Eşine kabusu yaşatan caniye iyi hal indirimi
Denizli'de kendisini aldattığını ileri sürdüğü eşi Özgün Y.'yi saçlarından sürükleyip döven, götürdüğü çiftlik evinde soğukta barakaya kapatıp başına köpek bağlayarak kötü muamelede bulunduğu iddiasıyla yargılanan zanlı iyi hal indirimiyle 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Pamukkale ilçesinde yaşayan tekstilci iş insanı M.Y., iddiaya göre, 2 çocuğunun annesi eşi Ö.Y..'yi, 20 Mart 2020'de kendisini aldattığı gerekçesiyle saçlarından sürükleyip döverek aracına bindirdi. M.Y., araçta da dövemeye devam ettiği eşini Bozkurt ilçesinde bir çiftlik evine götürüp barakaya kapatarak başına da köpek bağladı. Barakada yaklaşık 1 saat zorla tutulan Ö.Y.., eşi tarafından tekrar Denizli'ye getirilip bir apart dairede odaya kapatıldı.
Ailesinin Ö.Y..'ye ulaşamayınca polis merkezine başvurduğunu öğrenen M.Y., eşini alıp birlikte yaşadıkları eve götürdü. Burada ailesiyle görüşmeden önce morlukların görülmemesi için yüzüne fondöten sürmek zorunda kaldığını belirten Ö.Y.., daha sonra polis merkezine giderek eşinden şikayetçi oldu. Ö.Y..'nin eşi tarafından zorla götürüldüğü anlar ise güvenlik kamerasına yansıdı.
'Kimseyi kaçırmak gibi bir niyetim yoktu'
M.Y. hakkında Denizli 13'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Eşine karşı cebir, tehdit, hürriyetinden yoksun kılma ve hakaret' suçlarından 14 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
M.Y. mahkemedeki ifadesinde, "Olay gününden önce eşimi takip ettim. Aracıyla gidip çamlıkta biriyle buluştu. Bir gün sonra aynı kişiyle bir aparta gitti. Aparta girdiklerini görünce ne yapacağımı bilemedim. Avukatımı aradım ve bekledim. Avukatım geldi ve bana 'isterseniz polisi çağıralım' dedi. Ben de polise ne anlatacağımı bilmediğim için çağırmadım. Avukatım yanımdan ayrıldı. Akşamüzeri eşim aparttan hızlı bir şekilde çıktı. Araçla birlikte evimize geldi. Ben de peşinden gittim. Evden yemek alıp, tekrar aparta gitti. Bu sefer dayanamadım eşime ne yaptığını sordum. Bana küfürle karşılık verdi. Ben de ona küfrettim. Eşimi tutup araca bindirdim. Araca bindirirken tokat attım. Sonrasında eşim 'Ben bir hata yaptım' diye söylenmeye başladı. Eve gidecektim ancak eşim görüştüğü kişinin tehlikeli biri olduğunu söylediği için kardeşime ait çiftliğe gittim. Burada avukatımı arayıp, boşanmaya karar verdiğimizi söyledim. İddia edildiği herhangi bir eylemim olmadı. Kimseyi kaçırmak gibi bir niyetim yoktu. Tek amacım eşimle sakin bir yerde konuşmaktı" dedi.
Mahkeme, 2 yıl süren yargılamanın ardından 28 Haziran'daki kararla, M.Y.'ye önce 6 yıl hapis cezası verdi ardından da iyi hal indirimi uygulayıp cezayı 5 yıla indirdi. Mahkeme, M.Y.'nin cezası bitene kadar çocuklarının velayet hakkını da kısıtladı.
'Seni öldüreceğim, gömeceğim' dedi'
Yaşadıklarını DHA'ya anlatan Ö.Y.., kadın olarak insanlık dışı hareketlere maruz kaldığını, ölüm korkusu yaşadığını söyledi.
Eşinin kendisini aldatmakla suçladığını ancak mahkemede bu iddiasını kanıtlayamadığını belirten Ö.Y.. "Yaşadığım olaylar aklıma geldikçe tüylerim diken diken oluyor. Eşimle aramızda sorunlar vardı. Olay günü beni saçlarımdan sürükleyip, döverek arabaya bindirdi. Bunu mahalledeki çok kişi gördü. Elimdeki eşyalar bile yola saçıldı. Beni araca bindirdikten sonra yüzüme ve başıma yumruk atarak çiftlik evine götürdü. Anlatırken bile zorlanıyorum. O sırada birini aradı, 'Karıyı aldım, öldürmeye götürüyorum' dedi. Sürekli vurduğu için ellerimle kendimi korumaya çalıştım. Sözde kendisi iş insanı, itibarlı biri. Ben anlatırken bile utanıyorum. Kadınlardan utanıyorum. Hepimiz bu şiddeti yaşıyoruz, durduramadığımız için susturuluyoruz. Mahkemenin bitmesini bekledim, artık susmayacağım. Çiftlik evine götürüp, barakaya kapattı. Başıma da kocaman köpek bağladı. Bana sürekli 'Seni öldüreceğim, gömeceğim' diyordu. Hatta çiftlikte bir bekçi vardı. Beni, hareket etmememi söyleyip, köpeğin parçalayacağı konusunda uyardı. Soğuktu, üşüdüğüm için beni oradan başka bir yere götürüp, odaya kapattı. Yüzüme su fırlatıp, bisküvi attı. Ailem bana ulaşamayınca polise gitmiş. Kocam bunu öğrenince birlikte yaşadığım eve götürdü. Dayak yediğim için yüzümün her yeri mosmordu. Suratım tanınmayacak haldeydi. Ailemin görmemesi için zorla yüzüme fondöten sürdürdü. Yaşadıklarımdan sonra polise gidip şikayetçi oldum" dedi.
Evliliği boyunca hep baskı altında kaldığını da anlatan Ö.Y.., "Karakola gitsem sonucu kötü mü olur diye düşündüm. Yaşadıklarımı hiçbir kadın yaşamasın. Susmasınlar. Bu süreçte özellikle avukatım bana büyük destek oldu. Bundan sonra boşanıp, iki çocuğumla mutlu bir hayat sürmek istiyorum" diye konuştu.
'Kararı istinaf mahkemesine taşıyacağız'
Ö.Y..'nin avukatı Salim Kutlutürk ise mahkemenin verdiği karardan dolayı mutlu olduklarını belirterek, "Müvekkilim eşi tarafından insanlık dışı olaylara maruz kaldı. Örnek olması gereken bir karar. Biz yine de daha fazla ceza alması için kararı istinaf mahkemesine taşıyacağız. Sonuçtan memnunuz. Türk yargısı gereken kararı verdi ve cezalandırıldı" ifadelerini kullandı.