Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bahçeli'den İstanbul'da ortak miting
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Bahçeli, Yenikapı Mitingi'nde önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı'nın İstanbul Mitingi'nde vatandaşlarla bir araya geldi. Erdoğan, Yenikapı'daki mitinge 1 milyon 600 bin vatandaşın katıldığını açıkladı. Erdoğan konuşması sırasında 'Size sürprizim var' dedi ve alandaki dev ekranlardan İstanbul'da yaptıkları icraatları gösterdi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin katılımıyla, Yenikapı'da İstanbul Mitingi gerçekleştirildi.
Erdoğan'ın açıklamaları:
Sevda nedir bilmezsek sevdalandığım şehir; kubbeler arasında nakış gibi işlenen şehir, ey şehadetlerle şahlanan şehir; alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimizin İslam alemine işaret ettiği şehir, asrı saadetten gelen misafirleriyle şereflenen şehir… Fetih fatih Sultan Mehmet Han’a nasip olan şehir; adaletin huzurun hakikatin hakim olduğu şehir… Her inançtan, her kesimden insanın güvenle yaşadığı eman şehir; herkesin gözü olduğu gözdesi olduğu İslam şehri… Seni yürekten selamlıyorum İstanbul.
Ayasofya’sı ile Sultan Ahmet Camisiyle en son Büyük Çamlıca Camisi ile… Kıtaları birleştiren İstanbul. Sizleri aşk ile selamlıyorum İstanbul. Yenikapı bugün bir başka güzel. İşte böylesi yürekler fethetmişti İstanbul’u. İşte böylesi bir iman, aşılmaz denilen surları yerle yeksan etmişti. İşte böylesi bir azim asırlarca İstanbul’a dünyayı yönettirmişti.
Dosta düşmana birliğimizi beraberliğimizi kardeşliğimizi göstermiştik. Yenikapı ruhu İstanbul’u fethedip bize emanet eden ruhun devamıdır. Bugün Bahçeli ile AK Parti’ye ve MHP’ye gönül vermiş kardeşlerimle Cumhur İttifakı’na inanan tüm kardeşlerimle işte bu İstanbul için bir kez daha Yenikapı’dayız. Şu an aldığım resmi rakam 1 milyon 600 bin. Demek ki 1 milyon 600 bin tek yürek olduk.
Cumhur İttifakı sadece iki partinin değil, tüm Türkiye’nin ittifakıdır. Türkiye’yi hedef alan herkes Cumhur İttifakı’na saldırıyor. Ne yaparlarsa yapsınlar boş. Biz Allah’ın izniyle, bir çağın kapanıp bir çağın açıldığı bu şehri kıyamete kadar bir İslam şehri Türk şehri olarak korumaya devam edeceğiz. Bu şehir Fatih Sultan Mehmet’in emanetidir, Yavuz Sultan Selim’in göz bebeğidir. Kanuni’nin nefesidir. Sultan Abdülhamit’in namusudur. Gazi Mustafa Kemal’in son nefesidir. Adnan Menderes’in hayalidir. Turgut Özal’ın rüyasıdır. Erbakan hocamızın duasıdır. Alpaslan Türkeş’in sevdasıdır. Hayalimiz, duamız her şeyimizdir.
İstanbul 25 senede bu şehri sadece; CHP ne demektir? Çöp, çukur, çamur. Bunlardan kurtarmakla kalmadık. Bölgesinin ve dünyanın parlayan yıldızı haline getirdik. İstanbul’u yeniden dünyanın merkezi şehirlerinden biri yaptık. 31 Mart’ta gözleri hala sende olanlara cevabını vermeye hazır mısın? 31 Mart’ta hala senin camilerinden, minarelerinden dalga dalga yayılan ezanlarına, göklerinde nazlanan bayrağına tahammül edemeyenlere mesajını vermeye hazır mısın? Ey İstanbul, 31 Mart’ta İstanbul’un yönetimini değil, ülkemizin kazanımlarını hedefleyenlere derslerini vermeye hazır mısın?
İşte üç kıta, yeni iklime hükmeden İstanbul bu. İşte demokrasinin, milli iradenin kalesi İstanbul bu. Hanım kardeşlerimin şu cevvaliyeti var ya, kaleyi içerden fethedeceğiz. Zaten kale içeriden fethedilir. İnşallah 1 Nisan’dan sonra, çok fazla uzatmadan bir de zaferin şenliğini yaparız. Biz İstanbul’a aşkla hizmet ettik. 1994 yılında bu kardeşinizi İstanbul’a Büyükşehir Belediye Başkanı yaptığınız andan itibaren, İstanbul’a yapılan her hizmetin bizzat takipçisi oldum. Şimdi size bir sürprizim var. Bakın burada ekranlar var. Video şöyle bir çalışsın bakalım…
Getirdiğin kişi İstanbul’un bir ilçesinin belediye başkanı. Bizim şu anda Belediye Başkan adayımız, yıllarca ülkemizde ulaştırma bakanlığı yapmış, İDO’nun Genel Müdürü, ondan sonra Başbakanlık, ondan sonra Meclis Başkanlığı; dolayısıyla İstanbul gibi bir yere rastgele bir isim yakışmazdı. Onun için İstanbul’a biz Binali Yıldırım kardeşimizi aday gösterdik.
