Erdoğan Türk, Arnavut ve Yahudilerin katledildiği katliamda ölenleri yanlış fotoğrafla andı
Cumhurbaşkanı Erdoğan bundan tam 201 yıl önce yaşanan Tripoliçe Katliamı olarak adlandırılan Yunan Bağımsızlık Savaşı'nda katledilen Türk, Arnavut ve Yahudiler ile ilgili paylaşımda yanlış bir fotoğraf paylaştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 1821 yılında medyana gelen Tripoliçe Katliamı'nda hayatını kaybedenleri sosyal medya hesabından andı.
Ancak Erdoğan'ın paylaştığı görsel Tripoliçe katliamına ait olmadığı görüldü.
Erdoğan'ın bu tweetinden sonra bu görselin Trpoliçe Katliamı'ndan 100 yıl önceki bir savaşa ait olduğuna ilişkin paylaşımlar yapıldı.
Ancak Yeniçağ'ın haberine göre paylaştığı görselin Tripoliçe Katliamı'ndan 100 yıl önceki bir savaşa ait olduğu ortaya çıktı.
Bir sosyal medya kullanıcısı, “Sayın Cumhurbaşkanım yine sizi kandırmışlar. Bu twette kullandığınız görsel başka bir savaşa ait. Tripoliçe’den 100 yıl önceki bir savaşa ait” diyerek bir bağlantı paylaştı.
ERDOĞAN'IN PAYLAŞTIĞI GÖRSEL PETROVARADİN SAVAŞINA AİT
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın paylaştığı görsel ise 1716 yılında Avusturya Macaristan İmparatorluğu ile Osmanlı İmparatorluğu arasında geçen Petrovaradin Savaşı'nı anlatmaktadır.
Bu savaşı da Osmanlı Devleti kaybetti. Bu çizimi yapan kişi ise 1666 yılında Almanya'nın Bavyera Bölgesi'nde doğan Georg Philipp Rugendas idi. Askeri resimleri ile bilinen Rugendas 1746 yılında öldü.
TRİPOLİÇE KATLİAMI
Tripoliçe Katliamı, Yunan Bağımsızlık Savaşı'ndaki Tripoliçe kuşatması esnasında 23 Eylül 1821 günü şehrin düşmesi ile Müslümanlar (Türk ve Arnavut) ve Yahudiler katledildi.
23 Eylül 1821'de kentin düşmesinin ardından Türk, Arnavut ve Yahudilerin de bulunduğu binlerce insan katledildi. Bu olay tarihe Tripoliçe katliamı olarak geçti.
İngiliz asker ve tarihçi Thomas Gordon, katledilen sivillerin sayısını 8.000 olarak tahmin ederken, 8.000 de Osmanlı askerinin öldürüldüğünü belirtmişti. Yunan komutan Teodoros Kolokotronis ise anılarında 32.000 kişinin katledildiğini yazmış ve cesetlerin çokluğundan atının şehir duvarlarından saraya kadar toprağa basmadığını iddia etmekteydi.