Berkin'in davasında anne Gülsüm Elvan isyan etti
Gezi olayları sırasında polisin attığı biber gazı kapsülüyle başından yaralandıktan sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın 14’üncü duruşmasında anne Gülsüm Elvan, "Yeter artık kaçıncı duruşma bu. Katil orada belli. Daha bir hafta olmadı 6 yaşında bir çocuğu panzer ezdi. O anne değil mi? Annelerin acılarını neden yarıştırıyorlar" diye konuştu.
İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 14. duruşmaya, tutuksuz sanık polis memuru F.D. Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla görev yaptığı Van'dan katıldı. Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm ve babası Sami Elvan ile kardeşlerinin müdahil olarak hazır bulunduğu duruşmada, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy'un da aralarında olduğu çok sayıda kişi izleyici olarak yer aldı.
Dosyanın, daha önce alınan, "Sanığın zet tüfeği (gaz tüfeği) kullanması sırasında talimatlara aykırı hareket edip etmediği, olayda kusuru olup olmadığı hususunun, dosyadaki Adli Tıp Kurumu, Jandarma Kriminal Laboratuvarları ve diğer bilirkişi raporları, zet tüfeği ve kapsülünün özellikleri, olay anına ilişkin görüntülerle diğer deliller göz önüne alınarak yeni rapor düzenlenmesi" ara kararı uyarınca, İzmir Foça Jandarma Okul Komutanlığı'nda görevli iki gaz tüfeği eğitmeninden ve bir olay yeri inceleme uzmanından oluşan 3 kişilik bilirkişi heyeti oluşturulması için Foça Asliye Ceza Mahkemesini gönderildiği belirtilen duruşmada, söz konusu talimata henüz cevap gelmediği bilgisi tutanağa geçirildi.
"ARTIK YETER”
Duruşmada söz alan Gülsüm Elvan, davanın bir türlü sonuçlanmadığını belirterek, bir an önce karara bağlanmasını talep etti.
Duruşmada söz alan Gülsüm Elvan, "Yeter artık kaçıncı duruşma bu. Katil orada belli" sözleriyle isyan etti.
Gülsüm Elvan sözlerine şöyle devam etti:
“Bir türlü sonuçlanamıyor yargılama. Nereye gönderiliyorsa, reddediliyor. Anlamış değilim. Burada bir çocuk var. Bugün bizim ülkede öldürülen çocuklar kararlaştırılırken ya vatan haini ya terörist ilan ediliyordu. Şimdi anneleri karşı karşıya getiriyorlar. O anne biz anne değil miyiz? Benim çocuğum 269 gün, 15 yaşına geldi 16 kiloya düştü. Ben anne değil miyim? Ahmet Atakan'ın daha açılmamış bir duruşması var. O anne değil mi? Ethem Sarısülük'ün annesi her konuştuğunda bir soruşturma. O anne değil mi? Hasan Ferit'in annesi anne değil mi? Dilek Doğan annesinin kucağında öldürüldü o anne değil mi? Gezide öldürülen çocukların hepsi anne değil mi? Biz bunların yanıtlarını niye almıyoruz. Yeter artık kaçıncı duruşma bu. Katil orada belli. Daha bir hafta olmadı 6 yaşında bir çocuğu panzer ezdi. O anne değil mi? Annelerin acılarını neden yarıştırıyorlar. Biz artık yargı istiyoruz. Biz de anneyiz. Ceza verilmesini istiyoruz. Daha kaç can gidecek? Ne kadar kan dikilecek? Yeter diyoruz. Daha çocuktu, daha diplomasını almadı. Rahat uyuyabiliyor musunuz?”
Baba Sami Elvan da eşinin sözleri üzerine ağlayarak duruşma salonundan ayrıldı.
13 KASIM'A ERTELENDİ
Taraf avukatlarının konuşmalarından sonra konuşan Mahkeme Heyeti Başkanı, mahkeme olarak dosyayı almalarından itibaren gerekli olan tüm çabayı sarf ettiklerini belirterek, "Biz de bir an önce karar çıksın diye uğraşıyoruz. Gereken özeni gösteriyoruz. Hırsızlık, gasp gibi dosyalar çabuk bitiyor. Ama toplumsal dosyalar biraz güç dosyalar; araştırma gerektiriyor, raporlar bekleniyor" diye konuştu.
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Foça Asliye Ceza Mahkemesine yeni bilirkişi raporu alınması için gönderilen yazıya cevap verilmesinin beklenilmesine ve tanık olarak dinlenilecek zet tüfeği kullanan bir polis memuru hakkında zorla getirme emri düzenlenmesine hükmederek, duruşmayı 13 Kasım'a erteledi.