FETÖ'nün Kasım saplantısının nedeni
FETÖ'nün ikinci kalkışma için Kasım ayını beklediği iddialarının altından Fetullah Gülen'in 11 takıntısı çıktı.
Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Keleş, "FETÖ'cülerin bugünlerde kendi aralarında yaptıkları, 'Kasımı bekleyin' sözleri bir saplantıdan kaynaklanıyor." dedi.
Bir dönem Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) bünyesinde yer alıp ayrılan, "FETÖ'nün Günah Piramidi" kitabının yazarı olan Keleş, AA muhabirine, örgütteki kasım saplantısının Gülen'in "Seçilmişlik sendromundan" kaynaklandığını belirterek, "11 Kasım FETÖ lideri Gülen'in uğurlu ve hikmetli rakamıdır. Her işini 11 rakamıyla bir şekilde ilişkilendirir." dedi.
Gülen'in kasım saplantısının iki önemli gerekçesi olduğunu, Cumhuriyetin Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 10 Kasım'da vefat ettiğini, kendisinin de aynı tarihte doğduğunu ancak nüfusa 11 Kasım olarak yazıldığını söylediğini dile getiren Keleş, " 'Doğumum Hz. Mesih'in gökten inmesini temsil ediyor. Atatürk'ün ölmesi de Deccal'ın öldürülmesine işarettir. Belki de 9'u 5 geçe doğmuşumdur' derdi." ifadelerini kullandı.
FETÖ lideri Gülen'in gerçek doğum tarihinin 21 Nisan 1941 olduğunu söyleyen Keleş, şunları söyledi:
"FETÖ'cülerin bugünlerde kendi aralarında yaptıkları, 'Kasımı bekleyin' sözleri bir saplantıdan kaynaklanıyor. Bu saplantı, FETÖ lideri Fetullah Gülen'in doğum tarihi olarak 11 Kasım 1938'i göstermiş olmasıdır. Oysa Gülen'in kimlikteki doğum tarihi 21 Nisan 1941'dir. Gülen, 'Her hareketim 11 ile ilgilidir. Ya 11 ya da 11'in katlarıdır' derdi. Dolayısıyla her şeyi 11 Kasım ve 11'inci ayın 11'ine bağlıyor. - "Bu saplantı, FETÖ lideri Fetullah Gülen'in doğum tarihi olarak 11 Kasım 1938'i göstermiş olmasıdır. Oysa Gülen'in kimlikteki doğum tarihi 21 Nisan 1941'dir
Bunu kafasında kurgulamış. Tabii kasım ayını gündeme getirmeleri hedef saptırma da olabilir. Kasım ayı içinde yeni bir darbe girişiminin olma ihtimali zayıf. 15 Temmuz darbe girişiminden önce de kasım ayı gündeme getirilmişti. Bu tür söylemlerle aslında hedef saptırıyorlar. Bu kadar gündeme gelmiş, milletin dikkati bu kadar kasım ayına çekilmişken çok fazla önemli bir şey olmaz. Mümkün olduğunca OHAL sürecinde kendilerini devletten tasfiye ettirmemek için kaos ortamları oluşturmaya çalışacaklar. OHAL biter bitmez yapılanların hukuksuz olduğu, dünyadaki geçerli hiçbir hukuk sistemiyle bağdaşmadığı iddialarıyla kampanyalar başlatacaklar."
Ahmet Keleş, FETÖ'nün mağduriyet edebiyatıyla algı oluşturmaya başladığını da belirterek, sözlerini, "Teyakkuzda ve uyanık olmamız lazım. Muhtemel hamlelerine karşı hazırlıklı olmamız gerekiyor. Aşırı vurgulanan tarihler saptırma olabilir, onun için akla gelmedik noktaları da dikkatlerden uzak tutmamak gerekiyor." diye tamamladı.