Bizim adayımız Kayseri gibi bir büyükşehrin belediye başkanı olan, daha sonra Çevre Şehircilik Bakanlığı yapmış olan ve akabinde yeni yönetim sistemi sebebiyle onu genel başkan yardımcısı yaptığım Mehmet Özhaseki kardeşimizi de Ankara’ya büyükşehir belediye başkanı yaptım. Resmi rakamla Ankara’daki mitingimizde de 450 bin kişi var.
Ve İzmir’de oraya rastgele, kenar köşe oradan bir tane ilçe belediye başkan adayını getirdi, aday yaptı. Hakkındaki spekülasyonlar çok ileri. Öyle mi? Terör örgütüyle el ele iç içe geçmişi itibariyle ne yazık ki kirli. Böyle birisini İzmir’e layık gördüler. Denizli’de büyükşehir belediye başkanlığı yapmış, milletvekilimiz, daha sonra Ekonomi Bakanımız olmuş Nihat Zeybekci’yi getirdik. Sıradan isimler olmaz. Ama Bay Kemal’in böyle bir yönetim kabiliyeti yok.
Kalbi kararmış olanlara, gönlü örümcek bağlamış olanlara bunların hiçbiri hiçbir şey ifade etmez. Bakanlıklarımız yanında büyükşehir belediyelerimiz, çok büyük hizmetlere imza attı. Toplu taşımada 94 öncesinde kaç tane otobüsü vardı biliyor musunuz? 1596. Hatırlayın, benim jenerasyon bilir. İkarus otobüsleri vardı Macarların. Bunun için de pislikten geçilmez. Kokudan durulmaz. Oturduğunuz yerden adeta tamamen o mazotların yağlarıyla kalkarsınız. Neydi bu CHP zihniyetiydi.
Biz gelince ne yaptık? Bizim milletimize; marka reklamı yapmış olacağım ama… Benim milletime İkarus otobüsler layık mı ya? Niçin Mercedes olmasın? Niçin MAN olmasın. BMC olmasın? Bunları getirmemiz lazım ve kaldı ki öbürlerinde tabi havalandırma falan yoktu. Ama bunlarda her şeyiyle bu otobüsler İstanbul’da sefere çıktı. Sayıyı nereye tırmandırdık? 6 bin 265 araçla 775 hat ile İstanbul’a hizmet etmeye başladılar.
Ve şu anda günde ortalama 4 milyon İstanbulluyu bunlar yaşıyor. Otobüslerin yarısında ücretsiz internet hizmeti de veriliyor. 1994’te sadece 10 deniz otobüsü olan İstanbul’da 57 yolcu gemisi, 22 hat ve 110 iskelede deniz ulaşımı veriyoruz. Park sorununa da kalıcı çözümler getirdik. Yüzde 1000 artırarak 42 bin araç kapasitesine ulaştık. Hedefimiz 2023’e kadar otopark kapasitemizi 123 bin araca çıkartmaktır.
Haliç’te attığımız adım var ya, dünyada örnek bir adımdır. Ben bir Kasımpaşalıyım, ömrümün ciddi bir kısmı da o bölgede geçtik. Sandalla karşıdan karşıya geçmekte zorlanırdık. Hocalar bize ‘Haliç’i dolduracaksınız’ Dedik ki, nasıl burayı güzelim yeri biz kalkacağız hafriyatla dolduracağız? Olmaz dedik, çalışmaları uzattık. Sağ olsun anlaştığımız müteahhit firma da gayret etti ve biz Haliç’i temizlemeye başladık. Yaklaşık 2,5 metreküp oradan balçık çıkarttık. Bu balçığı 9,5 km uzaklıkta Alibeyköy’de bir taş ocağına, adeta bir petrol boru hattı gibi onunla pompalamaya başladık. Bu pompalamada çamur o ocakta kalıyor ama tülbent gibi bir sistem kurduk. Oradan süzülen su tekrar Haliç’e geri gönderiliyor. Ve bununla orada 650 bin metrekare alan kazandık. Şimdi orada ne var? Şimdi orada bir oyun parkı var, devasa. Onu kazanmanın ötesinde çevre de ona göre yerleşim alanı oluşmaya başladı.
Aynen Haliç Kongre Merkezi de böyle oldu. İşte bunları yaparken dedik ki, Haliç Kongre Merkezi’ni de ele alalım. Eser muhteşem, orası Sütlüce’de kesim merkeziydi. Sakatatçılar vardı orada. Bilenler gayet iyi bilir. Ne oldu? O muhteşem Haliç Kongre Merkezi yapıldı etraf bir anda değişti. Bay Kemal geçen geldi orada aday tanıtımı yaptın ya. Senin İstanbul adayı diyor ki, “AK Partili belediyelerde kültür merkezi yok” diyor. Gel gez gör de nerelerde ne var öğren. Sen aday tanıtımını bile Haliç Kongre Merkezi’nde yaptın…
Sana bir örnek daha vereyim. Harbiye Kongre Merkezi’ni de CHP zihniyetini bize yaptırmak istemedi. Ve yerin altında orada da yine 3300 kişilik bir kongre merkezi yaptık. Yanındaki de Muhsin Ertuğrul. O tiyatroyu yıktık, büyüttük. Yapmazlar dediler, buraya cami yapar dediler. Bunların işi gücü yalan, başka işleri güçleri yok. Muhsin Ertuğrul’u yaptık, Harbiye Kongre Merkezi’ni yaptık. Bu plan, proje meselesi.
