Beykoz'un Mozart'ına iyi haber !

Dünyaca ünlü bestecilerle aynı müzik kulağına sahip olan 19 yaşındaki otizmli Yunus Yazar'a YÖK'ten iyi haber geldi.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, İstanbul'un Beykoz semtinde yaşayan ve dünyaca ünlü bestecilerle aynı müzik kulağına sahip 19 yaşındaki otizmli Yunus Yazar'ın İstanbul Üniversitesinde yetenek sınavlarına alınmasına yönelik sürecin başlatıldığını bildirdi.

Güzel sanatlar lisesinden geçen yıl mezun olan Yunus Yazar, kendisinin ve benzer durumdaki yetenekli gençlerin üniversiteye girebilmesi için özellikle konservatuvar gibi yetenek sınavı gerektiren bölümlere engelli öğrenci alımında, Yükseköğretime Geçiş Sınavı'ndaki (YGS) baraj uygulamasının kaldırılması talebinde bulunmuştu.

Otizmli Yunus Yazar'ın durumu, YÖK tarafından incelemeye alınırken, bugün YÖK Başkanı Saraç'tan Yunus'a sevindirici haber geldi.

YAZI GÖNDERİLDİ

AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yunus'un durumu gündeme geldiğinde konuyla ilgilenmeleri için bir talimat verdiğini anımsatan Saraç, "Ben de Yunus kardeşimizi aradım, görüştüm ve süreci başlattık. Bugün itibarıyla da İstanbul Üniversitesine Yunus kardeşimizin durumunun tespit edilmesi ve bu tespit gerçekleştiğinde işlemlerin yürütülmesi hususunda da yazımızı gönderdik." dedi.

Saraç, "Ülkemizin her bir değeri bizim için çok önemlidir. Bunların hiçbirinin zayi olmaması için çalışıyoruz. Çünkü bu değerler birleştiğinde ülkemizin istikbalini oluşturuyor. Bu, bilim alanında da sanat alanında da böyle. Dolayısıyla bu süreç çok sıhhatli, mevzuata uygun bir şekilde yürütülmektedir. Herhalde çok güzel, kendisini mutlu edecek bir sonucun en yakın süre içerisinde de çıkacağını ümit ediyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Saraç, Anadolu Ajansına, kamuoyunda böyle bir toplumsal duyarlılığa, hassasiyete tercüman olduğu için teşekkür etti.

 
"Bütün çalışmamız sene kaybı olmamasına yönelik"
YÖK Başkanı Saraç, özellikle sanat alanında üstün yeteneklilere yönelik bir takdir yetkisinin mevcut olduğuna işaret ederek, "Bu takdir yetkisini yükseköğretim kurumlarımızın Yükseköğretim Kurulunun başlattığı süreç çerçevesinde kullanabilme imkanları vardır. Bunun tabii darlığından söz edebiliriz ama bunun genişletilmesine yönelik de bir çalışmamız olduğunu ifade etmek isterim." diye konuştu.

Bunun uzmanlık gerektiren bir konu olduğunu vurgulayan Saraç, kişinin hangi sanat dalında uzmanlığı varsa bunun tespitinin de ancak o konunun uzmanları tarafından yapılabileceğini aktardı.

Saraç, "Dolayısıyla Yunus kardeşimizin bu üstün yeteneğinin tespiti İstanbul Üniversitesi konservatuvarında yapılacak. Daha sonra da kaydı yapılacak. Üniversitemizin rektörüyle de görüştük. Zannedersem özel bir itinayla da eğitim öğretimini sürdürecek. Bütün çalışmamız sene kaybı olmamasına yönelik." şeklinde konuştu.

Saraç, Yunus Yazar'ın İstanbul Üniversitesi Devlet Konservaturında, bir komisyon marifetiyle özel yeteneğinin birkaç gün içinde değerlendirileceğini bildirdi.

Cem Yılmaz da burs sözünü vermişti
Öte yandan ünlü sanatçı Cem Yılmaz da Yunus için harekete geçen isimlerden olmuştu. Tek katlı bir gecekonduda yaşayan ve günde 7 saatini bir hayırsever tarafından hediye edilen piyanosunun başında geçiren Yunus'un hikayesini okuyan sanatçı Cem Yılmaz genç yeteneğin yardım çığlığına duyarsız kalmayarak,Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda "Bu kıymetli kardeşimize destek olmak istiyorum. Konservatuvar okuması için yetkililer de destek olursa ben burs vermek isterim." ifadelerini kullanmıştı.

