Mehmet Baransu'ya tahliye kararı

“Asrın kumpası” olarak nitelendirilen Balyoz davasında, “devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etme” ile “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklama” suçundan 13 yıl hapse mahkûm edilen Mehmet Baransu’nun davasında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Ceza Dairesi kararı bozdu.

Serbest kalmayacak
Daire aynı zamanda Baransu’nun yasal tutukluluk süresi dolduğu için tahliyesine hükmetti. Baransu, başka suçlardan tutuklu bulunduğu için serbest kalamayacak.

Avukat tepki gösterdi

“Bu gibi kararlarla davayı zamanaşımına götürmeye çalışıyorlar” diyerek karara tepki gösteren Av. Şule Nazlıoğlu Erol, “Davayı uzatma kararında isen böyle önemi olmayan usul bozmaları yapıp süreyi uzatırlar. Bozulan dosya ilk kararı veren mahkemeye gelecek. Yeniden duruşma günü verecekler. Yeniden karar vermeleri bir yılı geçer. Tekrar istinaf olur. Ve gitti geldi derken bu süreç üç veya dört yılı bulur” dedi. Erol, ayrıca bu karar üzerinden kamuoyunda “İstinaf kararı bozdu, tahliyesi haklı algısı yapılacağına” da dikkat çekti. 

"Yeni bir uzlaşma mı söz konusu"
“Yargının net bir konuda muğlak bir tavır sergilediğini” belirten Av. Cihan Arık ise “Kararın hukuki boyutundan ziyade siyasi yönüne bakmamız gerekiyor. Nedeni de esastan değil de usulden bir bozma kararı verilmesi. Balyoz davasıyla ilgili ortada kurulmuş bir kumpas var. Bu kumpas da mahkeme kararlarında sabit. Bu kumpası kuranların bir biçimde aklanmaya çalışılması ve yakın zamanda amiraller için istenen cezalar düşünüldüğünde ‘acaba yeni bir uzlaşma mı söz konusu’ sorusu akıllara geliyor” dedi. Arık, “Karar bir yandan bu algıyı yaratırken diğer yandan da farklı suçlardan hüküm giyen Baransu’yla ilgili bu cezalar arasında ‘zincirleme suç’ hükümlerinin uygulanıp uygulanmadığını sorguluyor. Her yana çekilebilecek bir karar” ifadelerini kullandı.