Diyanet'ten skandal ifade: ''Eğitim seviyesi arttıkça dinden uzaklaşılıyor'

Diyanet İşleri tarafından çocuklara ücretsiz olarak dağıtılan "Peygamber ve Gençlik" adlı kitapta eğitim seviyesi yükseldikçe dinden uzaklaşıldığının savunulması tepkilere yol açtı.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın milyonlarca lira harcayarak çocuklara ücretsiz dağıttığı, “Peygamber ve Gençlik” kitabında laiklik ve eğitim karşıtı propaganda yapıldığı ortaya çıktı.

Eğitim seviyesi yükseldikçe dinden uzaklaşıldığını savunan kitapta, “Seküler alanlarda yüksek tahsil yapmanın dini inanç ve ibadetler üzerinde olumsuz etki yaptığı tespit edilmiştir” denildi. Çarpıcı ifadelerin yer aldığı kitapta, üniversiteli olmayan gençlerin üniversitelilere kıyasla daha düzenli ibadet ettiği belirtildi.

Birgün gazetesinden Mustafa Mert Bildircin'in haberine göre üniversite öğrencilerinin diğerlerine oranla yüzde 8 daha az ibadet ettiğini öne süren kitapta, “Tahsil ile dindarlık arasında ters yönlü bir ilişkiden bahsedilebilir. Seküler alanlarda yüksek tahsil yapmanın genel anlamda dindarlık, özelde dini inanç ve ibadetler üzerinde olumsuz etki yaptığı tespit edilmiştir” ifadeleri kullanıldı. Laik eğitim hedef alındı Diyanet’in kitabında, laik eğitim karşıtı ifadeler de dikkati çekti. Özellikle yükseköğretimin “yüksek düzeyde sekülerleştirme” potansiyeli taşıdığına vurgu yapılarak şöyle devam edildi: “Türk modernleşme sürecinde de bu potansiyel açıkça kendini hissettirmiştir. Kuşkusuz bu süreci besleyen daha farklı nedenler de söz konusudur. Seküler eğitim veren fakülte ve bölümlerde zaman zaman din ile bilimin karşı karşıya getirilmesi, yükseköğretim sürecinin beraberinde getirdiği sorgulayıcı akademik zihinsel yapıyla dinin eleştirel bir tarzda değerlendirilmesi, üniversite sürecinde öğrencilerin göreceli olarak bireyselleşmeye başlaması ve özgürleşmesi bu bağlamda değerlendirilebilir.” Ateistlik eğilimini artırıyor Kitapta, Türkiye’deki eğitim sisteminin yapısı da “eleştirildi.” Eğitim sisteminin pozitivist yapısının bilinç ile inanç arasındaki bağı zayıflatıcı bir fonksiyon üstlendiğini ileri süren kitapta, eğitim düzeyi artan bireyler arasında dine mesafeli durma eğiliminin de arttığı ifade edildi. Yüksek eğitimli insanların ibadetlere fazla rağbet etmediğini ve ateistlik eğilimi ile din değiştirme oranlarının fazla olduğunu öne süren kitapta, “Bu durum genel anlamda modernite ve sekülerizmin geleneği sorgulayıcı, hatta dışlayıcı tutumunun yansıması olarak kabul edilebilir” düşüncesi paylaşıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın milyonlarca lira harcayarak çocuklara ücretsiz dağıttığı, “Peygamber ve Gençlik” kitabında laiklik ve eğitim karşıtı propaganda yapıldığı ortaya çıktı. Eğitim seviyesi yükseldikçe dinden uzaklaşıldığını savunan kitapta, “Seküler alanlarda yüksek tahsil yapmanın dini inanç ve ibadetler üzerinde olumsuz etki yaptığı tespit edilmiştir” denildi.

Çarpıcı ifadelerin yer aldığı kitapta, üniversiteli olmayan gençlerin üniversitelilere kıyasla daha düzenli ibadet ettiği belirtildi. Üniversite öğrencilerinin diğerlerine oranla yüzde 8 daha az ibadet ettiğini öne süren kitapta, “Tahsil ile dindarlık arasında ters yönlü bir ilişkiden bahsedilebilir. Seküler alanlarda yüksek tahsil yapmanın genel anlamda dindarlık, özelde dini inanç ve ibadetler üzerinde olumsuz etki yaptığı tespit edilmiştir” ifadeleri kullanıldı.

LAİK EĞİTİM HEDEF ALINDI

 Diyanet’in kitabında, laik eğitim karşıtı ifadeler de dikkati çekti. Özellikle yükseköğretimin “yüksek düzeyde sekülerleştirme” potansiyeli taşıdığına vurgu yapılarak şöyle devam edildi: “Türk modernleşme sürecinde de bu potansiyel açıkça kendini hissettirmiştir. Kuşkusuz bu süreci besleyen daha farklı nedenler de söz konusudur. Seküler eğitim veren fakülte ve bölümlerde zaman zaman din ile bilimin karşı karşıya getirilmesi, yükseköğretim sürecinin beraberinde getirdiği sorgulayıcı akademik zihinsel yapıyla dinin eleştirel bir tarzda değerlendirilmesi, üniversite sürecinde öğrencilerin göreceli olarak bireyselleşmeye başlaması ve özgürleşmesi bu bağlamda değerlendirilebilir.”

ATEİSTLİK EĞİLİMİNİ ARTIRIYOR

Kitapta, Türkiye’deki eğitim sisteminin yapısı da “eleştirildi.” Eğitim sisteminin pozitivist yapısının bilinç ile inanç arasındaki bağı zayıflatıcı bir fonksiyon üstlendiğini ileri süren kitapta, eğitim düzeyi artan bireyler arasında dine mesafeli durma eğiliminin de arttığı ifade edildi. Yüksek eğitimli insanların ibadetlere fazla rağbet etmediğini ve ateistlik eğilimi ile din değiştirme oranlarının fazla olduğunu öne süren kitapta, “Bu durum genel anlamda modernite ve sekülerizmin geleneği sorgulayıcı, hatta dışlayıcı tutumunun yansıması olarak kabul edilebilir” düşüncesi paylaşıldı.

Sonraki Haber