'ABSOLUT KULAK'

 Yunus'un, dünyada Mozart, Beethoven, Chopen gibi sanatçılarda görülen, herhangi bir sesi referansa gerek olmadan doğrudan notaya dökebilme olarak adlandırılan üstün müzik yeteneği "absolut kulağa" sahip olduğu belirtiliyordu.

YUNUS YAZAR'IN YAŞAMI...

Yunus Yazar (19), hastalığı ve yoksulluk içerisinde geçen yıllarına inat, bir hayırsever tarafından hediye edilen piyanosuyla, konservatuvar kapılarının kendisi için de açılacağı günü bekliyor.

Beykoz'da tek katlı bir gecekonduda geçim savaşı veren Yazar ailesinin ikiz çocuklarından biri olan ve 3 yaşına kadar tek kelime konuşmayan Yunus, ilk kez annesinin örgü iplerinden ve gazete kağıtlarını yırtarak oluşturduğu harfler aracılığıyla çevresiyle iletişim kurmaya başladı. Yunus, 4 yaşına geldiğinde ise yaşıtlarının aksine okuma-yazmayı çoktan öğrenmişti. Uzun hastane süreçlerinin ardından 7 yaşına geldiğinde otizm spektrum bozukluklarından biri olan "Asperger Sendromu" teşhisi konulan Yunus, öğrenim hayatı boyunca kaynaştırma öğrencisi olarak eğitim gördü ve bir dönem de antidepresan ilaçlarına mahkum kaldı.

Yunus'un hayatı, ortaokuldaki müzik öğretmeninin onu keşfetmesiyle bambaşka bir yön aldı. Öğretmeni çevresindeki birçok kişinin "zihinsel engelli" gözüyle bakarak dışladığı Yunus'un, dünyada Mozart, Beethoven, Chopen gibi sanatçılarda görülen, herhangi bir sesi referansa gerek olmadan doğrudan notaya dökebilme olarak adlandırılan üstün müzik yeteneği "absolut kulağa" sahip olduğunu saptadı.

Öğretmeninin desteğiyle güzel sanatlar lisesine tam burslu olarak girmeyi başaran ve geçtiğimiz yıl mezun olan Yunus, üniversite sınavındaki "100 puan" barajını geçemediği için konservatuvarların yetenek sınavlarına giremedi.

Kendisine bir hayırsever tarafından hediye edilen piyanosuyla yaşama tutunan ve konservatuvara gideceği günlerin hayalini kuran Yunus, bir yandan da ayağında kısmi felç olan ve kanser hastalığıyla mücadele eden annesine destek olmaya çalışıyor.

"Günde 7-8 saat piyano çalıyorum"

Yunus "Günde 7-8 saat piyano çalıyorum. Geçen yıl güzel sanatlar lisesinden mezun oldum. Üniversiteye gitmek istiyorum. Konservatuvar okumayı tercih ederim. Benim hayalim, müzisyen, piyanist olmak. Üniversite sınavına iki defa girdim, biri geçen sene biri bu sene. Düşük puan aldım. Baraj uygulaması kalkmalı, yetenek sınavıyla girmeyi tercih ederim." diyor.

Her gün sabaha karşı dörtte uyanarak annesinin ilaçlarını verdiğini ve annesine ev işlerinde yardımcı olmaya çalıştığını anlatan Yunus, piyanoya olan sevgisini, "Benim için yemek yemek, su içmek gibi." sözleri ile dile getirdi.

Yunus, ortaokuldayken arkadaşları tarafından dışlandığını ama lisede tüm arkadaşlarıyla çok iyi anlaştığını belirterek, "Ortaokuldaki müzik öğretmenim beni keşfetti ve koroya aldı. Benim 'absolut kulağa' sahip olduğumu söyledi ve beni güzel sanatlar lisesine hazırladı. Ben ve benim durumumda olan yetenekli gençlerin üniversiteye girebilmesini, Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nda (YGS) barajın kalkmasını istiyorum." şeklinde konuştu.

Sonraki Haber