Erdoğan: ''Neymiş, uçakları satacakmış, dünyayı tarifeli uçaklarla mı dolaşacaksın?''
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda muhalefeti hedef aldı. Erdoğan'ın muhalefete yönelik "Neymiş, gelince uçakları satacakmış, dünyayı tarifeli uçaklarla mı dolaşacaksın?" çıkışı ise dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirirken "Neymiş gelince uçakları satacakmış. Bir defa devlet yönetmenin ne anlama geldiğinden haberin yok. Uçakları sattığın zaman devleti yönetmiş mi oluyorsun? Dünyayı dolaşacaksın, neyle, tarifeli uçaklarla mı?" dedi.
Sözlerine "İktidara geldiğimizde milletimiz ne istiyorsa onu yapacağız demiştik. Girdiğimiz her seçimde milletimize güvendik. Sırtını karanlık mahfillere dayayarak efelenenler sandıkta dersini aldı. Özellikle son 8 yıldır partimizin ve şahsımızın yaşadığı kesintisiz saldırı sürecinden milletimizden aldığımız güçle dimdik çıkmayı başardık" diye başlayan Erdoğan, fitilin ilk olarak Gezi Parkı eylemleriyle ateşlendiği görüşünü dile getirdi.
"Güya ağaç diyerek yola çıktılar. Sonra ülkemizin kalkınma projelerinin durdurulması talebine kadar götürdüler. Biz buradaki oyunu gördük. Kararlı duruş sergileyerek bu tuzağı bozduk" diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şöyle devam etti:
"Ardından FETÖ'nün militanları üzerinden 17/25 Aralık kumpasını devreye soktular. CHP'nin borazanlığı yaptığı bu süreci seçimleri gölgelemek için kullanmaya çalıştılar. Çevirmedik fırıldak kalmadı. Her iki seçimde de hüsrana uğradılar. Sonra PKK sahne aldı. Çukurlar kazarak, masum insanları canlı kalkan olarak kullanarak kendilerince bir senaryoyu uygulamak istediler. Teröristleri açtıkları kuyulara gömdük.
15 Temmuz darbe girişimini FETÖ eliyle gerçekleştirilen arkasında daha büyük şebekenin olduğu tarihimizin en büyük ihanetlerinden biridir. Şehit olan güvenlik güçlerimize, vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum.
Milletimiz son 8 yıldır yaşadığımız her hadisede 85 milyon tek yürek olarak bayrağımızı dalgalandıran o rüzgarı kesmemiştir. Rabbime beni böyle bir milletin mensubu olarak dünyaya getirdiği, böyle bir dönemde ülkemin başında olma şerefi bahşettiği için ne kadar hamdetsem azdır.
'Daha sinsi yöntemlere yöneldiler, yeni hedef ekonomimizdi'
Değerli kardeşlerim, ülkemize diz çöktürme, milletimizi pes ettirme, karanlık senaryoları hayata geçirme gayretleri sona ermedi. Terör örgütlerini kullanarak kan dökmek suretiyle Türkiye'yi rayından çıkartmayı başaramayanlar, daha sinsi yöntemlere yöneldi. Yeni hedef ekonomimizdi.
Gece yarısı operasyonlarıyla döviz kurunu harekete geçirerek, kur üzerinden faizleri ve enflasyonu yükselterek ülkemizi ekonomik krizlerin altında ezmek için defalarca atağa kalktılar. Biz yurt dışındaki altınların tamamını ülkemize getirmek ve döviz rezervlerimizi güçlendirmek suretiyle bu saldırılara karşı hazırlığımızı önceden yapmıştık. Aldığımız ilave tedbirler, uyguladığımız güçlü ekonomi politikası sayesinde hamdolsun bu süreci de en az hasarla atlattık.
