''15 Temmuz başarılı olsaydı...''

Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Orta Doğu ve Batı Asya Bölge Teşkilatı (UCLG- MEWA)Başkanı, UCLG Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, UCLG-MEWA Yönetim Kurulu ve Konsey Ortak Toplantısı ile UCLG-MEWA ve Dünya Yerel Yönetim ve Demokrasi Akademisi Vakfı (WALD) Uluslararası Göz Yönetimi Zirvesi toplantısına katıldı.

Şahin, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde bir otelde gerçekleştirilen zirvede, Gaziantep Büyükşehirin Suriyeliler için yaptığı çalışmalar ile kentin kültür, tarih ve turizmini sunum eşliğinde anlattı.

Coğrafyanın kader olduğunu belirten Şahin, Gaziantep, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Hatay ve Mersin'in bu kaderin parçaları olduğunu ve çözülmesi gereken ortak sorunlar bulunduğunu söyledi.

2. Dünya Savaşı'ndan sonra en büyük sorunlardan birisiyle karşı karşıya olduklarını aktaran Şahin, şöyle konuştu:

"Suriyeli kardeşlerimizin sorunlarına baktığımızın zaman ne kadar büyük bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Eğer 15 Temmuz darbe girişimi gerçekleşmiş olsaydı, hain ve alçakça yapılan bu girişim başarılı olsaydı bugün Suriyeli kardeşlerimizin yaşadığı bir çok sorunu bizde yaşamak zorunda kalacaktık. O yüzen Cumhurbaşkanımızın liderliğinde  onun cesaretiyle, milletimizin ferasetiyle,çok sağlam duruşuyla 15 temmuz karanlık gecenin ardından çok güzel bir güne, çok aydınlık bir sabaha uyandık. Buralardan ders alarak hep birlikte gücümüzü birleştirmemiz, sorunu iyi anlamamız  ve çözüm önerilerini çok iyi oluşturmamız gerekiyor. "

Şahin, Muğla'nın Bodrum ilçesinde bulunduğu teknenin batması sonucu hayatını kaybeden Suriyeli Aylan Kurdi bebeğin ölümünün dünyanın büyük bir sınavdan geçtiği bir dönemde insanlığın sınıfta kaldığını ve dünyanın vicdani ölümünü gösterdiğine dikkati çekti.

Rakamlar üzerine konuşan ve her bir rakamın bir can olduğunu dile getiren Şahin, "Hepimizin üzerine düşen çok büyük görevler var. Özellikle mültecilerin çocuk durumuna baktığımız zaman yüzde 51'nin çocuk olduğu ve göçmen sayısının, mülteci sayısının dünyadaki en büyük sorunlardan bir tanesi olduğunu bize gösteriyor" dedi.

İKİ LİDERİN DURUŞU

"Sayın Cumhurbaşkanımızın Suriye'de bunlar yaşanmasın, reformlar yapılsın, anayasayla ilgili düzenlemeler yapılsın diye bana verdiği talimatlar, bizim ortak yaptığımız projelere rağmen bugün bu yaşanmışlığın nasıl bir liderin öngörüsüzlüğünü, aslında 15 Temmuz'da da tam tersi bizim nasıl sağlam durduğumuzu, iki ülkenin kaderinin nasıl liderleri tarafından olumlu yada olumsuz değiştirildiğini gösteren çok önemli bir yakın tarihi hep birlikte yaşadık" diyen Şahin, empati yaptıklarını ve açık kapı politikasıyla Suriyelilere yardımcı olmaya çalıştıklarını kaydetti.

Türkiye'nin mültecilere sahip çıkma noktasında dünya tarihine altın harflerle adını yazdırdığını vurgulayan Şahin, Gaziantep ve Şanlıurfa'nın Suriyeli sığınmacı sayısı bakımında yakın olduğunu dile getirdi.

Dünyanın en iyi kamplarını inşa ettiklerinin altını çizen Şahin, "Biz para, petrol, maden için değil, insan için insanlık için buradayız. Herkes için adalet, barış istiyoruz. Daha adaletli bir dünya için el ele ve gönül gönüleyiz" diye konuştu.

UCLG-MEWA Genel Sekreteri ve WALD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Duman da 6 yıldan beri Suriye'de devam eden iç savaştan bugüne kadar 600 binin üzerinden insanın hayatını kaybettiğini söyledi.

Suriyeli sığınmacıların yaklaşık 3 milyonunun Türkiye'de yaşadığını belirten Duman, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Uluslararası toplumun ölçek olarak diğer bir çok sorunlu ve düzensiz göç hareketine göre devasal nitelikte olan bu kriz karşısında çok hazırlıklı olmadığı ve sürecin yönetimi konusunda da oldukça sınırlı kaldığı görülmektedir. Yaşanılan bu krizi durdurmak için zaman kaybetmeden kararlı bir tavırla birlikte harekete geçmeliyiz. Tüm insanlık ortak insani değerler çerçevesinde bu sorunlara el birliğiyle çözüm üretmek durumundadır. Bu mesele tek bir ülkenin veya bölgenin meselesi değil bütün insanlığın meselesidir. İnsanlık bu meseleye çözümü el ele vererek durabilir. Aksi takdirde sorunların çözümünde neden geç kaldığımızı gelecek nesillere anlatamayız."

825 BİN OKUL ÇAĞINDA SURİYELİ ÇOCUK VAR

Türkiye'de 825 bin civarında okul çağında Suriyeli çocuk bulunduğunu, kamu imkanları ve sivil toplum kuruluşları aracılığıyla bunlardan yaklaşık 310 bin çocuğun eğitimlerine devam ettiğini vurgu yapan Duman, kayıp nesil olgusunun  önüne geçmenin eğitimin devamlılığıyla mümkün olduğunu aktardı.

Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna ise Suriye'de yaşanan iç savaşa dikkat çekerek, yaşanan savaş ve dramın bütün dünyayı etkilediğini belirtti.

Türkiye'nin göçmenlerin sorunlarını çözmek için bütün imkanlarını seferber ettiğinin altını çizen Tuna, insanlığı eşit gören basirete sahip bir millet olduğumuzu söyledi.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı UCLG-MEWA Sosyal İçerme Komitesi Eş Başkanı Nihat Çiftçi ise Peygamberler şehri Şanlıurfa'nın kültür, turizm ve tarihi hakkında bilgi verdi.

Şehrinde barınan Suriyeli sığınmacı sayısının tüm Avrupa kıtasının sahip olduğu Suriyeli mülteci sayısında fazla olduğunu belirten Çitfçi, "Savaşların yol açtığı krizler tüm insanların huzurunu, refahını ve ortak geleceğini tehdit ediyor. Acının ırkı, dili, dini yoktur. Çocukların öldürüldüğü bu dünyada hiç kimsenin mahsum olmadığını biliyoruz. Tüm dünya bu drama kayıtsız kalsa da Türkiye olarak Şanlıurfa olarak sonuna kadar mazlumların yanında olmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkan Yardımcısı Hamza Taşdelen de AFAD'ın sığınmacılar noktasında yaptığı çalışmalar ve dünya genelindeki mülteci sorununu anlattı.

Konuşmaların ardından protokol birbirine plaket ve hediye takdim etti.