İran'da Rafsancani Tartışması

İSTANBUL (AA) - İran'da eski cumhurbaşkanlardan ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi (DMTK) Başkanı Ayetullah Ali Ekber Haşimi Rafsancani'ye ait olduğu iddia edilen sosyal medya hesabından geçen hafta yapılan paylaşım tartışmalara neden oldu.

“Yarının dünyası diyalog dünyasıdır, füze dünyası değil.” şeklindeki mesaj nedeniyle dini lider Ayetullah Hamaney'in, Rafsancani'yi ihanetle suçlamasından sonra İran'ın üst düzey isimleri de konuya müdahil olarak eski cumhurbaşkanını eleştirdi. Rafsancani kanadı ise söz konusu sosyal medya hesabının Rafsancani'ye ait olmadığını iddia ediyor.

- Rafsancani'ye eleştiriler

Tartışmaya Twitter üzerinden katılan İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, 1980-88 arasında yaşanan İran-Irak savaşına işaret ederek, "O zaman bu füzelere sahip olsaydık Saddam'ın sivillere karşı düzenlediği kimyasal silahlara karşı caydırıcı olabilirdi." ifadelerini kullandı.

DMTK Genel Sekreteri ve eski Devrim Muhafızları Komutanı Muhsin Rızai ise Instagram hesabından konuya müdahil oldu ve "İran'ın füze gücü caydırıcıdır. Eğer onları kaybedersek bize saldıracaklardır." mesajını paylaştı.

Meclis Dış Politika ve Milli Güvenlik Komisyonu Üyesi Cevad Kerimi Kuddusi de yarı resmi Fars Haber Ajansı'na konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Eğer gelecekte füzeye ihtiyacımız olmayacağını düşünenler bu ülkede iktidara gelirse İran'ın bütün füzeleri ve yer altındaki füze üslerini ortadan kaldıracaktır." dedi.

Kuddusi, "Devrim Muhafızları başta olmak üzere ülkenin istihbarat ve güvenlik kurumları bu ihanetin belgelerini açıklamalı" diyerek Rafsancani'yi "hainlikle" suçladı. Meşhed milletvekili Kuddusi, geçen yıl ağustos ayında da Rafsancani ve ailesini 2009'daki tartışmalı cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra çıkan olaylarda rolü olduğu iddiasıyla meclis kürsüsünden "fitne önderleri" diyerek suçlamıştı.

Devrim Muhafızları Komutanlığı'na bağlı Gönüllü Güvenlik Teşkilatı'nın üniversitelerde görevli kolu "Öğrenci Besiçlerin Tutumunu Belirleme Konseyi" de Rafsancani'ye açık bir mektup yazdı. Mektupta Rafsancani'ye istifa etmesi çağrısı yapılırken yine ihanetle suçlanarak, "Siyaset dünyasında cahillik veya ihanete tutulmuşsunuz. Ömrünüzden bir kaç gün kalmışken istiğfar edin ve manevi işlere yönelin" ifadeleri yer aldı.

- "Sosyal medya hesabı Rafsancani'ye ait değil"

Konuyla ilgili Rafsancani'den şu ana kadar bir açıklama gelmedi. Ancak Rafsancani'ye yakın olduğu bilinen "entekhab.ir" sitesine konuşan ismini açıklamayan bir kaynak, tepki çeken ifadelerin paylaşıldığı sosyal medya hesabının Rafsancani'yle bir bağlantısı olmadığını savundu.

Sosyal medya hesabının Rafsancani'nin sevenlerinden biri tarafından kullanıldığını belirten kaynak, "Yaklaşık iki ay önce Rafsancani'nin ofisinden yayımlanan resmi bir açıklamada, resmi sitesi harici sosyal medya hesaplarının kendisiyle ilgisinin olmadığı belirtilmişti. Rafsancani ismiyle kullanılan Twitter, Telegram ve Instagram hesaplarının Ayetullah Haşimi'yle bir ilgisi yok." dedi.

- Hamaney'den "ihanet" suçlaması

Tartışmalar geçen hafta Rafsancani'ye ait olduğu iddia edilen sosyal medya hesabından yapılan "Yarının dünyası diyalog dünyasıdır, füze dünyası değildir." şeklindeki mesajla başlamıştı. Dini lider Hamaney, çarşamba günü Hazreti Fatıma'nın doğum yıl dönümü münasebetiyle Ehl-i Beyt meddahlarına yaptığı konuşmada söz konusu mesajı sert bir dille eleştirmiş, "Eğer 'Yarının dünyası diyalog dünyasıdır, füze dünyası değildir.' sözü bilinçsizce söylenmişse ayrı bir konu, fakat bilinçli bir şekilde söylendiyse ihanettir." demişti.

Hamaney'in eleştirisinin ardından aynı hesaptan yayımlanan yeni mesajda, "Önceki Twitter mesajım kesintiye uğramıştı. Tam metin şöyleydi: Yarının dünyası, İslam devrimi gibi diyalogların olacaktır. Ne kıtalar arası füze, ne de nükleer bombalar..." ifadeleri yer almış ve bu mesaj bir düzeltme olarak yorumlanmıştı.

- İran siyasetindeki gerilim

İran'daki bu tartışmanın zamanlaması da dikkat çekici bulunuyor. Nükleer anlaşmanın ardından ülkedeki muhafazakarlar ve reformcular arasında gerilen İran siyasetinde, balistik füze denemeleri ve ardından Batı'dan gelen nükleer anlaşmanın ihlal edildiğine yönelik suçlamalarla iki kanat arasındaki rekabetin derinleşmeye başladığı ifade ediliyor.