Marmara Bölgesi'ni yeniden deprem korkusu sardı: ''7 ilimizi vuracak!''
Gemlik Körfezi'nde dün meydana gelen depremleri yorumlayan Prof. Dr. Hasan Sözbilir 7 ilimizi yıkacak büyük deprem için "seferberlik" çağrısı yaptı.
Dün Marmara Denizi'nde Gemlik Körfezi'nde 3 dakika arayla peş peşe meydana gelen 5,1 ve 4,5 büyüklüğündeki depremlerin ardından gözlerin çevrildiği Marmara Bölgesi için olası büyük deprem endişesi büyürken Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, bir konferans için geldiği Edirne'de,Türkiye'nin fay hatları üzerinde bulunan bir deprem ülkesi olduğunu hatırlattı.
Marmara Denizi'nde deprem beklendiğini belirten Hasan Sözbilir, olası depremin Marmara'ya kıyısı olan 7 ili de etkileyeceğini vurguladı.
İstanbul'da alınacak önlemlerin benzerlerinin diğer illerde de alınması gerektiğine dikkati çeken Sözbilir, "Sadece İstanbul'u depreme hazırlarsak diğer illerdeki insanlar can ve mal kayıpları yaşar dolayısıyla Marmara'ya komşu tüm illerde bu seferberliği yürütmek gerekiyor." dedi.
Sözbilir, İstanbul'da milyonlarca insanın yaşadığını ve olası bir depremin ağır sonuçlar doğurmaması için ciddi tedbirler alınması gerektiğini dile getirdi.
Yapıların depreme dirençli hale getirilmesinin can ve mal kayıplarını azaltacağını anlatan Sözbilir, şunları kaydetti:
Gerek AFAD gerekse valilik ve belediyeler gereken çalışmaları yapıyorlar' diye düşünüyorum. O çalışmalar çoğunlukla yapıların sağlamlığı açısından değerlendirilmeli.
İstanbul'un aslında her tarafı riskli değil. Bir şehir dağlık ve tepelik alanlardan oluşuyorsa orada yıkım daha az olur. Çünkü altında sağlam kaya vardır, binası da belli ölçeklerde iyiyse yıkım daha düşük olacaktır.
Ancak İstanbul'un deniz seviyesine yakın kesimleri, Avcılar ve Küçükçekmece gibi yerler daha çok etkilenecek. Bu yerlerde eğer yapızemin etkileşimine bağlı olarak gereken önlemler alınmamışsa orada ciddi hasar olacaktır.
İstanbul'da 2003 yılında deprem master planları yapıldı. Arkasından ona bağlı olarak mikro bölgeleme çalışmaları ve kentsel dönüşüm çalışmaları yapıldı.
Kurumlar ve vatandaşlar ellerinden gelen katkıyı vermeye çalışıyor, bunu hızlandırmak lazım. Mademki fayın deprem üretme zamanı gelmiş, bu her an olabilir anlamına geliyor. Ona göre de her türlü önlemi hızlandırmak gerekiyor.