'Mavi Gözlü Dev'' ölümünün 57. yılında anılıyor
Türkiye edebiyatının önemli isimlerinden Komünist şair Nâzım Hikmet ölüm yıldönümün 57. yılında anılıyor. Sürgün yaşadığı Moskova’da hayata gözlerini yuman usta şair, mücadelesiyle sadece ülkesinde değil, tüm insanlık tarihinde iz bıraktı.
Dünyaca ünlü şair, oyun yazarı, romancı ve anı yazarı Nâzım Hikmet’in ölümünün üzerinden 57 yıl geçti. 1938’te girdiği cezaevinden 1950 yılında çıkan Nazım Hikmet, 1951 yılında gönderildiği sürgünde ‘vatan haini’ olduğu iddia edilerek Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaşlıktan çıkarılmıştı. 2009 yılında verilen kararla Hikmet, 58 yıl aradan sonra yine bir Bakanlar Kurulu kararıyla resmen Türkiye vatandaşı oldu.
CANLI YAYINDA ANILACAK
Moskova Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı programı çerçevesinde bugün 20:30’da şair, anısına bir canlı yayın düzenlenecek. Sanat ve edebiyat dünyasından isimlerin katılımıyla Nâzım Hikmet, şarkılarla, şiirlerle, söyleşilerle anılacak.
Nazım Hikmet Vakfı, şairi her yıl 3 Haziran’da Türkiye ve dünyanın çeşitli kitle örgütleriyle birlikte andıklarını ancak bu yıl salgın koşulları nedeniyle kitlesel katılımlı anma yapılamayacağını belirtti.
Vakıf açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Geleceğin mutlu insanı ve toplumuna inancımızla…
“Bu yıl salgın koşulları nedeniyle kitlesel katılımlı anmalar yapılamayacak. Ama ne gam! Nâzım Hikmet zaten her gün her an hepimiz tarafından anılmıyor mu? Onu düşünmeden dilimizi, kültürümüzü, geleceğin mutlu insanı ve toplumunu düşünmek mümkün mü? Her gün, her an olduğu gibi bu 3 Haziran günü de Nâzım Hikmet’i geleceğin mutlu insanı ve toplumuna inancımızla anıyoruz.”
Saat 20.30’da
Moskova Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı programı çerçevesinde bugün (3 Haziran akşam) 20:30’da bir canlı yayının gerçekleşeceği belirtilen açıklamada sanat ve edebiyat dünyasından isimlerin katılımıyla www.nazimhikmet.com sayfasından Nâzım Hikmet’in şarkılarla, şiirlerle, söyleşilerle anılacağını duyuruldu.
2020 yılı “Nâzım Hikmet Dostluk Ödülleri” ise bu yıl Hıfzı Topuz ve Kazan Tatar Devlet Genç İzleyiciler Tiyatrosuna takdim edilecek.
Öte yandan TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi ve Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı tarafından, şairin eserlerinden yola çıkarak onun duygu, düşünce ve hayallerini bugüne taşıyacak görsel bir anma oluşturmak hedefiyle düzenlenen “Nâzım Hikmet Anısına ‘Yazıdan Görsele’ Tasarım Yarışması” da sonuçlandı.
MOSKOVA’DA ANMA
Usta şair ölümünün 57’nci yıldönümünde Rusya’nın başkenti Moskova’da mezarı başında anıldı.
Turkrus.com sitesinin haberine göre Koronavirüs salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında Moskova’da uygulanan sokağa çıkma yasağı nedeniyle, küçük bir grup Rusya’daki Türk toplumunu temsilen şairin Novodeviçye Mezarlığı’ndaki kabrine çiçek koydu.
Törende Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Mehmet Samsar, Moskova Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Ömer Özkan, Rus Türk İşadamları Birliği eş başkanları Naki Karaaslan ve Sabahattin Yavuz da bulundu. Büyükelçi Samsar, anıta Türkiye Cumhuriyeti’ni temsilen çelenk koydu.
NAZIM HİKMET KİMDİR?
