Mehmet Ceyhan’dan dikkat çeken yerli aşı açıklaması
Prof. Dr. Ceyhan, yerli koronavirüs aşısı ile ilgili olarak, "Faz-3 çalışmasını Sinovac ile yapmak çok doğru değil" açıklamasını yaptı.
ERÜ bünyesindeki Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi (ERAGEM) ile İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKUM) tarafından koronavirüse karşı geliştirilen ve Sağlık Bakanlığı ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) tarafından desteklenen Covid-19 yerli aşısının Faz-1 çalışması, 44 gönüllü üzerinde yapıldı. İnaktif aşının şubat ayında başlayan Faz-2 çalışması ise 9 Nisan'da tamamlandı. 250 gönüllü üzerinde yapılan Faz-2'nin raporlama çalışmasında ise son aşamaya gelindi. Bu ay sonunda yerli aşının Faz-3 çalışmasının başlaması planlanıyor.
SİNOVAC KULLANILACAK
Yerli aşının Faz-3 aşamasında gönüllülerin bir kısmına plosebo yerine Türkiye'de yaygın kullanımda olan Çin'in Sinovac aşısı kullanılacak. Çalışmada gönüllü olacak benzer gruptaki kişilerin bir kısmına yerli aşı bir kısmına ise Sinovac aşısı uygulanacak. Böylece yerli aşının etkinliğinin yanında aynı şekilde inaktif olan Sinovac aşısına karşı da koruyuculuğu karşılaştırılmış olacak. Aynı zamanda Faz-3 aşamasında gönüllü olan herkesin aşılanması da sağlanacak.
"KABUL EDİLEBİLİR BİR YÖNTEM"
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Sağlık Bakanlığı’nın bu kararını değerlendirdi. Yapılan bu çalışmanın normal bir şey olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ceyhan, "Biz neticede Sinovac benzeri bir inaktif aşı yapıyoruz. Başka bir inaktif aşı ile karşılaştırmak kabul edilebilir bir yöntem. Hatta elinizde aşı var ise bir gruba da Biontech aşısı verebilirsiniz. Faz-3 çalışmalarında on binlerce vaka kullanmak zorundasınız, her gruba 30-40 bin aşı uygulamanız lazım. Vaka sayısının azalması güvenilirliğini azaltır" diye konuştu.
"FAZ-3 ÇALIŞMASINI SİNAVOC İLE YAPMAK ÇOK DOĞRU DEĞİL"
Prof. Dr. Ceyhan, öte yandan kişisel fikrinin yeni çıkan bir aşının daha çok plasebo ile karşılaştırılması gerektiği yönünde olduğunu da vurgulayarak, "Yani bir aşı geliştirdiniz ve ilk defa kullanılacak. Burada sizin önce ispatlamanız gereken bu aşının etkin olup olmadığı. Biz önce yeni çıkmış bir üründe plasebo ile yapılmış çalışmaları tercih ederiz; çünkü etkinliği bilinmiyor. Ancak bir süre kullandıktan sonra 'Sinovac mı etkili bu mu etkili, etki farkı var mı' diye merak ediyorsak, Sinovac ile karşılaştırarak bir çalışma yaparız. Ben olsam ilk Faz-3 çalışmasını plasebo ile karşılaştırarak yaparım. Kullanıma başlayıp, ruhsat aldıktan sonra başka bir aşıyla karşılaştırılabilir. 'İki soruya aynı anda cevap bulalım' diye Faz-3 çalışmasını Sinovac ile yapmak çok doğru değil" dedi.
"YETERLİ OLMAZ"
Prof. Dr. Ceyhan, üretilen aşının etkinlik oranını tespit etmek ve hangi aşının daha etkin olduğunu belirlemek için plasebo, Sinovac ve yerli aşı grubu şeklinde 3 grup da oluşturulabileceğini belirtti. Ceyhan, "Sonuçların güvenilir olması için, 100 binin üzerinde gönüllü olması lazım" diye konuştu. Prof. Dr. Ceyhan, yerli aşının seri üretime geçip, başka ülkelere satılması yönünde bir hedef varsa Sinovac ile yapılan araştırmaların yeterli olmayacağını kaydetti.
Yerli aşının, Faz-3 aşaması tamamlandıktan sonra sonbahar gibi acil kullanım onayı alarak yaygın kullanımına başlanacağı belirtildi.