Yassıada'yı uluslararası toplantıların merkezi yapacağız. Adını demokrasi ve özgürlükler adası koyacağız. Seçimden kısa süre sonra açılışını yapacağız
Bak sana ben bir müjde daha vereyim Bay Kemal. Nasip olursa Atatürk Kültür Merkezi’ni de kısa zamanda bitireceğiz. Ama sizlerin yaptığı gibi Atatürk Kültür Merkezi gibi değil, dünyada parmakla gösterilen bir kültür merkezi yapıyoruz. Her yönüyle muhteşem şu anda hızla inşaat devam ediyor. Herhalde bitirdikten sonra orada bir konserimize gelirsin. Biz çağırırız, bizim nankörlüğümüz yok. Ankara’dakine gelemiyor. Külliyenin içerisinde biliyorsunuz muhteşem bir opera binamız var. inşallah 29 Ekim’de Fazıl Say’ın bir konseri olacak. Kendisinin inşallah bir bestesi olacak. Ya bizim derdimiz sen hangi zihniyettensin değil. Gelin, tek millet olalım.
İstanbul’da vahşi çöp depolama merkezleri vardı. Aman yarabbi… İşte Ümraniye’de çöp depolama merkezinin o zamanki başkanı da CHP’liydi, İstanbul’da da CHP’li belediye başkanı vardı. Patladı, patlayınca 39 vatandaşımız rahmetli oldu. O gün bugündür hesabını veren yok. Sizin geçmişiniz işte. Modern bir depolama yapamadınız. Ama biz süratle modern depolamalara geçtik. Ve 18 atık yönetim tesisiyle modern, temiz ve sağlıklı bir metropole İstanbul’u çevirdik. Kemerburgaz Katı Atık Yakma ve Enerji Üretimi tesisinin yapımına başladık. Bir yılda 300 bin hanenin yıllık ihtiyacını karşılayacak kadar elektrik üretiyoruz.
Bugüne kadar 485 adet semt, bölge ve park ile mesire alanları yaptık. Biz geldiğimizde İstanbul’da sadece 4 spor salonu vardı. İstanbul’a 47 spor salonu kazandırarak herkes spor yapabilsin diye, park ve bahçeleri de spor aletleriyle donattık. 17 spor salonunun yapımı devam ediyor. Çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan korumak ve sporla buluşturmak için 223 okula kapalı spor salonu yaptık. İstanbul’a daha önce hiç olmayan 6 gençlik merkezi inşa ettik. İSMEK, 39 ilçedeki 242 kurs merkezinde 307 branşta 752 programla meslek ve sanat eğitimi veriyor. Bugüne kadar 3 milyon kişiye yakın mezun verdi.
İBB Başkan adayımız Binali Yıldırım kardeşim, bugüne kadar elde ettiği tecrübesiyle bir defa İstanbul’a tecrübede bir abide olarak bütün deneyimlerini koyacak. Ve bütün bunlarla beraber çok ciddi çalışma noktasında da hırsı olan bir arkadaşımdır. Öyle gideyim erken yatayım, yok 8 saat mesai falan anlamaz. Gece geç saatlere kadar çalışır. Böyle de birisi. Öyle yürüdük bu yolda.
Dünyanın pek çok ülkesinde elde ettiği tecrübesi var. onları da İstanbul’a taşıyacak. Ve İstanbul’un bütün bu potansiyeline değer katmak için bir şey daha yapıyoruz. 6 katrilyon lira maliyeti olan Tuzla Biyoteknoloji Vadisi’ni kuruyoruz. Antikordan aşıya, lensten kemoterapi ilacına kadar katma değerli ilaç üretilecek, 20 bin istihdam sağlanacak. Bayrampaşa’da 1,5 katrilyon lira maliyeti olan bir teknoloji merkezi kuruyoruz. Tam kapasiteye eriştiğinde 6 bin 500 kişinin çalışacağı bir alan haline gelecek. Pendik’te 3,5 kat maliyetle teknoloji geliştirme merkezi kuruyoruz. Girişimcilerimizin altyapı sorunlarını çözmeyi temin edeceğiz.
Silivri bölgesinde termal ve günü birlik tesis yatırımları yapacağız. Sağlık turizminde İstanbul değerine değer katacak. Termal alandaki sıcak su, sera sulamasında kullanılarak tarım yatırımlarına da destek olacak. Turizmde Yenikapı Kruvazör Limanı ve Galataport Limanı da İstanbul’un gelirlerini artıracak projelerden biri.
Buraya bu yanaştığı zaman bu ne demek biliyor musunuz? Galataport’u az önce söyledim Karaköy’deki tarihi eserler de yenilenerek modern bir yapıya dönüştürülmesiyle ortaya çıkacak. Restorasyon seferi başlatacağız.
