İşte eski Balyoz savcısının ifadesi: Hayallerim yıkıldı
FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan eski Balyoz savcsısı Hüseyin Kaplan'ın ifadesi ortaya çıktı.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından hakkında yakalama kararı çıkarılan ve 3 gün önce emniyete teslim olduktan sonra çıkarıldığı mahkemece "FETÖ/PDY üyeliği" suçundan tutuklanan eski Balyoz davasının savcısı Hüseyin Kaplan'ın hakimlik ifadesi ortaya çıktı.
"DUYGU VE DÜŞÜNCEM HİZMET EDEBİLECEĞİM YOLUN BU OLDUĞUNU SÖYLÜYORDU"
Kaplan, İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği'nde verdiği ifadede, "Lise yıllarından beri şu anda silahlı terör örgütüne dönmüş olan yapı ile tanıştım. Üniversite yıllarından itibaren de bu yapı ile birlikte olmayı hayat tarzı olarak kabul ettim. Amacım şiddet kullanarak bir konuyu anlatmak değildir. Bir yandan İslamiyet'i daha iyi yaşayıp mümkün olduğunca etrafımdaki insanlara bazılarına açıktan, bazılarına da iyi bir insan modeli çizerek örnek olmaya çalıştım" ifadesini kullandı.
Örgütün içinde tüm meşru faaliyetlere katıldığını anlatan Kaplan, "Duygu ve düşüncem hizmet edebileceğim yolun bu olduğunu bana söylüyordu. Birçok gizlilik ve benzeri hususlara dikkat ettim" dedi.
"BALYOZ DAVASINDA DELİLLERİN GERÇEK OLDUĞUNA İNANARAK TALEPLERDE BULUNDUM"
Meslek hayatında suç teşkil edecek faaliyetlerde bulunmamaya çalıştığını, cemaatin de kendisine bu yönde teklifte bulunmadığını ileri süren Kaplan, "Bununla ilgili olarak balyoz tabir edilen darbe davasında davanın belli bir sürecinden sonra duruşma savcılığı yaptım. Her ne kadar şu an da 15 Temmuz darbesinden sonra bu darbeyle ilgili zeminin bu tür davalarla hazırlandığı söylense de, ben kumpas tabir edilen hiçbir teklifi veya usulsüzlüğün içine girmedim. Görevlendirildiğim için duruşmalara çıktım. Dosyadaki delillerin belki sahte olduğu şuan anlaşılsa dahi gerçek olduğuna inanarak taleplerde bulundum. Yargılama yapılmasına katkı sağladım" diye konuştu.
"ÖRGÜT İÇERİSİNDE SUÇ İŞLEDİĞİMİ DÜŞÜNMÜYORUM"
FETÖ/PDY örgütü kapsamında birçok hakim ve savcı hakkında soruşturmalar açıldığını ancak kendisi hakkında 3 yıldır herhangi bir soruşturma açılmadığını dile getiren Kaplan, "Bu davayla ilgili bir suç işlemiş olsaydım. 3 yıllık süreçte müfettiş raporları sonrasında HSYK tarafından hakkımda soruşturma açılması gerekirdi. yani örgüt içerisinde suç işlediğimi düşünmüyorum. Ama mensubiyetimi kabul ediyorum" ifadesinde bulundu.
"HAYALLERİM AYRICA YIKILDI VE DİNİ İNANIŞIM GEREĞİ DE KENDİMİ SORGULADIM"
Kaplan hakimlik ifadesinde 15 Temmuz sonrası yaşadıklarını da şu sözlerle anlattı:
"15 Temmuz sonrası hakkımda yakalama kararı çıktığını duyunca evden ayrılarak önce memleketime gittim. Bu süreçte de darbenin cemaat tarafından yapılıp yapılmadığı konusunda kanaat sahibi oldum. Yıllarca insanlığa hizmet götürmesini beklediğim yapının darbeye karıştığını anlayınca şahsi olarak da çok üzüldüm. Hayallerim ayrıca yıkıldı ve dini inanışım gereği de kendimi sorguladım."
"İSYANA KARŞI DURAN VATANDAŞLARINI TANKLA EZEN BİR YAPIYLA BERABER OLMAK İSTEMİYORUM"
Kaplan, "Kaçtığım sürede gerek Gürcistan'a akabinde Yunanistan'a kaçma imkanım oluştu. En son gelmeden önce de sınıra yakın bir yerdeydim. Ancak olaydan pişman olduğumu 30 yıldır beraber olduğum bu yapıyla manevi ve maddi bağımı kopardığımı bi hakkın anladım. Bir kısım dostlarımın da tavsiyesiyle öncelikle kamuoyuna deklare ettim. Bir haber kanalına röportaj verdim. Şuanda pişmanım. Her ne kadar iyi niyetle de mücadele etsem de vatanına ve milletine ihanet eden, askerine polisini bombalattıran, isyana karşı duran vatandaşlarını tankla ezen bir yapıyla beraber olmak istemiyorum ve reddediyorum. Hakkımdaki suçlama örgüt üyeliğidir. Tarafıma tutuklanmamı değil, adli kontrol uygulanmasını istiyorum. Bunu kanuni hakkım olarak görüyorum" diye konuştu.