Cumhurbaşkanı'na hakaretten ''haksız'' yargılama için tazminat kararı
Anayasa Mahkemesi (AYM), Samsun’daki bir eyleme katıldığı ve ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ suçunu işlediği iddia edilen ancak eyleme katılmadığını söyleyen bir kişi hakkında hak ihlali kararı verdi.
Samsun’da 2014’teki bir eylem sırasında ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret’ edildiği iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı.
10 kişi hakkında başlatılan soruşturma davaya dönüştü. Samsun 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi, soruşturma kapsamında adres tespiti yapılamadığı ve ifadesi alınamadığı gerekçesiyle 2015’te başvurucu Şenel Ç. hakkında yakalama emri çıkarttı. Başvurucu Antalya’da yakalandı ve ifadesinde Samsun’a hiç gitmediğini, olayla ilgisi olmadığını söyledi. Şenel Ç.’in avukatı ise Başsavcılığın eksik soruşturma yaptığını ifade etti, başvurucu serbest bırakıldı. Daha sonra Samsun 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi de başvurucunun beraatına hükmetti. Başvurucu Şenel Ç.’in haksız yakalamaya ilişkin açtığı tazminat davası reddedilerek onandı. Şenel Ç., bunun üzerine 2019’da AYM’ye başvurdu.
Yüksek Mahkeme, Şenel Ç. hakkındaki yakalama kararının hukuka aykırı olması ve tazminat talebinin reddedilmesi nedeniyle hak ihlali kararı verdi. Şenel Ç.’e 4 bin lira tazminat ödenmesine hükmedildi.
AYM kararında, yakalama tedbiri için başvurucunun suç işlediğine dair somut delilin bulunup bulunmadığının incelenmesi gerektiğine dikkat çekildi. Başvurucunun söz konusu eylemde döviz taşıdığının öne sürüldü. Ancak başvurucunun, bu kişi olup olmadığının tespiti için inceleme yapılmadığına değinildi. Kararda, başvurucunun suç işlediğine ilişkin somut belirtilerin bulunmadığına dikkat çekildi ve “Somut olayda başvurucunun hiçbir şekilde ilgisinin bulunmadığı bir olay nedeniyle yürütülen soruşturma mercilerinin yeterli araştırma ve incelemeyi yapmamaları ve özensizlikleri sonucunda soruşturmaya dahil edildiği ve hakkında kamu davası açıldığı, üzerine atılı suçu işlediği hususunda herhangi oldu veya delil bulunmamasına karşılık kovuşturma mercilerine usule dair kanun hükümlerine riayet edilmeksizin çıkarılan yakalama emri nedeniyle hürriyetinden yoksun kaldığı anlaşılmıştır” denildi.