İstanbul'u korkutan virüsün nasıl geldiği belli oldu
İstanbul'un Avcılar bölgesinde ''Batı Nil Virüsü'' tespit edilmişti. Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, Batı Nil Virüsü'nün göçmen kuşlarla geldiğini, sivrisinekler tarafından insanlara bulaştırıldığını söyledi.
Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, Yeşilkent mahallesinde görülen Batı Nil Virüsü ile ilgili olarak açıklamalarda bulundu. Hançerli, virüsün göçmen kuşlarla geldiğini, sivrisinekler tarafından insanlara bulaştırıldığını anlattı.
Habertürk yazarı Esra Boğazlıyan, 'Batı Nil' virüsüyle gündeme gelen Avcılar Yeşilkent mahallesiyle ilgili olarak Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli ile konuştu.
"DEREDEN KAYNAKLANAN ÖZEL BİR HASTALIK DEĞİL"
"Kuşlar getirdi, sinekler bulaştırdı"yazısında "Birkaç gün önce Yeşilkent 'Batı Nil Virüsü' hastalığıyla gündeme taşındı. Yeşilkent'te yaşayan 8 kişide görülen ateşlenme, halsizlik, üşüme ve titreme bulguları üzerine yapılan araştırmada, hastalarda 'Batı Nil Virüsü'ne rastlandı. İstanbul'da ilk kez rastlanan hastalığın sivrisineklerden geçtiği tespit edildi. Peki şimdi ne olacak? Öldürücü olmayan fakat bulaşıcı bir hastalık olan Batı Nil Virüsü'nün Yeşilkent ve çevresinde yayılması nasıl engellenecek? En önemlisi Yeşilkent'in makus talihi değişecek mi? İşte bu soruları Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli'ye sordum." diyen Boğazlıyan, şu ifadeleri kullandı:
"Başkan Hançerli, Batı Nil Virüsü'nün Yeşilkent'te nasıl ortaya çıktığını anlattı önce… 'Bölgedeki bir hastanenin doktoru, kendisine başvuran hastaların kan örneklerini Ankara'ya göndermiş ve bu vakalarda virüs tespit edilmiş. Göçmen kuşların güzergahında rastlanan bir hastalık. Türkiye'de birçok noktada tespit edilmişti daha önce. Dereden kaynaklanan özel bir hastalık değil çünkü virüs dereden değil, virüs göçmen kuşlardan. Göçmen kuşların bulunduğu her bölgede olabilir. Dereler tabii sivrisinek üreten merkezler. Bazen dereler bazen durgun sular sivrisinek üretir. Sineğin üremesi için özel bir kirlilik olması gerekmiyor. Çok şükür bu virüs hayati bir tehlikeye yol açmıyor."
"HASTALIK SADECE KAN YOLUYLA BULAŞIYOR"
Esra Boğazlıyan, yazısına şöyle devam etti:
"Başkan Hançerli, Batı Nil hastalığının Yeşilkent'teki dereden kaynaklanmadığını, göçmen kuşlarla hastalığın geldiğinin altını çizdi:
'Sivrisinekten bağımsız o derede sorun olduğunu bildirdik. Asıl tehlike lağım suyu girişi. O dereye sadece yağmur suyunun akması lazım. Ancak Esenyurt'tan başlamak üzere lağım girişi var. Çözmesi gereken de İSKİ. 2-3 kez yazı yazdık. İSKİ çalışmaya başladı. Öncelikle o lağım kaçaklarını bulacaklar ve kanalizasyon akışını kesecekler. Sinekle, larvayla mücadele İBB'nin sorumluluğunda. Bahar aylarında yapılması gerekiyor bu mücadelenin ancak bu yıl seçim nedeniyle İBB bu mücadeleyi yapmadı.
Şu an İBB ile eşgüdümlü çalışıyoruz. Derede ve göl çevresindeki sazlık alanlarda larvayla mücadele yapılıyor. Batı Nil hastalığının gelmesini sağlayan göçmen kuşlar. Ama bunu insanlara bulaştıran sivrisinekler. Çünkü bu hastalık sadece kan yoluyla bulaşıyor. İstanbul genelinde bir çalışma yapılsa başka yerlerde de çıkabilir. Sadece dere değil, o bölgede dere etrafında sazlıklar da var. Karantinaya gerek yok. Bu hastalık insandan insana bulaşmaz. Tek istisna bu hastalığı taşıyanın kan vermesi'
"İMAR GELECEK"
Peki ya ne olacak bu Yeşilkent'in hali? Başkan Hançerli, bu soruma da şöyle yanıt verdi:
'İmar gelecek. İBB Meclisi'nden 1/5000'lik planın geçmesi gerekir. Daha önce bir planlama yapılmış ama oranın gerçekleriyle örtüşmediği için ölü doğmuş. Yeşilkent'teki arazilerin tamamı tapulu. Kendi yerleri ama imar yok. En kısa sürede ivedilikle Yeşilkent'e imar getirmek için çalışma başlattık.' "