Ceren Damar'ın katil zanlısının annesinden cinsel taciz iddiası
Ceren Damar Şenel'in kopya çekerken yakaladığı öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından öldürülmesine ilişkin davada, sanığın annesi sanık avukatının "Oğlunuz beyanında bir bayan tarafından cinsel tacize uğradığını iddia etti. Çocuğunuz yalan söyler mi?" sorusuna anne, "Oğlum asla yalan söylemez" yanıtını verdi.
Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar Şenel'in katil zanlısı öğrencisi Hasan İsmail Hikmet, Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi'nde üçüncü kez hakim karşısına çıktı.
Türkiye Barolar Birliği Kadın Komisyonu ve Ankara İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Derneği, davaya katılma talebinde bulundu.
'Elinizdeki dosya bir kadın cinayeti değildir'
Sanık avukatı Vahit Bıçak, katılma taleplerine ilişkin, "CMK'ya göre suçtan doğrudan zarar görenlerin davaya katılma hakkı vardır. Dolaylı zarar görenin davaya katılma hakkı yoktur. Elinizdeki dosya bir kadın cinayeti değildir, kadının cinsiyetinden dolayı işlenmiş bir suç değildir. Maktulle fail arasında bir takım konular mevcuttur, o konular nedeniyle işlenmiştir. Ordu'da geçtiğimiz hafta bir hadise oldu. Burada fail mağduru hiç tanımıyordu. Cinsel kimliğinden dolayı öldürürse kadın cinayeti budur. Dolayısıyla burada bir kadın cinayeti yoktur. Tamamen kamuoyunu manipüle etme gayreti vardır. Katılma talebinin reddini talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Sanık avukatı gizli tanık istedi
Bıçak, 'toplumsal baskı' nedeniyle daha önce dinlenemediğini iddia ettiği 4 tanığın şu an hazır olduğunu ve 3’ünün derhal, birinin gizli tanıklık kapsamında dinlenmesini talep etti. Mahkeme 3 tanığın dinlenmesine karar verdi.
Mahkeme, suçtan doğrudan zarar görmedikleri gerekçesiyle Türkiye Barolar Birliği Kadın Komisyonu ve Ankara İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Derneği'nin katılma talebini reddetti.
Daha sonra sanık Hikmet'in annesi Hatice Elçi Hikmet tanık olarak dinlendi. Olay gününü ve sonrasını gözyaşları içinde anlatan tanık Hikmet, şunları söyledi:
"Oğlum ilk benimle telefondan görüştü. Bana, 'Okulda bir olay meydana geldi. Çok üzgünüm gelip beni alır mısınız?' dedi. Ben önce ne dediğini anlamadım. Sonra 'Kendimi intihar edeceğim' dedi. Çılgına döndüm ve okulda ne olduğunu sorduğumda 'Okulda çok kötü bir olay oldu, hatırlamıyorum' cevabını verdi. Bunun üzerine evden çıktım, eşimi aradım ve onu da yolda taksiyle aldım. Oğlumdan da sabit bir yerde kalmasını istedim. Oğlumla buluştuğumda çok telaşlıydı. Onu sakinleştirmeye çalıştım. Eşime 'Üstünde ne kadar malzeme varsa telefonu bana verin, diğer malzemeleri sen al' dedim. Malzemelerden kastım bir adet bıçak ve bir adet silahtır. Eşimden silahı temizlemesini istedim. Telefon bendeydi, silah ve bıçak eşimdeydi. İvedilikle taksiye bindik ve oğlumu emniyete teslim ettik. Daha sonra polis, 'Çocuğunuza çamaşır getirin' dedi. Bunun üzerine eve gittim. O ara telefon benim üzerimde olduğu için benimle gidip geldi. Emniyette 'Telefonu alacak mısınız?' diye sorduğumda 'Sonra alırız' dedi ve gece 02.00'de aldılar."
Tanık Hikmet'e eşine söylediği 'Silahı temizle' ifadesi soruldu. Hikmet, "Silahı temizleme ifadesinden kastım, mekanik aksanında bulunan boş kovanın çıkartılması, silahın tekrardan atışa hazır hale getirilmesi ve emniyetli şekilde boş kovanın atılmasıdır" dedi.
Sanık avukatı Bıçak'ın "Oğlunuz beyanında bir bayan tarafından cinsel tacize uğradığını iddia etti. Çocuğunuz yalan söyler mi?" şeklindeki sorusuna Hikmet, "Oğlum asla yalan söylemez. Çocuğumun her sözünün arkasındayım. Ceren, ikinci kez öğretmen olarak tahsil edildiğinde o konudan bana bahsetti. Bana, 'Anne zaten evlendi, ben de uzak duracağım' dedi. Ben de ona eğitmenle öğrencisi arasında böyle bir şey olamayacağını, bunun profesyonellikle alakasının olmadığını, uzak durması gerektiğini, kesinlikle selam dahi vermemesi gerektiğini söyledim" yanıtını verdi.
'Türkiye'de kopya çekmeyen öğrenci mi var?'
Tanığın dinlenmesi sırasında sanık avukatı Bıçak ile müşteki avukatları ve salonda bulunanlar arasında sık sık tartışma yaşandı. Mahkeme başkanı, tarafları ve salonda bulunan izleyicileri uyararak, mahkemenin sükunetini bozacak kişilere yaptırım uygulayacağını bildirdi.
Sanık avukatı Bıçak, Ceren Damar’ın sanık Hikmet’in danışmanı olduğunu ancak sanığın dilekçesi üzerine 'anlaşmazlık' gerekçesiyle değiştirildiğini söyledi. Damar ailesinin avukatları böyle bir dilekçenin olmadığını söyledi.
Avukat Uraz Bulut, sanığın annesine “Sanık kopya çektiğini itiraf etti, oğlunuzun dürüstlüğünden hiç şüphe etmiyorsunuz ama kopyadan haberiniz var mıydı?” diye sordu. Bunun üzerine sanık avukatı Vahit Bıçak, “Türkiye’de kopya çekmeyen öğrenci mi var?” dedi.
Hikmet'in dedesi: Sıpanın oynaması eşeği yoldan çıkarır
Ceren Damar’ın babası, sanık Hikmet’in 2015 yılında sahte belgelerle bir kadının hayatını kararttığını ve kadının yurtdışına yerleşmek zorunda kaldığını söyledi.
Özel hayatın gizliliğini öne süren sanık avukatı Bıçak, Hikmet’in bu iddiaya yanıt vermeyeceğini söyledi.
Davada ikinci tanık olarak dinlenen Hasan İsmail Hikmet'in dedesi, "Ceren Damar torunuma evlenme teklifiyle geldi, ben de ona ‘Sakın kabul etme’ dedim. Sıpanın oynaması eşeği yoldan çıkarır” ifadelerini kullandı.