Buradaki Millet Bahçesi içinde dev bir fuar merkezi oluşturuyoruz. Pendik’te de fuar ve kongre merkezini hayata geçireceğiz. Hedefimiz Avrupa’nın 50 milyon ziyaretçiye sahip fuar pazarından yüzde 10 pay alarak, İstanbul’a 5 milyon ilave ziyaretçi getirmektir. Turizmde çekim alanı bir numara İstanbul, iki numara Antalya’dır. Bu ne demektir? Şehir ekonomisine fazladan 3 milyar dolar turizm geliri girecek demektir. Yeni fuar alanlarımızın gelecek 5 yılda, yıllık 5 milyar dolar, şehir ekonomisine 9,5 milyar dolar, ihracata 50 milyar dolar katkı sağlamasını bekliyoruz.
İstanbul’a dev bir film platosu kuracağız. Oyuncu köyü, dalga üretim sistemi, görsel sanatlar müzesi olacak. Harem’den Haydarpaşa Garı’na kadar olan bölgeye tasarım merkezini yapıyoruz. Evet burada kültür ve sanat merkezleri, konferans salonu sergi alanı gibi alanları şehrimize kazandıracağız.
İstanbul’da 20 koridor planladık. Yeşil koridorlar kesintisiz bisiklet ve yaya akslarını da içinde barındırarak, afet anlarında toplanma alanı da olacak. Toplamda 18 alanda seyir terasları oluşturacağız.
Denize kıyısı olan 22 ilçemizdeki kıyı şeridini düzenleyerek İstanbul halkının hizmetine sunacağız. İstanbul’a 22 yeni müze, 12 gençlik merkezi kuracağız. Sarayburnu’nda yolu yerin altına alarak şehrimize Gülhane Parkı ile denizi birleştireceğiz. Artık orada yol Gülhane Parkı ile denizi bölmeyecek. Şehrimize yeni bir meydan kazandırmış olacağız. Sirkeci - Yedikule arasındaki 8,5 km kıyı boyunca da sanat hattı oluşturacağız.
Metro hatlarımızda kullanılan 1050 metro aracını yerli üretimden temin ederek bakım maliyetlerini azaltacağız.
Ağır vasıta araçlarının şehir merkezine girmesini engelleyeceğiz. Londra’da normal araçlar bile belli saatler dışında şehir merkezine giremez. Belli bir bedeli vardır. Bu şehir merkezindeki trafiği rahatlatacak. Kuracağımız üç otogar ile şehirler arası otobüslerin merkeze girmeden ulaşım hizmeti vermesini sağlayacağız.
Aktarma merkezlerinin farklı ulaşım sistemlerinin kesiştiği noktaları belirliyoruz. Raylı sistem hatları ve diğer toplu ulaşım araçlarındaki entegrasyona tabii olacaktır. 241 noktasında kavşakları yeniden planlıyoruz. Tali yollardan ana yola girişimlerde akıllı kavşak sisteme geçeceğiz. 1000 km üzerinde bisiklet yolu yapacağız. Park etme problemlerini, kiralama ve paylaşma sistemiyle çözeceğiz.
Adalar’da 274 adet elektrikli faytonu devreye alarak bu konuda yaşanan kötü görüntüleri kökten çözeceğiz. Ben buradan Adalar’a sesleniyorum. Diyorum ki, gelin yıllar yılı sizi yönetenler belli. Ne yaptılar? Ya Adalar’a ne yaptıysak biz yaptık. Denizin altından doğal gazı biz getirdik. Ulaşımsa biz hallettik. Adalar’ın bütün görünülebilirliğini biz sağladık. Bu hafta sonu oraya gideceğim, ada halkıyla buluşacağım. Bunlar anlamaz, bunların size verebileceği bir şey yok. Adalar’daki kardeşlerim bunlara dikkat edelim.
Çıkmış Bay Kemal 17 yılda ne yaptınız diyor? Ne yapayım kalbin mühürlü. Öyle bir noktada ki inanın bana günler yetmez bu adamı anlatsın. Şimdi buradan Türkiye için İstanbul için diğer şehirlerimiz için en küçük bir hizmetleri yatırımları var mı? Şu anda İzmir Haliç gibi kokuyor. Niye temizlemiyorsun temizle. “Onların yaptıklarını biz kaldıracağız” diyor.
Marmaray’ı engellemeye çalıştılar, Avrasya’yı engellemeye çalıştılar. Öyle atıp tutarak yok, kararlı olacak yapacağız.
Dövizi tırmandırmaya çalışıyorlar. Bakın bugün Yenikapı’dan onlara sesleniyorum. Ey finans sektörünün içinde olanlar, kalkıp da piyasadan dövizleri toplayıp, döviz yükselecek şöyle olacak böyle olacak bu tür provakatif eylemlerin içerisine giriyorsanız bunun bedelini çok ağır ödeyeceksiniz. Seçimin arifesinde bu tür eylemlerin içerisine girenleri sesleniyorum. Hepinizin kimliğini biliyoruz, neler yaptığınızı biliyoruz. BDDK bazı adımlar attı. Ama şunu bilin ki seçimsonrası bunun faturasını size ağır keseceğiz. Bu milleti sömüremeyeceksiniz.
