Havalimanlarına ''yüz tanıma sistemi'' geliyor
Gümrük kapılarından sonra havalimanlarına da "Yüz Tanıma Sistemi" kurulacak.
Gümrük kapılarında saha denetim ve güvenliğinin sağlanması yanında, ülkeye yasadışı girişlerin önlenmesi amacıyla kurulan “Yüz Tanıma Sistemleri” havaalanlarına da geliyor. HT Gazete'den Yavuz Barlas'ın haberine göre Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, “Gümrüklerden girenleri kayda alıyoruz. Özellikle de Doğu ve Güneydoğu kapılarında. Online izliyoruz. Havalimanlarında da bunu başlatacağız. İnşallah mobil cihazlar geliyor. Bunlar 1-2 ay içinde gelecek. ABD’den ithal ediyoruz. Yüz tanımada kullanmak için de bir iki ay içinde cihazları getirmiş olacağız” dedi. Bakanlık bünyesindeki gümrük kapılarını 7/24 online izleyen Komuta Kontrol Merkezi’ni gazetecilere gezdiren Tüfenkci buradaki faaliyetleri anlattı. Komuta Kontrol Merkezi’nde 442 m2’lik bir alanda 58 izleme ekranında 27 operatör görev yapıyor. 14 kara sınır kapısı ile 3 deniz limanı ve 2 iç gümrük idaresi olmak üzere 19 gümrük sahası eşzamanlı izleniyor.
X RAY SİSTEMİ GELİŞTİRİLİYOR
Tüfenkci, havalimanları için testleri tamamlanmış diğer bir gelişmenin de X-Ray’li tarama olacağını ifade ederek şöyle konuştu: “Bagajınız uçaktan indiğinde, siz daha bagajınızı almadan bagajınız otomatik bir incelemeden geçmiş olacak. X-Ray’lerden geçerek riskli veya şüpheli yolcuyu ayıracak. Diğer yolcular zaman kaybı olmadan geçiş yapacak. Özel hava meydanlarıyla da konuştuk. Bir yer tahsis edecekler. Ayrıca şüphelenilen yolcu bir kabin içinde aranıp denetlenecek.”
UYDUDAN ARAÇ VE YAKIT TAKİBİ
Merkezde Türkiye üzerinden transit olarak geçen araçlar uydu üzerinden Araç Takip Sistemi ile takip ediliyor. Akaryakıt Takip Sistemi ile transit akaryakıt yükü taşımasına izin verilen firmaların tüm araçları da uydu üzerinden izleniyor.
ÖNCÜPINAR’DAN CANLI GÖRÜNTÜ
İP kameralarla özellikle gümrük kapılarındaki mülteci girişleri kare kare takip edilebiliyor. Örneğin yandaki fotoğrafta olduğu gibi Kilis’teki Öncüpınar Tampon Bölgesi’ndeki hareketlilik işte böyle çok yakından takip edilebiliyor.
17 BİN TL MAAŞLA 14 YAZILIMCI ARANIYOR
Teknolojiye ciddi yatırım yaptıklarını ifade eden Tüfenkci şöyle konuştu: “Şimdi ayda 17 bin lira maaşla 14 tane eleman alacağız. Teknoloji Yatırım başkanlığımıza bilişim uzmanı alınacak. Yazılımcı olacak bunlar. Bizim bilişim altyapımız güçlü. Hem yazılımı hızlı yapabilecek, hem mevcut sisteme hâkim olacak. Tüketiciyle ilgili birçok veriyi elektronik ortama taşıyoruz. Piyasa şartları neyse o maaşları ödeyeceğiz. Sözleşmeli olacaklar. Zaten kamuda sözleşmeli olunca kadrolu gibi olmuş oluyorsunuz. Maliye Bakanlığı bize çok büyük destek sağlıyor. Türkiye’de toplanan vergilerin yüzde 20’sini biz topluyoruz. O da Maliye’nin kasasına giriyor. O yüzden Maliye Bakanımız beni her gördüğünde Bakanım ne kadar lazımsa gönderelim diyor.”
İHRACATÇIYA KAPILARDA İZLEME KOLAYLIĞI 2017’DE
Otomasyona geçip, ortak veri havuzu oluşturarak gümrüklerdeki bekleme sürelerini azaltacaklarını belirten Tüfenkci “Hedefimiz yıl sonu itibarıyla bilgisayarda Habur, Gürbulak veya Ambarlı’daki gümrükte konteyneriniz hangi işleme tabi ya da ithal ettiğiniz ürün nerede kalmış hangi işlemden geçiyor, görebileceksiniz. Şifrelerle bu online izlenebilecek. Biz bunu 1 yıl bakanlığımızda, diğer sene de tüm ihracatçılarımızın kullanımına açacağız. 2017’de tüm ihracat ve ithalatçılara bu sistem açılacak” dedi.
