Halil Falyalı cinayeti sonrasında dikkat çeken sözler: ''90’larda kalan bir dönemi yaşıyoruz''
Habertürk yazarı Fatih Altalı, Kuzey Kıbrıs'ta öldürülen Halil Falyalı cinayetine ilişkin olarak, "Bazı şeyleri zamanla anlayacağız. Ama Türkiye 1990’ların ilk yarısında bıraktığı bir dönemi yeniden yaşıyor sanki.V e ilginçtir. Tam da bu zamanda Tansu Çiller’in adı yeniden çokça duyulmaya başladı" yorumunda bulundu.
Altaylı bugünkü yazısında, Sedat Peker'in kayıtlarında adı duyulan Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan Halil Falyalı'nın öldürüldüğünü hatırlatarak, "Son aylarda adı mafya ile, uyuşturucu ile, mafya bağlantılı işlerle anılan pek çok kişi peş peşe öldürülüyor" dedi.
İsmini geçirmeden Şafak Mahmutyazıcıoğlu cinayetini de hatırlatan Altaylı, "Balıkçıda, kafede, yolda, evinin önünde. Peş peşe infazlar. Türkiye benzer dönemleri daha önce de yaşadı. Devlette zafiyet olunca, böyle olaylar hortlar. 30 yıla yakındır olmuyordu. Yine başladı" görüşünü dile getirdi.
Asıl tehlikeli olan durumun halkın şüpheciliği ve inançsızlığı olduğunu vurgulayan Altaylı, konuyla ilgili şunları kaydetti:
"Birbiriyle bağlantılı olduğu izlenimi veren bu cinayetlerle ilgili herkesin kafasında türlü şüpheler var.
Öyle ki, adı uyuşturucu tacirleri ile anılan Burhan Kuzu’nun Covid’den öldüğüne inanmayan büyük bir çoğunluk var.
Keza dün öldürülen Halil Falyalı’nın da aslında ölmediğini, bildiklerinden ötürü ölmüş muamelesi ile ortadan kaybolduğuna inananlar çok.
Bir başka grup ise bu kişilerin bildiklerini paylaşamasınlar diye teker teker ortadan kaldırıldığını düşünüyor.
Susurluk döneminde adı anılan, kumarhane ve uyuşturucu hesaplaşmalarında tetikçilik yapan kirli polislerin geriye kalanlarının da bugünlerde öldürülmesi bu komplo teorilerinde çarpan etkisi yapıyor.
Ortada bazı hesaplaşmalar olduğu çok açık.
Bu konuların içinde büyüyen Sedat Peker ise sessiz.
Bazı şeyleri zamanla anlayacağız
Ama Türkiye 1990’ların ilk yarısında bıraktığı bir dönemi yeniden yaşıyor sanki.
Ve ilginçtir.
Tam da bu zamanda Tansu Çiller’in adı yeniden çokça duyulmaya başladı.
Bizim yaşlardakiler bir deja vu’yü eksiksiz yaşasın diye galiba."