Biz paramıza sahip çıkacağız. Bunların oyunlarına gelmeyeceğiz. Faturayı bunlara ödeteceğiz. Bütün çalışmalar Hazine ve Maliye Bakanlığımız tarafından yürütülüyor. İşte faturayı ödeyecekler. Lami cimi yok. Bu milleti sindiremeyecekler, öğrenecekler bunu. Bu milletin pusulasını bunlar saptıramayacak. Bizim burada istikametimiz doğrudur. Bugüne kadar nasıl başaramadıysalar, bundan sonra da başaramayacaklar. Asla oyunlara gelmeyeceğiz. Kırgınlık, dargınlık şu bu yok. MHP’ye gönül vermiş kardeşlerim, kırgınlık dargınlık yok. Yapmamız gereken ney? Şimdi birlik zamanı. Bir olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Ve sandıkları da 31 Mart’ta inşallah demokratik bir şekilde patlatacağız.
BAHÇELİ'DEN ÇARPICI MESAJLAR
Sayın Cumhurbaşkanım, aziz vatandaşlarım, değerli kardeşlerim, saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler hepinizi en içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.
İstanbul bugün muhteşemsin, bugün tarih yazıyorsun. Allah nazarlardan esirgesin. Yenikapı adeta uçsuz bucaksız gelincik tarlası olmuş çağlıyor. Al bayrağa bürünmüş pırıl pırıl parlıyor. Tam 960 gün sonra 15 Temmuz hain FETÖ darbe teşebbüsünden 983 gün sonra Yenikapı’da muhteşem bir heyecan ve milli bir coşkunun bayraktarlığını yapıyorsunuz. Bir kez daha Yenikapı mucizesine imza atıyorsunuz. Ne mutlu sizlere, ne mutlu birim iriyim diriyim Türkiyem diyen cesur yüreklere…
İstanbul’da Türk milletinin mührünü vuran kutlu ecdadımız sizler gibi korkusuz ve kahramandır. Yenikapı’yı dolduran her kardeşimize şükranlarımı sunuyorum. Hepinize hoş geldiniz diyorum.
Bu muazzam toplantıyı düzenleyen herkese teşekkür ediyorum. İstanbul sıradan bir şehrin adı değildir. İstanbul tarihtir. Medeniyettir, kardeşliktir nitekim dünyanın en büyük Türk İslam kentidir. Beşeriyetin gözü İstanbul’un üzerindedir. Mazlumların kulağı İstanbul’a çevriktir. Masumların kalbi İstanbul için çarpmaktadır. İstanbul Kudüs’ün kardeşidir, Üsküp’ten Halep’e Adriyatik’ten Çin Seddine kadar bütün Türk ve İslam yurtlarının son siperidir. Bu siper düşerse Türkiyemiz gider. Bu siper millete teslim olursa muazzez ahlakın muhteşem anıların nice miras ve emanetleri kararır ve körelir. Hükümranlığıyla tarihin rotasını değiştiren yüksek fazilet gücünü İstanbul’dan almıştır.
Cihanı adaletle kavrayan tarihe silinmez ve eserler bırakan aziz ecdadımız gelerek ülkülerini İstanbul’da bulmuştur. Bu nedenle İstanbul, Cumhur İttifakı’nın hassasiyet ve haysiyet merkezidir. İstanbul’dan atılacak bir adımın yankısı her taraftan işitilecektir.
Cumhur İttifakı olarak bunun bilincindeyiz. Ne var ki zalimler boş durmuyorlar. Türk ve İslam düşmanları çevremizde vızır vızır geziyorlar. 15 Mart 2019 günü Yeni Zelanda’da Cuma namazı esnasında iki camiye hunharca saldırı düzenlendi. Maalesef 51 din kardeşimiz şehit edildi, 47 din kardeşimiz de yaralandı. Alçak teröristler 630 yıl önceki Kosova Savaşı’nın kinini tutuyorlardı. 330 yıl önceki Viyana Kuşatmasının öfkesini taşıyorlardı. Yeni Zelanda’yı kana bulayan Vandallar, Müslümanların Avrupa’da ilerleyişinin durdurulduğunu 1288 yıl önceki savaşı hafızalarına kazımışlardı.
Canilerden birisi Türk milletine açıkça diyor ki, “Boğaz’ın batı yakasında herhangi bir yerde yaşamayı dener, Avrupa’ya gelirseniz sizi öldüreceğiz. Konstantinapolis’e gelir tüm cami ve minarelerinizi yıkarız. Ayasofya minarelerden kurtulacak ve tekrar Hristiyan şehri olacak” Şu anda boğazın batı yakasındayız, Avrupa kıtasındayız, işte buradayız, Yenikapı’dayız. Ey katiller, gelin de görelim. Gelin de dedeleriniz gibi sizi aynen yerin dibine indirelim. Konstantinapolis diye bir yer yoktur, bununla birlikte Kürdistan diye bir yer asla olmayacaktır.
İstanbul, Türk milletinin namus timsalidir. Hiçbir hedef bu aziz kentimize musallat olmaya cüret ve cesaret edemeyecektir. Camilerimize, minarelerimize, ezanımıza, bayrağımıza, vatanımıza kem gözle bakan kim varsa ya o gözü oyarız ya da o gözün bulunduğu melanet bedeni harabe bina gibi yıkarız.
