İtirafçı Burak Akın'den sonra seri çözülme !
FETÖ itirafçısı olan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler'in koruma subayı Yüzbaşı Burak Akın'ın ardından FETÖ'deki askerler itirafçı olmaya başladı.
FETÖ itirafçısı olan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler'in koruma subayı Yüzbaşı Burak Akın'ın ardından terör örgütünün içinde seri çözülmeler başladı. Akın'ın ardından FETÖ ile bağlantısı olduğu değerlendirilen yaklaşık 100 askerin savcılıklara müracaat ederek itirafçı olmak istediği ortaya çıktı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kaynaklarından alınan bilgiye göre, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak FETÖ itirafçısı olan Yüzbaşı Burak Akın'ın ardından kripto FETÖ'cüler de savcılıklara giderek itirafçı olmak istiyor. Türkiye genelindeki kuvvet komutanlıklarında görevli yaklaşık 100 asker, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak itirafçı oldu. İtirafçı olan askerlerin ifadeleri doğrultusunda ise çeşitli illerdeki çok sayıda mahrem imam gözaltına alındı.
İtirafçı olmak isteyenlerin net bilgiler vermesi gerekiyor
Başsavcılık kaynakları, itirafçı olmak isteyen kişilerin bazı kriterleri yerine getirmesi gerektiğini belirtti. Bu kriterlerden ilki, kişinin FETÖ üyesi olduğunu kabul etmesi. İtirafçı olan kişinin örgütün "sohbet" adı altındaki toplantılarına gittiyse bunlara kimlerin gittiğini söylemesi, kendinden sorumlu "abi" veya "abla"sının ismini vermesi gibi kriterleri yerine getirmesi gerekiyor. Örgüt hakkında yeterli bilgi vermeyen kişilerin etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanamayacağı kaydedildi.
FETÖ elebaşı Gülen itirafçıları "kafir" ilan etmişti
Örgüt üyelerinin FETÖ'nün gerçek yüzünü görerek itirafçı olmaları, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'i çileden çıkardı. Örgütün çözülmesinden rahatsız olan Gülen, yaklaşık 1 hafta önce internetten bir video yayınlayarak itirafçıları "kafir" ilan etmişti. Gülen, videosunda örgüt militanlarına, "Kritik bir dönemde yaşadığımızdan dolayı bazıları, belki epey insan işin içinden sıyrılmak için arkadaşlarının aleyhine konuştular. 'Hücre' dediler, 'sopa' dediler, 'ilaç içirme' dediler. Bu mevzuda tercihini yanlış yapanlar oldu. Tercih edilmesi gereken belki hücreydi, belki ilaçtı, belki dövülmeydi, belki ağzın burnun kırılması, kafanın yarılmasıydı. Bunlar sana sevap kazandırırdı. Ama bir müminin aleyhinde konuşma iftiraydı. Bunu bilerek yaptıysa zavallı İslam yolunda farkında olmadan kafir oldu. 5 vakit namaza 5'te ilave etse, 10 vakit namaz kılsa yine kafir, yine kafir, yine kafirdir" ifadelerini kullanmıştı.