Boğa: “limanlarda Emniyet Kültürü Yerleşmeli”
Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) Proje Finans Uzmanı Meryem Boğa, limanlarda tehlikeli yüklerin taşınması ve gemi operasyonlarında kazaların önüne geçmenin emniyet kültürünün yerleşmesiyle mümkün olabileceğini belirtti.
- Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) Proje Finans Uzmanı Meryem Boğa, limanlarda tehlikeli yüklerin taşınması ve gemi operasyonlarında kazaların önüne geçmenin emniyet kültürünün yerleşmesiyle mümkün olabileceğini belirtti.
MDTO Proje Finans Uzmanı Boğa, odanın yayın organı Mersin Deniz Ticareti Dergisi’nde yer alan yazısında ‘Gemi Operasyonları ve Liman Emniyeti’ konusunda bilgiler verdi. Dünyada ve Türkiye’de limanların trafiği ve her geçen gün artan ticaret hacmi nedeniyle daha fazla sayıda gemiye daha fazla miktarda yükleme veya boşaltma yapıldığına işaret eden Boğa, artan iş yükü hacminin olası tehlikeleri de artırdığını kaydetti. Bunun en önemli sebeplerinden birinin taşınan tehlikeli yüklerin genel yük trafiğine paralel bir şekilde artması olduğuna dikkat çeken Boğa, “Limanlara tehlikeli yükleri taşıyan gemilerin yanaşması, yükleme ve boşaltma yapması ile ilgili ulusal ve uluslararası birçok yasal düzenleme olsa da halen gemi operasyonlarında ve limanların tam olarak emniyetli olduğunu söylemek pek mümkün değildir. Gemi operasyonları ve limanlarda emniyetin gerçek anlamda sağlanması için özel ya da devlete ait limanlarda bir emniyet kültürünün yerleşmesi gerekmektedir. Yük operasyonlarında kıyı tesisleri ve gemilerde emniyetli çalışma gereklilikleri yerine getirilmek zorundadır. Tehlikelerden uzak güvenli bir ortamda çalışabilmek için hem işçilerin hem de işverenlerin çalışma emniyeti konusunda bilinçli ve eğitimli olmaları gerekmektedir” dedi.
Bu amaçla Türkiye’de deniz yoluyla taşınan tehlikeli yüklere ilişkin uluslararası kod kapsamında 2011 yılında yayımlanan eğitim ve yetkilendirme yönetmeliği bulunduğunu anımsatan Boğa, tehlikeli yüklerin taşınması ve gemi operasyonlarının güvenli olarak gerçekleştirilmesine yönelik birçok yasal düzenleme olsa da bu düzenlemelere uyulmasının tam olarak sağlanamadığının altını çizdi. Boğa, iş güvenliğinin önemi işe müdahil olan herkes tarafından birinci sırada kabul edilip güvenlik kültürü yerleşmediği sürece limanlar ve gemilerde kazaların devam edeceği uyarısında bulundu.
BAKANLIK YENİ BİR PROJE BAŞLATIYOR
Türkiye’de uluslararası ticarete açık yükleme-boşaltma yapılabilen 179 adet liman ve iskele mevcutken, buralarda çalışan işçilerin sayısının yüz binlere ulaştığını vurgulayan Boğa, “Bu kadar çok insanın hayatını etkileyen, can ve mal güvenliği açısından gerekli olan tedbirlerin alınması, eğitimlerin verilmesi ve kanunların çıkartılarak uymayanların cezalandırılması son derece önemli, gerekli, yoğun emek gerektiren bir durumdur. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından bu konuda yeni bir proje başlatılacak olması sevindiricidir. Bu projeye göre, uluslararası ticarete açık bulunan 179 liman arasından belirlenecek tehlikeli yük elleçleyen yaklaşık 20 liman tesisinde, tehlikeli yüklerin elleçlenmesine yönelik emniyetin artırılması amacıyla ‘Türk Limanlarında ve Kıyı Tesislerinde Tehlikeli Yüklerin Elleçlenmesine Yönelik Deniz Emniyetinin Artırılması’ Avrupa Birliği Eşleştirme Projesi yapılacağı ilan edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Projenin 1 milyon 100 bin Euro bütçe ile gerçekleştirileceğini ve 1 milyon 45 bin Euro’sunun AB tarafından ödeneceğini bildiren Boğa, projenin hayata geçirilmesi için AB üye ülkelerinden onay beklendiğini kaydetti. Projeyle hedeflenen amaçlardan en önemlisinin, tehlikeli yüklerin kıyı tesislerinden tüketim yerlerine gidene kadar güvenli, hasarsız ve hızlı ulaşımının sağlanması olduğunun altını çizen Boğa, şöyle devam etti: “Can, mal ve çevre emniyetini ilk sıraya koyan proje ile mevcut mevzuatlarda bulunan eksikliklerin belirlenmesi ve ortadan kaldırılması, altyapı eksikliklerinin giderilmesi ve uluslararası standartlara ulaşılması da hedeflenmektedir. Projenin 2013 yılının son 3 ayında başlaması ve yaklaşık 15 ay sürmesi tasarlanmaktadır. Projenin hayata geçmesi ile tehlikeli yükler konusundaki sıkıntıların büyük ölçüde giderileceğine inanıyoruz.”