunu gerektiriyor. Onların detaylarını takvim üzerinde anlaştığımız zaman size açıklarız. Onlarla görüşmeden biz kafamızdaki takvimi açıklamış olmayalım" diye konuştu. 
 
"BU RAKAMIN BİR İKİ AŞAĞISINI YA DA KENDİSİNİ İFADE EDEN ARKADAŞLARIMIZ OLDU"
 
Seçim sonuçlarına göre AK Parti'nin elde ettiği oy oranının parti içerisinde önceden tahmin edilip edilmediği sorulan Çelik, "AK Parti bu sonuçlara alışık bir parti. Neredeyse 2011'de aldığımız oya yakın bir oy aldık. Biz sadece şunun kaygısı içindeydik. Değerlendirmelerimizde, koalisyon görüşmelerinden bir sonuç alamayınca, artık seçim sürecine de girildiği için koalisyon görüşmelerinin bitmesinden sonra bütün odaklanmamızı seçime verdik. Biz 7 Haziran sonrasındaki değerlendirmelerimizde ortaya çıkan eksikliklerimizi giderdiğimiz takdirde tek başına iktidar tablosunun çıkacağını görüyorduk. Fakat bu hangi sayıyla olur, kuşkusuz bunu görmemiz çok zordu. Tek kaygımız şuydu. Kendimizi anlatmak ve politikalarımız konusundaki düzeltmeleri vatandaşımıza iyi gösterebilmek açısından yeterli zaman olmayabilirdi. Fakat bu konuda da başarılı bir kampanya yürüttüğümüz görüldü. Sonuçları rakam itibariyle değerlendirmek zordu; fakat kendi içimizde bu sonuçları bilen arkadaşlarımız oldu. Bu rakamın bir iki aşağısını ya da kendisini ifade eden arkadaşlarımız oldu" dedi. 
 
"HÜKÜMET PROGRAMIYLA İLGİLİ ÇALIŞMALAR BU SABAH İTİBARİYLE BAŞLAMIŞTIR"
 
Teşkilat üyelerinin teşekkür ziyaretlerine başlayacağını aktaran Çelik, açıklamasında şunları kaydetti: "Bizim adetimizdir. Bütün arkadaşlarımız olarak illerimizde teşekkür ziyaretlerine başlayacağız. Birkaç gün içerisinde bunu yaparız. Sayın Başbakanımızın talimatları var. Seçim beyannamesinde söz verdiğimiz hususların, bunlarla ilgili düzenlemelerin bir an evvel yerine getirilmesi için gereken çalışmalara başladık. Hükümet programıyla ilgili çalışmalar hemen anında, bu sabah itibariyle başlamıştır. Hiçbir ara ve kesinti, tatil yoktur. Bu sabah itibariyle beyannameyle ilgili vaatlerin yerine gelmesi, hükümet programının hazırlanması bakımından görevli arkadaşlarımız belli"
 
"ÇAĞRI YAPIYORUZ, GELİN YENİ BİR SİVİL ANAYASA YAPALIM"
 
AK Parti'nin yeni Anayasa vaadi üzerinden Meclis'teki siyasi partilere çağrıda bulunan Çelik, "Yeni Anayasa, AK Parti'nin Türkiye'ye vaat ettiği temel politikaların ilk maddesidir. AK Parti'nin yeni bir Anayasa vaadi, en taze ve en sağlam vaadidir. Bu devam etmektedir. Bütün siyasi partilere çağrı yapıyoruz. Gelin Türkiye'yi sivil, vatandaş odaklı, çağdaş yeni bir Anayasa yapalım. Millet bu Anayasa'yı yazsın. Anayasa hukukçuları teknik açısından formüle etsinler ve bu şekilde bu Anayasa'yı Türkiye'ye kazandıralım. Türkiye'nin hala eski Anayasa ile yönetiliyor olması kabul edilemez. Siyasi partilerin bu konudaki her türlü destek, iş birliği, karşılıklı diyalog geliştirme çağrılarına açığız. Buradan çağrı yapıyoruz. Gelin, Türkiye'yi 2023'e taşıyacak yeni bir sivil Anayasa yapalım. Bu tek başına AK Parti'nin sorumluluğu değildir. Vatandaşın Meclis'e gönderdiği her bir milletvekilinin tek tek sorumluluğudur. Bunun altını bir kere çiziyoruz" ifadelerini kullandı.

"KAMU DÜZENİ TAM SAĞLANDIKTAN SONRA ÇÖZÜM SÜRECİ BUZDOLABINDAN ÇIKARILABİLİR"

Çözüm sürecine ilişkin açıklamalarda bulunan Çelik, kamu düzeni sağlandığı takdirde sürecin yeniden gündeme gelebileceğini belirterek "Çözüm süreci kamu düzeniyle birbirine zıt bir proje değildir. Kamu düzeni ve çözüm süreci birbirinin alternatifi değildir. Terör örgütünün silahlı unsurları ülke toprakları dışına çıkmak için daha önce ilan ettikleri takvime uymadılar. Türkiye ve bu bölge şimdiye kadar olduğu gibi silahlı unsurlara kesinlikle tahammül etmez. Çözüm süreci konusunda samimi olanların yapması gereken iki şey var. Siyasi olarak bunu söyleyenlerin kesinlikle terör faaliyetlerine karşı olduklarını ilan etmeleri, eli silahlı unsurların da ikide bir barıştan, çözümden bahsediyorlar. Yapacakları tek şey bu silahları gömmektir. Kamu düzeni konusunda tam hakimiyet sağlandıktan sonra o buzdolabı meselesi yeniden gündeme alınır. Buzdolabından çıkarılabilir; ama terörle mücadelenin herhangi bir aşamasında kamu düzeni tam sağlanmadan karşı taraftan gelen 'Çözüm sürecini yeniden devreye sokalım' türü çağrıların hiçbirini ciddiye almıyoruz. Her birine kulağımız kapalıdır. 'Seçimden sonra yeni bir diyalog ya da çözüm aşaması başlayacak' demelerinin hiçbir zemini yoktur. Kamu düzeni tam sağlandıktan sonra bu meseleyi gündemimize alırız" diye yanıt verdi.

"FRENLEYİCİ DEĞİL, YENİ ANAYASA'NIN ÖNÜNÜ AÇICI ÇALIŞMA YAPMALARINI TERCİH EDERİZ"
 
AK Parti'nin Başkanlık sistemi vaadi için ise Çelik, "Türkiye'nin daha geniş daha yüksek normlara ihtiyacı var. Tüm bu konular özgürce tartışılmalı. Tüm meselelerin topluca ele alınması, tek tek içinden çekerek bu konuda şöyle düşünüyoruz, şu konuda böyle düşünüyoruz meselesi değil. Bir yeni Anayasa perspektifiyle siyasi partilerin bir araya gelmesini ama geçmişte Anayasa Komisyonunda olduğu gibi frenleyici değil, tam tersine yeni Anayasa'nın önünü açıcı bir çalışma yapmalarını tercih ederiz" dedi.

Sonraki Haber