Peçeteye sarılı çipten çıktı ! İnanılmaz rakamlar

FETÖ soruşturmasında gizli tanık olan mahrem imamın gösterdiği evde kullanılmış peçeteden çıkan çipe göre FETÖ Türkiye’yi 5 bölgeye ayırdı. 273 bin polis 63 ayrı kodla fişlendi. Mahrem imam sayısı 3 bin 895. En son Nisan 2015'te güncelenen listeye göre, 17-25 Aralık'tan sonra 35 bin civarında polisin örgüt elemanı olduğu kaydedildi.

FETÖ'nün emniyet yapılanmasını çökerten MİT ve emniyetin yürüttüğü ortak soruşturmaya ilişkin çarpıcı ayrıntılara ulaşıldı. Gizli tanık olan ve ismi sır gibi saklanan FETÖ imamının gösterdiği evlerde 'kullanılmış peçete' içinden çıkan çip kartta tespit edilen 3 bin 895 mahrem imamdan 65'inin kadın olduğu ortaya çıktı.

YENİ KİMLİK VE YENİ BİR YÜZ

Sabah'tan Yüksel Temel'in haberine göre;  Ankara merkezli 81 ilde geçen hafta yapılan mahrem imamlar operasyonu dosyasına giren bilgilere ulaşıldı. Buna göre, "Kozanlı Ömer" lakaplı Osman Hilmi Özdil'in yurtdışına kaçmasının ardından emniyet imamlığı görevine getirilen örgüt yöneticisi sorgulandı. Sorgusu sırasında gizli tanık olmayı kabul eden mahrem imam, tanık koruma programına alındı.

Yeni bir kimlik verilen ve yüzünün estetikle değiştirileceği öğrenilen kişinin gösterdiği FETÖ'ye ait hücre evlerinde, kullanılmış bir peçetenin içinden 2 terabaytlık bir mikro çip kart çıktı. Şifresi çözülen çip karttan FETÖ'nün emniyet yapılanması deşifre edildi.

Çip karttan çıkan listelere göre, FETÖ 273 bin polisi harf ve rakamlardan oluşan 63 ayrı kodla fişledi. Mahrem imamlar talimatıyla, polislerin kolej ve akademiden mezun olup mesleğe başlamasına kadar takip altına alındığı, bu takibin emeklilik ve sonrasında da devam ettiği ortaya çıktı.

35 BİN POLİS FETÖ'CÜ

En son Nisan 2015'te güncelenen listeye göre, 17-25 Aralık'tan sonra 35 bin civarında polisin örgüt elemanı olduğu kaydedildi. Yine çip karttan ele geçirilen "mahrem imamlar" listesinin ise son olarak 30 Ocak 2017'de güncellendiği dikkat çekti. 3 bin 895 mahrem imamın görev yaptığı belirlendi. Bunlardan 65'i kadın. Kadın imamların kadın polislerden sorumlu olduğu vurgulandı.

Gözaltı kararı verilen 3 bin 895 mahrem imamdan 2 bin 700'ü ile ilgili daha önce soruşturma yapıldığı ve bir kısmının tutuklu olduğu ifade edildi. Listede 500 kadar da öğretmen var...

Örgütün polis teşkilatını Ankara, İstanbul, İzmir, Gaziantep ve Erzurum olmak üzere 5 ayrı üst bölgeye ayırdığı belirlendi. Çevre illeri de alt bölgeler olarak kodladılar. Bölge imamları ayda 1 kez Ankara'da toplantı yapıyordu.

17-25 Aralık darbe girişimi ardından örgüt maddi krize girdi. Bunu telafi etmek için ise örgüt üyesi polislerden bir çeyrek altın alındı, ayrıca kurban ve fitre organizasyonları adı altında paralar topladı. Örgüt üyelerinden elde edilen gelirlerin bir kısmı ise KHK ile kapatılan Nokta dergisine aktarıldı.

BYLOCK ÖNCE İMAMLARA

ByLock programı önce mahrem imamların kullanımına sunuldu. Sistemin oturmasının ardından program örgüt üyeleri arasında yaygınlaştırıldı. ByLock'tan sonra da örgüt üyeleri "Eagle" programı kullanmaya başladı.

Gizli tanığın ifadesinde, "Ben muhafazakâr bir aileye mensubum. Dini bir yapılanma sanıp katıldım. Örgüt içinde değişik görevlerde bulundum. Kod isimler kullandım. 9 yıl önce de örgütün mahrem hizmetler sınıfında görev almaya başladım. Ancak 17-25 Aralık'tan sonra örgütü sorgulamaya ve onlardan kopmaya başladım" dediği de öğrenildi.

FETÖ DÜŞMANI İSE KOD ADI 'F'

Bu arada örgütün polisleri fişlerken kullandığı kodlamalar da ortaya çıktı. Buna göre örgüt mensubu polisler A.B, örgüt üyesi olan ancak sonradan ayrılan polisler C, örgüte karşı tavrı belirlenmeyen polisler E, FETÖ düşmanı polisler F, örgüt mensubu olmayanlar DIS, iyi insan olarak nitelenenler İ olarak sınıflandırıldı.

FETÖ'CÜ GENERALE İHANET DAVASI

Giresun Cumhuriyet Başsavcısı Ozan Kaya, geçen yıl FETÖ suçlamasıyla tutuklanan GiresunJandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mustafa Doğru hakkında görevi ihmalden de kamu davası açtığını açıkladı. Başsavcı Kaya, Doğru'nun geçen yıl 16 Mayıs'ta Çaldağ Jandarma Karakolu'na PKK'lılarca düzenlenen saldırı sonrası gerekli desteği vermediğini ve takviye kuvveti zamanında göndermediğini delilleri ile tespit ettiğini kaydetti.