Ermenistan İşgaline Karşı İmza Kampanyası
Azerbaycanlı sivil toplum kuruluşları, AKPM'nin Ermenistan'a Dağlık Karabağ'dan çekilmesi çağrısı yapan kararı üzerine konuyu uluslararası kamuoyunun gündemine taşımak için imza kampanyası başlattı- Sivil Toplumun Gelişmesine Yardım Derneği Başkanı Süleym
ANKARA (AA) - Azerbaycan'da sivil toplum kuruluşları, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin (AKPM) ocak ayında kabul ettiği, Ermenistan'ın Dağlık Karabağ'dan bir an evvel çekilmesi çağrısında bulunulan 2085 sayılı kararının ardından Ermenistan işgaline karşı harekete geçti.
Sivil Toplumun Gelişmesine Yardım Derneği Başkanı ve Milletvekili Elhan Süleymanov, AA muhabirine, AKPM'nin bu kararının Azerbaycan için anlamını ve Ermenistan işgaline karşı başlattıkları kampanyayı anlattı.
Dağlık Karabağ'da son günlerde yaşanan çatışmalara değinen Süleymanov, bazı stratejik noktaların Azerbaycan ordusu tarafından geri alınmasını sevinçle karşıladığını aktardı. Süleymanov, gelişmeler sonrasında Türkiye ve İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi bazı ülkeler dışında diğer ülkelerin ve birtakım güç odaklarının Azerbaycan'ın hakkını tanımadığını söyledi.
Birçok ülkenin son gelişmelerle ilgili açıklamalarında Ermenistan'dan "işgalci" diye bahsetmemesinin Azerbaycan halkını çok öfkelendirdiğini anlatan Süleymanov, "Halkımız yıllardır bekliyor ve bu da onun barıştan yana olduğunu gösteriyor. Şimdi ise demokrasi çağrıları yapan ABD ve Beyaz Saray'ın AKPM'nin kararıyla ilgili ne düşündüğünü ve Azerbaycan halkına karşı tutumlarını merak ediyoruz.” dedi.
- "Ermenistan suyu silah olarak kullanıyor"
Hiçbir devletin masum insanlara zarar vermek için suyu silah olarak kullanamayacağı vurgulanan kararda, Azerbaycan topraklarının Ermenistan tarafından işgal edildiği gerçeğinin ortaya konulduğuna işaret eden Süleymanov, 11 bin kilometrekare toprak işgal eden Ermenilerin bununla yetinmeyerek şimdi de suyu silah olarak kullandığını ve Azerbaycan'ın bölgelerini tehdit ettiğini kaydetti.
Serseng Barajı'nın 37 yıl önce inşa edildiğini anlatan Süleymanov, burada yaşanacak bir kaza veya sabotajın 400 bin Azerbaycanlının yaşadığı bölgeler için büyük tehdit oluşturacağını ve faciaya neden olacağını belirtti.
- "Karar bizi umutlandırdı"
Derneğin İnsan Hakları Bölüm Başkanı Şahin Camalov da AKPM'nin kararının özellikle işgal altındaki Azerbaycan'ın önemli su rezervi Serseng Barajı'na dair olsa da Dağlık Karabağ sorunu ile ilgili çok önemli noktalar olduğunu dile getirdi.
Kararda özellikle Ermenistan'ın işgal ettiği topraklardan bir an önce çekilmesi ve Serseng Barajı'nın Azerbaycan'a geri verilmesinin vurgulandığını anlatan Camalov, şöyle devam etti:
"AKPM gibi bir kurumdan bu kadar önemli bir karar çıkması Azerbaycan’da Sivil Toplumun Gelişmesine Yardım Derneği olarak bizi çok umutlandırdı ve bu kararın başkanımız, milletvekili Elhan Süleymanov öncülüğünde tüm dünyaya duyurulması ile ilgili işlere başladık."
- Hedef bir milyon imza
İlk iş olarak ABD Beyaz Saray resmi sitesinde AKPM’nin 2085 sayılı kararı üzerine bir kampanya başlattıklarını aktaran Camalov, bu kampanyayla Beyaz Saray’da “We the People Petitions” kısmında açılan dilekçeye 100 bin imza toplanmasının hedeflendiğini söyledi.
Dilekçe, 6 Nisan'da Beyaz Saray resmi sitesine kondu. Bir ay içinde 100 bin imza toplanması halinde Beyaz Saray Başkanı ya da Beyaz Saray dilekçeye resmi bir cevap vermek durumunda kalacak.
Camalov, "Dilekçeye ABD Beyaz Saray yetkililerinin cevap vermesi için 100 bin imza yetse de en az 1 milyon imza toplamayı hedefliyoruz. Söz konusu imza kampanyası için Azerbaycanlı kardeşlerimizin Türkiye’den beklentisi büyük. Bu hususta Türkiye'nin desteğine güveniyoruz." diye konuştu.
Konuya ilişkin Türkiye'de www.isgaledurde.com sitesi kurulduğunun da altını çizen Camalov, siteye hem Beyaz Saray resmi sitesinin dilekçe bölümüne kolayca ulaşmak için link hem de Türkçe işlemin nasıl yapılacağına dair görseller konulduğunu aktardı.
- AKPM'nin 2085 sayılı kararı
AKPM, 2085 sayılı kararında Ermenistan'ın işgali altında bulunan Dağlık Karabağ'dan bir an önce çekilmesi çağrısında bulunuyor.
Ermenistan'ın işgali altında olan topraklarda bulunan Serseng Barajı'nın da 20 yıldır düzenli olarak bakım görmekten mahrum bırakıldığının kaydedildiği kararda, barajın doğal felakete neden olmasının yanı sıra insan hayatının kaybına sebebiyet verecek yeni insani krizlerin çıkmasına yol açacağı vurgulanıyor.
Suyu yaşamın kaynağı olarak tanımlayan, hiçbir devletin suyu masum insanlara zarar vermek için bir araç olarak kullanılamayacağına dikkat çekilen kararda, bunun çevresel ve insani sorunlara yol açacağı ifade ediliyor.