Özel hastanede skandal! Başka hastaneye gitmek isteyen hastanın oksijeni kesildi
İstanbul Gaziosmanpaşa'da ambulansla özel hastaneye götürülen ve ailesi tarafından yatışı istenmeyen hastanın oksijeninin kesildiği iddia edildi. Ertesi gün hayatını kaybeden hastanın kızı, şikayetçi oldu.
Gaziosmanpaşa’da özel bir hastaneye ambulans ile getirilen ve buradan başka bir hastaneye götürülmek istenen K.A.’nın oksijenin kesildiği iddia edildi. Olaya ilişkin şikayetçi olan K.A.’ın kızı E.A. “Yoğun bakım sevki açılmadı. Yapılması gereken hava ve oksijen tedavisi tam olarak yapılmadı. Gecelik bir meblağ ile yatış istendi. Bunu kabul etmedik. Bu aşamada oksijeni 40 dakika çekildi. Babamız birkaç saat entübe edilmek zorunda kaldı. Ertesi gün babamı kaybettik” dedi.
"Genel durumu iyi şeklinde rapor düzenlendi”
Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan şikayet dilekçesinde, K.A.’ın KOAH hastası olduğu ve evde bulunan oksijen tüpünün yeterli gelmemesi durumunda ara ara hastaneye kaldırıldığı belirtildi. K.A.’ın hastanede yapılan müdahale sonrasında rahatladığı ve akabinde taburcu edildiği de dilekçede aktarıldı. 7 Ocak günü K.A.’ın durumunun ağırlaşması nedeniyle ambulans ile Gaziosmanpaşa’daki özel bir hastaneye götürüldüğü ve buraya KOAH atak ön tanısı ile alındığı dilekçede kaydedildi. Hastanede K.A. için bazı tedaviler uygulandığı da belirtilen dilekçede, deliller arasında yer alan video kaydında K.A.’ın nefes almakta güçlük çektiği ve acilen nefes almasını kolaylaştıran desteğe ihtiyaçlı durumdayken Acil Servis Hasta Değerlendirme Formu'nda "Genel durumu iyi" şeklinde rapor düzenlendiği belirtildi.
“Servise yatırılmasını ailesi reddetti, hastanın nefes almasını kolaylaştıran cihazlar çıkarıldı”
A.’ın acilen yoğun bakım ünitesine alınması gerektiği açıklanan dilekçede, pratisyen doktor M.A.’nın günlük 7 bin 500 TL ücretle hastanın servise yatırılmasının iyi olacağını söylediği, A.’ın ailesinin hastaya serviste yapılacak müdahalelerin yeterli olmayacağı ve önceki KOAH ataklarında tecrübe ettikleri üzere yoğun bakıma alınmasını talep ettikleri belirtildi. K.A.’ın ailesinin, hastane çalışanlarının kayıtsızca maddi çıkar peşinde olması ve güçlükle nefes alıp veren hastaya Acil Servis Hasta Formu'nda "Genel durumu iyi" şeklinde teşhis yapılmasından ötürü güven duygularını kaybettiği ve hastanın kötüleşmesi sebebiyle özel ambulans çağırdığı da dilekçede ifade edildi. A.’ın servise yatırılmasını ailesinin reddetmesi ile hastane personellerinin hastanın nefes almasını kolaylaştıran cihazları çıkardığı, özel ambulansın geliş anına kadar en az yarım saat boyunca, durumunun kötüye gitmesi hiçbir şekilde önemsenmeyerek hiçbir destek ünitesi, oksijen ve ilaç olmadan hastanın bekletildiği de şikayet dilekçesinde ifade edildi.
“Hastanın cihazları tamamen söküldü ve yalnızca oksijene bile bağlı olmayan bir maske bırakıldı”
Özel ambulansın A.’ı teslim alarak bir devlet hastanesine sevk ettiği ve ambulanstaki doktorun ifadesi ile K.A.’ın adeta ölüme terk edildiği de dilekçede belirtildi. Hastanın cihazlarının tamamen söküldüğü ve yalnızca oksijene bile bağlı olmayan bir maskenin bırakıldığı da şikayet dilekçesinde kaydedilerek, bu süreçte K.A.’ın yakınlarının yoğun bakım talebinde bulunduğu aktarıldı. K.A.’ın devlet hastanesine giriş kayıtlarında yoğun bakım ünitesine alınması gerekli hasta olduğunun ifade edildiği ve hastanede hızlıca entübe edildiği de dilekçede kaydedildi.
“Ölüme terk edilmiştir”
A.’ın başka bir hastanede hayatını kaybettiği açıklanan dilekçede, “Hastane tarafından 7 bin 500 TL kazanma amacıyla hastaya yoğun bakım konsülte edilmemiş, servis önerilmiş, üstelik hasta oksijen tüpü ile dahi nefes almakta zorluk yaşarken yakınlarının serviste değil yoğun bakıma alınma talepleri karşısında oksijeni kesilmiş ve bu halde ısrarlı taleplere rağmen ölüme terk edilmiştir. Hastanın devlet hastanesinde entübe edilmesine rağmen hayatta kalamamasının tek nedeni işte bu kusurlu davranıştır. Hastanın kalan ömrü bu şekilde elinden alınmış ve ölümü hızlandırılmıştır” ifadelerine yer verildi.
Dilekçede özel hastanenin tüm sorumlu ve yetkilileri, doktor M.A. ve tespit edilecek diğer ilgililer hakkında şikayetçi olunduğu belirtildi.
“Haklı davamızın sonuna kadar arkasında olacağız”
Öte yandan olaya ilişkin açıklamalarda bulunan hayatını kaybeden K.A.’ın E.A., “7 Ocak gecesi özel bir hastanenin ihmali yüzünden 8 Ocak’ta babamı kaybettik. Gaziosmanpaşa’da özel bir hastaneye babamı götürdük. Burada yapılması gereken hiçbir müdahale yapılmadı. Yoğun bakım sevki açılmadı. Yapılması gereken hava ve oksijen tedavisi tam olarak yapılmadı. Gecelik bir meblağ ile yatış istendi. Bunu medikal tedavi gerektiren bir hasta olmadığı için kabul etmedik. Bu aşamada oksijeni 40 dakika çekildi. Babamız birkaç saat entübe edilmek zorunda kaldı. Ertesi gün babamı kaybettik. Babam KOAH tedavisi görüyordu. İhmal, kusur tamamı Gaziosmanpaşa’daki özel hastaneye aittir. Her açıdan eksiklikler büyüktür. Haklı davamızın sonuna kadar arkasında olacağız. Biz babamızın üzerine toprak attık ama başka babaların üzerine toprak atılmasına müsaade etmeyeceğiz” dedi.
Hastane, konuyla ilgili daha sonra bir açıklama yapacaklarını belirtti.