Zalimlerin hedefi Türkiye’dir, Türk milletidir. Hedefteki şehir ise İstanbul’dur. Dün böyleydi yalın gerçeği de budur. Zaman değişir, aktörler farklılaşsa da tehdit aynıdır. Senaryo aynıdır, oyun aynıdır. Hesap aynıdır, komplo aynıdır. PKK, PYD YPG FETÖ’nün kanlı, kahpe ve kiralık tetikçileri olarak seçilmesi vahşetin küresel elebaşlarına nüfuz etmiş, Türk ve İslam düşmanlığının yegane sebeplerinden birisidir. Türk milletini bölmek istiyorlar, böldürtmeyeceğiz.
Burada huzurunuzdan şer ve illete sesleniyorum. Sakın aldanmayın, hesap hatasının bedelini Malazgirt’te İstanbul’un fethinde ödediniz. Müslüman Türk’e kefen biçmenin bedelini Çanakkale’de Anafartalar’da ödediniz. O günkü ruh ölmedi. Bugün burada Yenikapı’da yaşıyor. Hevesiniz boşuna, çabanız beyhudedir. İhanet çemberi ve kuşatma mutlaka kırılacaktır. Türk milleti mutlaka selamete çıkarılacaktır. Zillet ittifakının kumpasları muhakkak çürütülecektir. Haklıyız zafere ulaşacağız.
15 Temmuz’da zulüm dolu bir gece yaşamıştık. 15 Temmuz'da 251 kahramanımızın şehadetiyle milletimizin topyekün direnişiyle engellemiştik. Milli bekamız neredeyse imha olacaktı. Türk milleti az kalsın birbirine düşüp, devletin bölünmez bütünlüğü tasfiye edilecekti. Cumhur İttifakı 15 Temmuz gecesi fiilen kuruldu, 7 Ağustos 2016’da yapılan demokrasi ve şehitler mitingiyle ruhunu kazandı. Bu ruh sayesinde Türkiye’nin önü açıldı. Belirsizliklerin koyu sisi dağıtıldı. Bu ruh sayesinde Türkiye düşmanlarına karşı, müstesna bir iradeyle çok sağlam bir cephe kuruldu.
Ekonomik teröre karşı aynı gemiye bindik. Beka düşmanlarına karşı aynı mevziye girdik. Bütün siyasi dürtüleri, dipsiz ve sonuçsuz problemleri geride bıraktık. 15 Temmuz Türkiye’nin miladıydı, yeniden doğumuydu, yeni bir diriliş destanıydı.
Terör örgütlerine, döviz çetelerine karşı el ele verdik, güç birliği ve gaye birliği yaptık. Suriye yanıyordu, Irak ağır sorunlara mahkumdu. Balkanlar bunalımdaydı. ABD etrafımızı mayınlıyor, AB içimizi karıştırıyor, bazı körfez ülkeleri sabrımızı test ediyordu. Ayrı düşemezdik, hesabi davranamazdık. Türkiye’yi heba edemezdik. Önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben demeliydik. Konu vatansa, konu istiklal ve bekaysa nefsimize tutsak olamazdık. Az kazandıran, çok kaybeden çetelesi tutamazdın. İman ve irade varsa ihanet sonuç alamayacak inancıyla kenetlendik, Cumhurun İttifakına fikriyatıyla kucaklaştık.
Tehditleri gördük, yeni bir hükümet sistemine acilen ihtiyaç olduğuna karar verdik. Tehlikeleri okuduk, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde uzlaştık. 9 Temmuz 2018’de resmen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş sağlandı. Cumhur İttifakı, 24 Haziran genel seçimlerinden başarıyla çıktı. 31 Mart’ta yeni hükümet sistemiyle çatışmayacak, çelişki yaşamayacak, uyumsuzluk göstermeyecek yerel yönetimlerin tezahürü beka düzeyinde önemlidir. Türkiye’nin yaşamış olduğu karanlık günlerin tekrar etmemesi için 31 Mart seçimleri kazasız belasız temin edilmeli, Cumhur İittifakı’nın duruşuyla temellenmelidir.
Zillet şemsiyesi altında toplanıp Türkiye’nin kuyusunu kazanlara 31 Mart’ta izin ve icazet asla verilmemelidir. İstanbul’da PKK’ya geçit yoktur. FETÖ’ye müsamaha yoktur. Sözde demokrasi gücü, sözde sandık ittifakı adı altında zilletin öne çıkmasına asla müsaade verilmemelidir. Zillet İttifakı beladır, Cumhur İttifakı bekadır. Zillet İttifakı çatışma, çürüme ve çözülmedir. Cumhur İttifakı birlik beraberliktir.
HDP’nin eş genel başkanı diyor ki, “Ekrem İmamoğlu seçilmişse, bilecek ki 3 milyon Kürdün oyuyla seçilmiştir. Kürtlere rağmen siyaset yapamaz”
Bu beyanat alçaklıktır. Bu yorum ahlaksızlıktır. Kürt kökenli kardeşlerimizi HDP’nin bindirilmiş kıtası gibi göstermek vatan hainliğidir. Diyarbakır neyse Balıkesir aynısıdır. Şırnak’ta uzatılan el İstanbul’da tutulur. Kürt kökenli kardeşlerimizin hiç kimsenin tasallutuna giremez. Hiç kimse şerefli Kürt kardeşlerimin üzerine oyun kurmasın, zillete ortak olacaklarını düşünmesin. Kürt kökenli kardeşlerimiz bu hain planları alt üst eder. PKK’nın siyasi aparatı HDP’ye şamarı indirir. İnşallah da bunu yapacaklardır. İstanbul ehline emanet edilmelidir. Bunu başaracak isim ise Cumhur İttifakı’nın başkan adayı sayın Binali Yıldırım’dır.