'Gezi olaylarındaki amaç neyse, ekonomimize yönelik saldırıların amacı da odur'
Elbette sıkıntılar yaşadık, yaşıyoruz. Ama hedeflenen sonuçlar ile bu sıkıntılar arasında dağlar kadar fark var. Gezi olaylarındaki amaç neyse, ekonomimize yönelik saldırıların amacı da odur. 15 Temmuz'un gerisindeki sinsi gaye ile ekonomimizi krize sokma planlarındaki hedef aynıdır. Ülkemizi hedeflerinden koparmayacak ve halkımızın geleceğine umutla bakmasını sağlayacak yeni politikalar üretmeye devam edeceğiz. Özellikle gençlerimize sesleniyorum, müsterih olun. Bu ülkedeki kimse sahipsiz değildir."
'Özellikle gençlerimize sesleniyorum, müsterih olun'
Erdoğan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde dünya genelinde yaşananlara değinerek "Gelişmiş ülkeler bu dönemde bocalarken biz uyguladığımız hızlı yönetimimizle herkesten ayrıştık. En az mağduriyet bu sürecin geride kalmasını sağladık. Önümüzdeki dönemde salgının küresel düzeydeki seyrine, ekonomideki gelişmelere ve diğer hususlara bakarak milletimiz için ilave destek adımları atabiliriz. Özellikle gençlerimize sesleniyorum, müsterih olun. Bu ülkedeki hiçbir birey sahipsiz değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 2023 hedefleriyle son bir asırdaki en güçlü yürüyüşünü gerçekleştirmektedir. Bu yürüyüşü mutlaka zaferle neticelendireceğimize inanıyorum" ifadesini kullandı.
'2023 seçimleri çok önemli hale geldi'
2023 seçimlerinin önemine dikkat çeken Erdoğan, "Değerli kardeşlerim, dünyanın siyasi, diplomatik, ekonomik ve askeri olarak en güçlü ülkeleri arasına girmek için 2023 virajını kazasız, belasız dönmemiz gerekiyor. 2023 seçimleri çok önemli hale geldi. Karşımızdakiler de farkında, tüm güçleriyle hazırlanıyorlar" diye konuştu. Erdoğan, şunları kaydetti:
"Terör örgütlerinden asırlık acılara kadar her konuyu kullananlar seçimler için muhalefete açık çek vermiş gözüküyor. Muhalefetin giderek çirkinleşen, buram buram kin ve nefret kokan üslubu 2023 için telaşlarını da ele veriyor. Yalanı ne kadar büyük söylerlerse inandırmasının da o kadar kolay olacağına telkinine öylesine inanmışlar ki freni patlamış kamyon gibi yokuş aşağı gidiyorlar. Bizim güç ve destek kaynağımız da milletimizdir. Seçimlere kadar önümüzde yaklaşık 2 yıllık vakit var. Sizlerden bu vaktin her gününü, her anını en verimli, en etkili, en dolu şekilde değerlendirmenizi istiyorum.
2023'e eğer kararlı şekilde hazırlanacaksak bizim için şurada son iki durak var. Bu 2021'dir, 2022'dir. 2023 tamamen seçim yılıdır. Gelecek nesillere yoğun bir vebalin altındayız. Hassasiyetimiz çok çok önemli. Çalışmak, daha çok çalışmak ve sonunda başarmak dışında bir alternatifimiz yoktur."
'Uçakları sattığın zaman devleti yönetmiş mi oluyorsun?'
Erdoğan, "Türkiye'nin kaderiyle AK Parti'nin kaderinin bütünleştiği ifademiz, öyle sıradan bir siyasi argüman değil. Hakiki bir tespittir" dedi.
Açıklamasının son bölümünde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Erdoğan, "İstikametini kaybetmiş, avara kasnak gibi dolaşanlara bu memleketi teslim edemeyiz. Neler söylediğini görüyorsunuz. Neymiş gelince uçakları satacakmış. Bir defa devlet yönetmenin ne anlama geldiğinden haberin yok. Uçakları sattığın zaman devleti yönetmiş mi oluyorsun? Dünyayı dolaşacaksın, neyle, tarifeli uçaklarla mı? Trene binersin, otobüslerle beraber seyahat edersin. Sonra da ben 'Muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacağım' dersin. Atatürkçüsün ya" ifadesini kullandı.