'YABANCI ARAÇLARA 50'LİK HGS VERECEĞİZ'
Transit yabancı araç geçişlerinde telafi edilmez zararlara neden olan kaçak OGS ve HGS geçişlerine de çözüm aradıklarını ifade eden Tüfenkci şöyle konuştu: “Kapıdan girerken 50 TL’lik bir kart vereceğiz. Çıkış kapısında da okutacağız. Ya da ulaştırma bakanlığının son kapılara gelmeden önce kantar kontrol merkezleri var. Orada da çözebiliriz. Özel araçlarda da aynı sistemi konuşabiliriz. Daha bu konudaki çalışma olgunlaşmadı. Yakında bunu açıklarız” dedi. Pratik çözümler bulunması gerektiğini savunan Bakan, “Şu an bizim gümrüklerde 32’ye yakın belge var. Şimdi arkadaşlar çalışıyor. Gelişmiş ülkelere göre biz iki kat daha fazla belge istiyoruz. Bu tür yükler yoğunluğu artırıyor. Buradan 100 TL kazanalım derken, ihracatçımıza belki de 100 milyar dolar kaybettiriyoruz.”
‘KOOPERATİF İYİ YÖNETİLECEK, EMLAKÇI GALERİCİ KENDİNE ÇEKİDÜZEN VERECEK’
1- EMLAKÇI VE GALERİCİ İÇİN DÜZENLEME YOLDA
Emlakçılıkla ilgili bir yasa, kural ve genel hükümler çerçevesinde bir odası yok. Millet kime güvenecek bu da belirsiz. Önüne gelen emekli oldu mu çantayı alıp emlakçılık yapıyor. Sektör temsilcilerini topladım. Arkadaşlarımla konuştum. Önce siz kendi içinizde bir disipline girin. Kimlik kazanın, sonra bunun yasasını çalışalım. İkinci el oto galeriler için de durum öyle. Bir yandan sıfır otomobil satanlar, bir yanda sokak arasında otomobil satanlar.
2- KOOPERATİFLERİN İMAJI DÜZELTİLECEK
Birlik ve kooperatifler zamanında çok kötü yönetildiği için kimse yanaşmak istemiyor. Halbuki Avrupa’da birçok ekonomik unsur kooperatifler üzerinden yürütülüyor. Mesela Almanya’da bankaları var, İspanya’da kooperatifler dışında ürün alınamıyor. Biz bir ölçüde mevzuatla engellemişiz, bir ölçüde de denetimlerini iyi yapamamışız. Arkadaşlara talimat verdim. Bu kooperatif ve birlikleri canlandırabilir miyiz bir çalışsınlar bakalım.
3- TMO DÜZENLEME KURUMU OLACAK
Tarım Bakanlığı’yla lisanslı depoculuk üzerinde çalışıyoruz. Devrim niteliğinde bir adım atacağız. Toprak Mahsulleri Ofisi’ni (TMO) lisanslı depoculuktan çıkarıyoruz. Piyasayı düzenlemek için artık o da lisanslı depolardan ürün alacak. Depolama maliyeti yükünden kurtulacak. Piyasayı düzenleme rolünü de üstlenecek. Bunun için ürün ihtisas borsalarının kurulması lazım. Bunun üzerinde Borsa İstanbul ile çalışılıyor.
'KİMSE KÂRINDAN VAZGEÇMİYOR, TÜM OYUNCULARLA GÖRÜŞECEĞİZ'
Tarım ürünlerinin enflasyonu olumsuz etkilediğini ifade eden Tüfenkci, yaşanan süreci söyle anlattı:
“Hal yasasını çıkarttık ama orada sadece ürünlerin tescilini getirebildik. Tüketiciye yönelik ürün denetimi veya zinciri hafifleterek ucuzlatma mekanizması çok etkili bir alan, olmadı. Çünkü o zincirin içinde göremediğimiz çok alan vardı. Mesela Antalya’daki üreticilerle Mersin’dekiler farklı. Orada küçük bir inceleme yaptık. Üretici var, komisyoncu var bir de tüccar var. O tüccar alıyor, Ankara’daki başta bir komisyoncuya veriyor. Onun adına iş yapan ama yüzde 1-2 kar koyanlar da var.”
‘BÜYÜKLER SUİİSTİMAL ETTİ’
Marketlerin, pazarların büyük kâr marjları olduğuna dikkat çeken Tüfenkci, “Tarlada 1 liraya çıkıyor, burada 4 liraya satılıyor. Antalya’daki üretici bu fiyatı görüyor çıldırıyor. Buradaki nihai tüketici fiyatı görüyor, çıldırıyor. Elini uzattığın zaman belediye bağırıyor, komisyoncu bağırıyor. Kimse kârdan vazgeçmek istemiyor. Bizim burada çok ciddi bir çalışmamız var. Büyük marketlere üreticiden alma imkânı verdik ama o da suiistimal edildi. Büyük oyuncuların hepsiyle yeniden konuşmak lazım” dedi.