Erdoğan: Bunlar insanlıktan nasibini almamış

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki küçük çocuğun babaları tarafından öldürülmesiyle ilgili konuştu.

İstanbul Maltepe'de 4 yaşındaki Elif Mina ile 2 yaşındaki Miray Hira babaları tarafından öldürüldü. Anne Dilek Yardım'ın feryadı ise Türkiye'yi sarstı. Acılı anne, “Ayrılma aşamasındaydık, uzaklaştırma kararımız olmasına polislerin bunu bilmesine rağmen hiç bir zaman sahip çıkmadılar bana kendi ailemde buna dahil. Polislere şikayet ettim, silahla, bıçakla dayandı bir gece bile tutmadılar onu içeride. Kaç defa şikayet ettim, savcısına, polisine gittim. Dün akşam da çocuklarını öldürdüm diye aradı beni, dün onun görüş günüydü bende iyi niyetimden iyi olsun çocuklarını görsün diye verdim. ‘Çocuklarını öldürdüm, mutlu musun’ dedi. Şimdi herkes duysun beni sahip çıkmasınlar kimseye kadınlar böyle ağlasın. 2 tane çocuğum öldü emziğim elinde kaldı. Birisi 3 birisi 2 yaşında sığınma evlerinde kaldım ama çocuklarımı koruyamadım. Büyük kızım çok kibardı. Küçük kızım çok tatlıydı, fırlamaydı biliyor musunuz? Şimdi yok, hiçbiri yok ben tek başıma kaldım. Kim verecek o çocukların hesabını bir kişi çıksın desin ki bana ben vereceğim. Dünden beri yalvarıyorum bir kerecik çocuklarımı göremedim. Beni bu adamdan kurtarın, bu adam deli dedim” diye isyan etti.

ANNE CENAZEDE SAF TUTTU

Masum iki çocuğun cenazeleri dün öğle vakti camiye getirildi. Anne Dilek Yardım, çocuklarının tabutlarını musalla taşına kadar taşıdı. Acılı anne cenazede uzun süre gözyaşı döktü. Kendini teselli etmek isteyenlere tepki gösteren anne, "Hepinize yalvardım. Hepinizin kapısına gittim. Hiçbiriniz sahip çıkmadınız. Kimse bana yaklaşmasın. Hepinize yalvardım. Sen de sahip çıkmadın bana. Dede olmadın bana." diye bağırdı. Dilek Yardım, cenaze namazında cemaatin en önüne geçerek tek başına saf tuttu. 

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: BUNLAR CANİ

Çocuklara yönelik cinayetlerle ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bugün açıklamalar yaptı.

Erdoğan, soru üzerine şunları söyledi: Bu konunun izahı söz konusu değil. Bunlar cani. Bunlar insanlıktan nasibini almış değil. Yaşadıklarımız gerçekten, televizyon ekranlarında bunları izlediğimiz zaman acaba diyoruz medyayı mı suçlasak. Ya bunları gösterme. Bunu gördüğü zaman bazı vatandaşlarımız idam diyor. Ya sen nasıl yavrunu öldürürsün ya. Bazıları da kendini de öldürüyor. Ya kendini öldürsen ne yazar öldürmesen ne yazar. Ondan sonra ruhsal bunalım tartışması başlıyor. Buna toplumsal olarak vereceğimiz tepki çok çok önemli. Onları önce kendi akrabalarından yakınlarından başlamak üzere yalnızlığa itmek veya onları içinde bulundukları psikolojiden çıkarmak için önce onların adım atması gerekir. Nesillerimizi iyi eğitmemiz, iyi yetiştirmemiz gerekiyor. Bu noktada dini eğitimin de çok çok önemli olduğunu ifade etmem gerekiyor.

Sonraki Haber