Böbrek Damarları Hastalıkları Yüksek Tansiyon Nedeni
Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Aksoy:- "Hastaların yüzde 85-90'ında yüksek tansiyonun nedeni belli olmuyor. Geriye kalan yüzde 10'luk grupta ise tansiyonun yükselmesine neden olan bir takım hastalıklar var. Bunların başında belki çok bilinmese de böbrek d
İSTANBUL (AA) - Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Murat Aksoy, hastaların yüzde 85-90'ında yüksek tansiyonunun nedeninin belli olmadığını, kalan yüzde 10'luk grupta görülen tansiyon yüksekliğine neden olan sorunların başında böbrek damarları hastalıklarının geldiğini bildirdi.
Aksoy, yaptığı yazılı açıklamada, yüksek tansiyonun birçok ülkede olduğu gibi Türkiye'de de çok sık görülen ve sağlığı tehdit eden bir sorun olduğunu ifade etti.
Yüksek tansiyonun kontrol altına alınmadığı takdirde kısa dönemde beyin kanaması ve felçlere, uzun dönemde ise vücudun farklı damarlarında tıkanmalara neden olabileceğini aktaran Aksoy, yapılan çalışmalarda sorunun, Türkiye'de 18-75 yaş arasındaki her üç kişiden birinde görüldüğünü kaydetti.
Aksoy, ancak bu hastaların çoğunun tansiyonunun yüksek olduğunu fark etmediğini vurgulayarak, "Bu nedenle maalesef hasta olduğu halde sadece bir kısmı tedavi alıyor. Yüksek tansiyonun nedeni hastaların büyük bölümünde belli değil. Hastaların yüzde 85-90'ında yüksek tansiyonun nedeni belli olmuyor. Geriye kalan yüzde 10'luk grupta ise tansiyonun yükselmesine neden olan birtakım hastalıklar var. Bunların başında belki çok bilinmese de böbrek damarları hastalıkları geliyor" değerlendirmesinde bulundu.
Prof. Dr. Murat Aksoy, böbreklerin tansiyon ayarlanmasında önemli bir görevi olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Böbrekler vücudumuzda tansiyonun ayarlanması için özel görevlere sahip. Böbrek damarında bir daralma olduğu zaman böbreğe daha az kan gidiyor ve böbrek bunu vücutta su azalması olarak tanımlıyor, dolayısıyla birtakım hormonlar ve maddeleri kana salıyor. Bu hormonlar vücutta su ve tuz tutuyor ve kan hacmi artmış oluyor. Böbreklere kanın az gitmesi sonucunda farklı bir mekanizma da devreye giriyor ve kan damarları büzüşmeye başlıyor. Bu tepkimelerin sonucunda tansiyon yükselmeye başlıyor. Böbrek damarlarındaki bu daralmaların en sık görülen nedenleri arasında damar sertliği ve özellikle kadınlarda daha sık görülen fibromusküler displazi olarak tanımlanan damarların daraldığı özel bir hastalık yer alıyor. Renovasküler yani böbrek damarlarına bağlı yüksek tansiyon, erken tanımlanıp, altta yatan durum düzeltildiğinde normale dönme şansını veriyor."
- "Çocuk ve gençlerdeki yüksek tansiyonda böbrek kontrol edilebilir"
Aksoy, özellikle çocuklarda ve gençlerde ortaya çıkan yüksek tansiyonda böbreklerin kontrol edildiğini anlatarak, "Çocuklarda ve gençlerde yüksek tansiyon gördüğümüzde nedeni bulmak için mutlaka böbreklere bakarız. Ancak erişkinlerde de tansiyon yüksekliği zaman içinde böbrek damarlarında daralmaya yol açarak şekil değiştirebilir ve tansiyon böbreğe bağlı kötüleşebilir, hatta böbrek yetmezliğine neden olabilir" ifadelerini kullandı.
Yüksek tansiyon tanısı konulan ve tedavisine başlanan hastaların sıklıkla doktora gitme ihtiyacı duymadıklarını ve aynı ilaca devam etiklerini belirten Aksoy, şöyle devam etti:
"Bazı hastalar tekrar tansiyon ölçtürme ihtiyacı bile duymazlar. Oysa tansiyon yüksekliği yakın takip gerektirir. 30 yaşın altında 60 yaşın üzerindeki hastalarda küçük tansiyon ani olarak yükseldiyse, yeni tanı konmuş hastada tansiyon 6 ay içinde daha da kontrolsüz hale geldiyse ve tedaviye cevap alınamaz halde böbrek fonksiyonları bozulduysa mutlaka bir hekime başvurarak, böbrek değerlendirilmesinin yapılması önerilir."