İstanbul'da kapı kapı gezen filyasyon ekiplerinden korkutan itiraf
Vaka sayıları okulların da açılmasıyla beraber son aylarda hızla tırmanışa geçti. İstanbul’daki filyasyon ekiplerinde görev yapan sağlıkçılar, filyasyon zincirinin aylar önce koptuğunu ve temaslıların takibini yapamadıklarını anlattı.
Birgün gazetesinden İsmail Arı'nın haberine göre İstanbul’un Avrupa Yakası’ndaki filyasyon ekibinde görevli olan ve isminin açıklanmasını istemeyen bir sağlıkçı, şöyle konuştu:
"Vakalara ve bize verilen listelere yetişemiyoruz. Filyasyon vakayı bulup evde izole ederek yayılmayı önlemezken biz artık buna yetişemiyoruz. Özellikle son aylarda filyasyon zincirinin bir halkası hep kopuk. Örneğin, bir Covid-19 hastası var ve biz de temaslının temaslısını bulmaya çalışıyoruz ama bulamıyoruz. Açıkcası filyasyon zinciri aylar önce koptu.”
İlçede yaklaşık bin vaka
Avrupa Yakası’ndaki filyasyon ekibinde görev yapan bir başka sağlık çalışanı İstanbul’da bir filyasyon ekibine günde 80 ile 90 arasında vaka düştüğünü kaydetti:
“Bazı hastalar çevresindekilerin ekonomik kaygılarını düşündüğü için temaslı olduğu arkadaşlarını, akrabalarını filyasyon ekiplerine bildirmiyor. Günde 800 ile bin arasında pozitif vakaya gidiyoruz bölgemizde. Bu sadece Avrupa Yakası’nın bir ilçesindeki rakam. Hemen hemen her ilçede durum böyle. Ayrıca bazı Covid-19 hastaları da işe gitmek zorunda olduğu, ekonomik kaygıları olduğunu ve geçinmek için işe gitmesi gerektiğini ifade ediyor.”
Açıklanan vakalar sahadakilerden farklı
İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki filyasyon ekibinde görev yapan bir sağlık çalışanı ise süreci şu sözlerle anlattı:
“Son aylarda iş yükümüz arttı. Bunda okulların açılması ve kış mevsimi de etkili oldu. İnsanları izole etmediğiniz sürece vaka artışının önüne geçemezsiniz. Bizim gittiğimiz, bildiğimiz vaka sayıları ile açıklananlar birbirinden çok farklı. Hastaları evde izole etmeye çalışıyoruz ama hastalar evde durmuyor, dışarıya çıkıyor. Koşullarımız da iyi değil. İlçe sağlık müdürlüklerinde dahi çalışma arkadaşlarımızla sosyal mesafeyi sağlayamıyoruz. Herkes iç içe ve buna dair bir planlama dahi yapılmıyor. Bu yüzden de sağlık çalışanları da tedirgin.”