Soyadı gibi iş yapan, tevazu sahibi, erdem sahibi, deneyim sahibi, devlet ve siyaset hayatımızda mümtaz bir yeri bulunan sayın Binali Yıldırım İstanbul’un şehremini olmaya hem namzet hem de buna ziyadesiyle layıktır.
Kılıçdaroğlu varsın şehir şehir gezip dedikodu yaysın, kötürüm siyasetinden bahsetsin. O konuşacak, Cumhur İttifakı yapacaktır. CHP’ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum. Bu Kılıçdaroğlu’nda hayır yoktur, ümit yoktur, gelin birlikte olalım Cumhur İttifakı’nda buluşalım.
İP’e oy veren kardeşlerim, gelin Cumhur İttifakı’nın yapmış olduğu ahlaklı tarihi ve mücadeleye destek verin. Kürt kardeşlerim, emin olun sizleri bizler kadar seven olmaz. Gelin Cumhur İttifakı’nın gücüne güç katın. Amerika seni benden fazla sevemez. Birlikte Türkiye’yiz, hep birlikte İstanbuluz.
Niyet sahibi ayaklarını denk alsınlar. Kuru tehditlere pabuç bırakmayız. Her türlü saldırıyı da anında def ederiz. Kuşatmayı yaratacak, milleti esenliğe çıkaracak irade Cumhur İttifakıdır. Emperyalizmin biçtiği kefeni yırtacak Cumhur İttifakıdır. İstanbul’u daha da güzelleştirecek, yükseltecek sorunlarından kalıcı şekilde kurtaracak değerli şahsiyet Sayın Binali Yıldırım’dır. 39 ilçemizde İstanbullu kardeşlerimizin huzuruna çıkan Cumhur İttifakı’nın belediye başkan adaylarıdır.
Tuzaklarla dolu engelleri aklımızla birer birer aşıp mutlaka başaracağız. Türkiye’yi Cumhuriyetin yüzüncü yılına ulaştıracağız. Biliniz ki doğru ittifaktasınız, cumhurun da ta kendisi Cumhur İttifakı’nın nefesisiniz. Her dava arkadaşım da cumhur ittifakının ilkelerine ulaşma konusunda tam bir uzlaşma ve kararlılık vardır.
Son bir haftaya girdiğimiz seçim sürecinde, 31 Mart’ın öneminin şuuruyla imkanlarımızı sonuna kadar kullanarak sandığa gidip İstanbul’a Cumhur İttifakı’nın damgasını vuracağınıza inanıyorum. Başka Cumhur İttifakı’nın başkan adayı Binali Yıldırım olmak üzere, bütün ilçe belediye adaylarımıza üstün başarılar diliyorum. Sefer sizden, zafer Allah’tan diyorum. Gayret Cumhur İttifakı’ndan takdir de İstanbullu kardeşlerimden olacağını biliyor, buna gönülden inanıyorum.
Beka için milli karar, cumhur için istikrar. İstanbul ehline emanet, sizlere güveniyor, İstanbul’a sonsuz muhabbet duyuyorum. Hepinizi Allah’a emanet ediyorum.
BİNALİ YILDIRIM'DAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
İşte Binali Yıldırım'ın sözler;
Sayın Cumhurbaşkanım, MHP’nin sayın Genel Başkanı, Türkiye sevdalısı değerli kardeşlerim Yenikapı ruhunu yaşatan kahraman İstanbullular… İstanbul, sen şehirlerin şahısın. İstanbul sen şehirlerin sultanısın. İstanbul Peygamber Efendimizden müjdesin.
Şehitler, gaziler emanetisin. İstanbul, Fatih Sultan Mehmet’in fethetti, Mimar Sinan’ın süslediği, Atatürk’ün işgalden kurtardığı; Recep Tayyip Erdoğan’ın çöpten, çukurdan, çamurdan, susuzluktan çıkararak İstanbul… 1994’ten beri gönül coğrafyamızın lideri, mazlumların kardeşi, suskun dünyanın sesi Cumhurbaşkanımız, liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın yol arkadaşı olarak İstanbul’a hizmet etme fırsatı bulduğum için Rabbime şükrediyorum.
15 Temmuz’da dirayetiyle hainleriyle o gece hak ettikleri cevabı verdiğinde Cumhurbaşkanımızdan sonra ilk görüştüğüm lider Sayın Devlet Bahçeli oldu. Yenikapı’ya ruh veren, 15 Temmuz ittifakı, Cumhur İttifakı esasında o gece kuruldu.
Sevgili gençler, bu birlik, bu beraberlik bizde olduğu müddetçe emin olun İstanbul’un da Türkiye’nin de çözülemeyecek hiçbir derdi olmaz. 1994’te bu mübarek şehri nasıl diriltip canlandırdıysak, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında da İstanbul’u dünyanın yıldızı yapacağız.
