Diyarbakır Barosu eski başkanı Aktar’a hapis cezası
Katıldığı DTK etkinlikleri nedeniyle hakkında dava açılan Diyarbakır Barosu eski başkanı Mehmet Emin Aktar'a 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
Diyarbakır Barosu eski başkanlarından Mehmet Emin Aktar'ın, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) tarafından düzenlenen etkinliklere katıldığı gerekçesiyle 'örgüt üyeliği' ile suçlandığı davada hapis cezası kararı çıktı.
6 yıl 3 ay hapis cezası verilen Aktar hakkında 2018 yılında DTK etkinliklerine katıldığı gerekçesiyle “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” iddialarıyla dava açılmıştı. Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugünkü karar duruşmasına katılmayan Aktar'ı avukatları Resul Tamur ve Semra Balyan temsil etti.
Korona virüsü salgını gerekçesiyle izleyici alınmayan duruşmada, Aktar'ın avukatı Tamur iddia makamının esas hakkındaki mütalaasına karşı savunma yaptı. Tamur, müvekkilinin cezalandırılmasına ilişkin dosyadaki delillerin usulüne uygun toplanmadığını belirterek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Demirtaş kararına dikkat çekerek, “DTK’nin yasal bir örgüt olduğunu" ve toplantılarına katılmanın Yargıtay’ın atılı suç yönünden aradığı kriterler olan "süreklilik, yoğunluk ve çeşitlilik kriterlerini karşılamadığını" belirtti. AİHM'in bunu rastgele söylemediğini belirten Tamur, Aktar'ın yaptığı konuşmaları ve mail yazışmalarını tamamen mesleği ve Baro Başkanlığı görevleri nedeniyle yaptığını belirtti, “örgütsel yanı yoktur” diyerek, beraat talebinde bulundu.
Semra Balyan da müvekkilinin dinlenme ve teknik takibi sürecinde usulsüzlük olduğuna dikkat çekerek, “Bu şekilde alınmış delillerin de hükmü esasa alınamaz” dedi.
'PİŞMANLIK GÖSTERMEDİ'
Mahkeme, Aktar’a “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verirken, “örgüt propagandası” yapmaktan beraatine karar verdi.
Mahkeme ayrıca, Aktar’ın TCK’nın 53. Maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarından da yoksun bırakılmasına hükmetti. Mahkeme, kararında Aktar’ın bu yönde talep olmamasına rağmen etkin pişmanlığı düzenleyen TCK’nin 221’inci maddesine atıfla, “Sanığın soruşturma ve kovuşturma aşamalarında yapmış olduğu açıklamalarında etkin pişmanlık unsurlarının bulunmadığı anlaşıldığından TCK’nın 221. Maddesinin uygulanmasına yer olmadığına, sanığın sosyal ilişkileri, cezanın geleceği üzerindeki olası etkiler lehinde takdir tahfif sebebi kabul edilerek, verilen cezanın TCK’nın 62. Maddesi uyarınca takdiren 1/6 oranında indirim yapılması sonucu 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına…” denildi.