Küçük Millet Meclisi Ankarada Toplandı

- Sivil toplum ile parlamento diyaloğunu sağlamayı amaçlayan "Türkiye Küçük Millet Meclisi", Ankara'da toplandı.

TBMM Tabur Binası'nda düzenlenen kahvaltılı basın toplantısına AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, AK Parti Manisa Milletvekili Muzaffer Yurttaş, MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, MHP Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu, CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, TKMM Meclis Koordinatörü Oya Özden, yerli ve yabancı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile basın mensupları katıldı.

Toplantının açılışında konuşan Türkiye Küçük Millet Meclisi'nin (TKMM) Meclis Koordinatörü Oya Özden, özerk bir yapı içerisinde insanları 6 yıldır farklılıklarıyla bir araya getirdiklerini söyledi. 6 yıllık faaliyet raporunu açıklayan Özden, bu süre içerisinde 935 toplantı yapıldığını belirtti. Özden, yapılan toplantılara 11 bin 8 sivil toplum kuruluşu ile 8 bin 487 dernek, girişim ve vakfın katılarak görüş bildirdiğini söyledi.

Toplantının ardından söz alan katılımcılar, terör örgütü IŞİD'in yoğunlaşan faaliyetleri, uyuşturucuyla mücadele, kadına yönelik şiddet ve gündemde yer alan konuların gündeme alınmasına ilişkin öneri sundu.

YENİÇERİ: "FARKLILIKLARI BİR ARAYA GETİRMEK VE KUTSAMAMAK GEREKİYOR"

MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri ise sivil toplum kuruluşlarının demokrasinin kalitesini belirlemede çok ciddi bir yeri olduğunu belirtti. Siyasetin aslında "Sivil hayatta yer alanların kristalize olmuş hali" olması gerektiğini vurgulayan Yeniçeri, "Yoksa siyaset kendi belirlediği, masa başında kendi ortaya koyduğu formatlara toplumu uydurmaya çalışmaz. Tam tersi toplumdakileri alıp onları daha ileri taşıyacak yöntemleri devreye sokar" dedi.

Türkiye'de ana meselenin 'yabancılaşma' olduğuna dikkat çeken Yeniçeri, "Geldiğimiz aşamada ataerkil toplumdan evlaterkil bir toplum haline geldik. Aslında evladın belirlediği bir yapıya doğru yavaş yavaş evriliyoruz" şeklinde konuştu.

Yeniçeri, günümüzde televizyona ayrılan zamanla ibadete ayrılan zaman ya da televizyona, teknolojiye, ibadete ayrılan zamanla kültüre ve sanata ayrılan zaman arasındaki farklılığın yabancılaşmanın boyutunu ortaya koyduğunu dile getirdi. Yabancılaşma meselesinin ciddi bir konu olduğu anlatan Yeniçeri, "Öncelikle 'Ne kadar insanız?' sorusunu sorup, bunun cevabını bulmak lazım. Biz bu sorunun cevabını bulmadan kendi sorularımızın altından kalkacak bir duruma gelemeyeceğiz" dedi.

"Yüzde yüz doğru da yanlış da yoktur" diye konuşan Yeniçeri, şunları kaydetti:

"Doğrular içerisinde yanlışlar, yanlışlar içerisinde doğrular vardır. Yapacağımız iş, doğruların içerisindeki yanlışları ayıklamak, yanlışların içerisindeki doğruların miktarını, ebatını ve çapını geliştirmektir. Bu 'Burada içeriye ön yargı giremez' cümlesinin altında saklıdır. Tabii ki insanlara, siyasete ya da görüşe bu yönüyle yaklaşmak lazım. Birileri zannediyor ki bütün akıl kendilerinde toplanmış. Her şeyin en iyisini kendisi biliyor, kudreti mutlak kendisi zannediyor, ya karşı tarafta senin on katını cebinden çıkarabilecek kültürü olan adam var belki. Onun için birbirini anlayabilmek için birbirini dinlemek gerekiyor. Bu nokta da farklılıkları bir araya getirmek ve kutsamamak gerekiyor. Nasıl ki bütünsellikler içerisinde farklılıkları bir hak olarak görüyorsanız, bütünselliği farklılıklara kurban etmemeyi de bir hak olarak görmeniz gerekir. Bizim ortak paydalarımız farklılıklarımızdan daha önemlidir. Ayrıntıda yok olmak yerine tarihin, sosyolojinin, ekonominin, inanç sisteminin getirdiği ortak paydaları da ıskalamadan meselenin üzerine gitmek gerekiyor."

HAMARAT: "FİKİRLER YERİNE İNSANLARA ÇATIŞIRSA SONUÇ ÇIKMAZ"

MHP Ankara Milletvekili Mustafa Hamarat, TKMM'nin icraata geçen güzel bir yapı olduğunu belirtti. Fikirlerin çatışmasından hakikatlerin doğacağını anlatan Hamarat, "Ama fikirlerden önce insanlara çatışırsa, önyargılarla sonuç çıkmaz. Ne aradığını bilmeyen bulduğunu anlayamazmış. Biz ne aradığımızı biliyoruz, ülkemizi yaşanılır kılmak istiyoruz, nesillerimize güzel bir ülke bırakmak istiyoruz. Niyet sorgulamak doğru değil. Niyet sorgulandığı zaman hiçbir fikir samimiyetle çarpışamıyor, birbirini yok ediyor. Önemli olan bir başkasının düşüncesini yok etmemek" ifadelerini kullandı.

Karşıt görüşler arasında diyaloğun önemine dikkat çeken Hamarat, "İktidar partisi olarak hiçbir fikir tartışmasından çekinmiyoruz. Çünkü biz en doğruyu yapmak istiyoruz. Hayatın kuralı ve siyasetin kuralı bu" dedi. Kendisinin derneklerin içinden geldiğini dile getiren Hamarat, Türkiye'de sivil toplum alanının daha çok korunması gereken bir alan olduğunu anlattı.