Memleket hasreti ile Moskova’da yaşamını yitirmişti Nazım Hikmet. Şiirleri elliden fazla dile çevrildi. Dünyanın okuduğu bir isim oldu. Kuvay-i Milliye Destanı ile İstiklal Savaşı’nın en nadide eserini yazmıştı.
15 Ocak 1902 yılında Selanik’te dünyaya gelen Nazım Hikmet, ilk şiiri Feryad-ı Vatan’ı 1913 yılında kaleme almıştır. Mekteb-i Sultani’de öğrenim görmeye başlayan Nazım Hikmet, bir aile toplantısında yazdığı kahramanlık şiirini okuması ile Bahriye Nazırı Cemal Paşa tarafından keşfedildi. Bahriye Mehtebi’ne giderek öğrenimini başarı ile tamamladı. Mezuniyetinin ardından Hamidiye gemisinde stajyer subay olarak göreve başladı. Bir süre sonra bazı nedenlerden dolayı ordudan ayrıldı.
Bir süre öğretmenlik yaptıktan sonra Moskova’da Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’nde Siyasi Bilimler ve İktisat bölümü okudu. İlk şiir kitabı 28 Kanunisani’i Moskova’da yayınladı. Ardından Türkiye’ye dönerek Aydınlık Dergisinde çalışmaya başladı. Dergide yazdıkları şiir ve yazılardan ötürü hakkında 15 yıl hapis istendi. O sırada Sovyet Rusya’ya gitti. 1928 Af Kanunu ile cezası kaldırıldı. Tekrak Türkiye’ye dönerek Resimli Ay dergisinde yazılar yazmaya başladı. 1938 yılında burada da yazdıklarından dolayı 12 yıl hapis cezası aldı.
1951 yılında Bakanlar Kurulu tarafından Türk Vatandaşlığından çıkarılan Nazım Hikmet, büyük dedesinin memleketi olan Polonya vatandaşlığına geçti ve Borzecki soyadını aldı.
3 Haziran 1963 yılında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.
ŞAİR YAŞAMI
Nazım Hikmet ilk şiirlerini hece ölçüsü kuralları içinde yazdı. Yazdıkları le kısa zamanda diğer şairlere fark attı. Hece ölçüsü ile yetinmeyerek şiirleri için başka formlar bulma arayışına girdi. Sovyet Rusya’da kaldığı yıllar sırasında şiirlerinde bulmaya çalıştığı yeni ve farklı formlara ulaştı. Bu sebeple hem içerik hem de biçim yönünden dönemin şairlerinden farklı bir yol izledi. Şiirlerinde uzun yıllar benimsediği hece ölçüsünden vazgeçerek serbest ölçüde yazmaya başladı. Yine o dönem Sovyet şairlerinden esinlenerek şiirlerine farklı bir boyut kazandırdı. Yazdıkları Fikret Kızılok, Cem Karaca, Fuat Saka, Grup Yorum, Ezginin Günlüğü, Zülfü Livaneli gibi usta sanatçılar tarafından seslendirildi. Buna ek olarak birçok eseri de Yeni Türk’ün eski üyelerinden Selim Atakan tarafından bestelendi.
Yine Fuat Saka tarafından iki adet şiiri bestelenerek albüme dahil edildi. UNESCO tarafından Nazım Hikmet Yılı olarak kabul edilen 2002 yılında dönemin ünlü bestecisi Suat Özönder, “Şarkılarda Nazım Hikmet” isimli albüm oluşturdu.
DAVA VE SÜRGÜN YILLARI
1925 – Ankara İstiklâl Mahkemesi Davası
1927 – 1928- İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1928 – Rize Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1928 – Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1931 – İstanbul İkinci Asliye Ceza Mahkemesi Davası
1933 – İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1933 – İstanbul Üçüncü Asliye Ceza Mahkemesi Davası
1933 – 1934 – Bursa Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1936 – 1937 – İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
1938 – Harp Okulu Komutanlığı Askerî Mahkemesi Davası
1938 – Donanma Komutanlığı Askerî Mahkemesi Davası