Bu muhteşem tablonun önünde saygıyla eğiliyorum. Bu muhteşem tablo bize bir şey diyor. İstanbul 1 Nisan’ı hazırlamaya hazır diyor. Hazır mısın İstanbul? Yine bizi mahcup etmediniz. Allah hepinizden razı olsun. Bu meydanda Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ışığı parlıyor. AK Parti’nin ışığı parlıyor. Bu meydanda Milliyetçi Hareket Partisi’nin üç hilali dalgalanıyor. Bu meydanda Cumhur İttifakı’nın gür sesi yankılanıyor. Hepinize minnettarım. Sergilediğiniz bu muhteşem tablodan gurur duyuyoruz.
Şu ana kadar nasıl çalıştıysam, nasıl liderimizle Cumhurbaşkanımızla yolları bölüp gönülleri birleştirdiysek; hava yolunu halkın yolu yaptıysak, Marmaray’ı, Avrasya Tüneli’ni, Hızlı Treni, dünyanın en büyük havalimanını İstanbul’a nasıl kazandırdıysak; Üçüncü Köprüyü Osmangazi Köprüsü'nü nasıl İstanbul’un hizmetine sunduksa; gelecek beş yılda sizin desteğinizle aziz İstanbul’a aynı kararlılıkla hizmet edeceğime Yenikapı’da söz veriyorum.
Bizden, sizden, o partiden, bu partiden diye ayırmadan herkes için hizmet götüreceğiz. Herkes için çalışacağız. Çünkü bize yakışan, sevgiyle çalışmak ve İstanbulluya hizmet etmektir. Eğer siz mutlu olursanız ben daha çok mutlu olacağım. Ayırmak yok, ötekileştirmek yok. Bizim inancımızda birlik var, beraberlik var, kardeşlik var, birlikte Türkiye olmak var.
Türkiye’yi cennet yapan işte bu güzel duygulardır. İstanbul’u da cennetten bir köşeye dönüştürmek işte bu anlayışla mümkün olacak. Birbirimizi daha çok seveceğiz, daha çok kucaklaşacağız, daha çok kaynaşacağız. Sahip olduğumuz zenginlikleri hep hatırlayacağız. Etrafta terör var, savaş var, şiddet var. Bölmek isteyenler var, ayırmak isteyenler var. Ama bir de Türkiye var. Bir Türkiye var, bir İstanbul var. Yenikapı Ruhu var. 15 Temmuz’da yenilmeyen Türkiye’nin ruhu burada.
Siz bu meydanı doldurdukça, ne hainlere yeniliriz, ne de ekonomimize saldıranlara eyvallah ederiz. Sizin, bu milletin kim olduğunu hala öğrenemediler. Bu millet iyiliğin ve güzelliğin ta kendisidir. Sizler mütevazi, samimi, çalışkan Anadolu insanlarısınız. Türkiye insanlığın, merhametin son kalesidir.
Bir hafta sonra sandığa gidiyoruz. Nasıl bir İstanbul’da yaşamak istediğimizi cümle aleme göstermeye hazır mısınız? Vereceğiniz her oy İstanbul’un aydınlık yarınları demek. Daha çok iş, daha çok aş, daha çok bereket, daha çok üretim demek. Daha rahat, daha kolay bir ulaşım demek. Daha konforlu bir yaşam demek.
Size daha huzurlu, daha güvenli bir şehir, bir İstanbul sözü veriyorum. İşte bu söz Yıldırım sözüdür. Bu İstanbul’da trafik ulaşım çile olmaktan çıkacak. Türkiye’de liderimiz Cumhurbaşkanımızla bunu başardık. Yolları böldük, hayatları birleştirdik. Yolları böldük, kuzey ile güneyi birleştirdik. Ama sevgili İstanbullular, yolları böleriz; Türkiye’yi böldürtmeyiz. Bunu herkes böyle bilsin.
Yağmurda ıslanmadan, güneşte yanmadan, her yere ulaşacaksınız. Yapacağımız raylı sistemlerle, seyahat etmek ulaşım eziyet olmaktan çıkacak; bir eğlenceye dönecek. Bilgimiz, tecrübemiz, planlarımız, projelerimiz hazır. Sayın Cumhurbaşkanımız bazı projelerden bahsedecek. Ancak şunu bilmenizi istiyorum; Bütün İstanbullu hemşerilerimizi, kardeşlerimizi mutlu edecek çok güzel planlarımız var. Bu imkanları, İstanbul’un imkanlarını adil bir şekilde hizmetinize sunacağız.
Anneler, çocuklarınız en güzel anaokuluna gidecek. Çünkü bunu siz hak ediyorsunuz. Dünyada hangi meslek geçerliyse, onun diplomasını alacak. Çalışmak isteyene iş, kendi işini kurmak isteyene destek bizden. Müjde veriyorum ey İstanbul, ey gençler; gelin İstanbul'la birlikte bu şehri akıllı şehir yapalım; bu uğurda birlikte çalışmaya benim kankam olmaya var mısınız gençler? Hanımefendiler, birlikte yürümeye hazır mısınız? Beyefendiler, omuz omuza daha güzel İstanbul için var mısınız?