Aydın Ve Yazarlardan Barışa Söz Ver Çağrısı
Çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile aydın ve yazarlardan oluşan bir grup, "Barışa söz ver" çağrısıyla başlattıkları kampanya ile ilgili basın toplantısı düzenledi.Beyoğlu Galatasaray'da bulunan Cezayir Toplantı Salonu'nda 'Barışa...
Çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile aydın ve yazarlardan oluşan bir grup, "Barışa söz ver" çağrısıyla başlattıkları kampanya ile ilgili basın toplantısı düzenledi.
Beyoğlu Galatasaray'da bulunan Cezayir Toplantı Salonu'nda 'Barışa Söz Ver' sloganıyla gerçekleştirilen toplantıya, Sanatçı Zeynep Tanbay, Yazar ve Sosyolog Oya Baydar, Eski Milletvekili Ufuk Uras, Yazar ve İnsan Hakları Aktivisti Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu, Aziz Nesin Vakfı Matematik Köyü Kurucusu Prof. Dr. Ali Nesin, Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu, Yazar Şenol Karakaş, Mazlum-Der İstanbul Şube Başkanı Mehmet Cüneyt Sarıyaşar katıldı.
"ARTIK SOMUT ADIMLARA İHTİYACIMIZ VAR"
Toplantıda ortak basın açıklamasını okuyan Sanatçı Zeynep Tanbay çözüm sürecinin ilan edildiğinde 'Çözüme evet, barışa evet' diyerek desteklediklerini ifade ederek, şunları söyledi:
“Akan kanın durmasının çok önemli olduğun savunduk, sokaklara çıktık, basın toplantıları yaptık. Ama artık sürecin ilk günlerinde değiliz. Artık somut adımlara ihtiyacımız var. Ekim ayında yaşanan şiddet patlaması, ne kadar hızla hareket etmek zorunda olduğumuzu gösteriyor. Artık acil olarak, Kürtlerin iade edilmesi çok kolay olan ve hiçbir pazarlığa tabi kılınamayacak haklarının tanınması için gerekli düzenlemelerin yapılmasına, pratik adımların atılmasına ihtiyacımız var. Pazarlık değil hakların iadesi diyenler olarak, çözüm sürecini desteklemek, Kürt halkını haklarının tanınması, kalıcı barış, adalet ve eşitlik için 'Artık barış zamanı' diyoruz"
SÜREÇ İKİ TARAFIN KAPRİSİNE KURBAN EDİLMESİN
Yazar ve İnsan Hakları Aktivisti Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu da, “Devlet ve PKK arasında süren bir süreç var. Biz sivil toplum olarak olayı onların yaptığına bakarak uzun süredir tartışıyoruz ama bu çok açık bir zorunluluktur ki, sivil toplum artık bir şekilde işin içine girmelidir. Çünkü iki tarafın kaprisine kurban edilmeden yürümesi gereken bir süreç vardır. Müzakerede üçüncü bir ayak sivil toplum olmalıdır. Sivil toplumun da dengeleyici olarak bu rolünü ifa etmelidir" dedi.
“DAHA YOLA ÇIKMADIK, YOLA ÇIKMAK ZORUNDAYIZ"
Yazar ve Sosyolog Oya Baydar, iktidarın yola çıkmayı sürecin kendisi gibi gösterdiğini belirterek, “Hayır, daha yola çıkmadık. Yola çıkmak zorundayız. Geciktirmemek zorundayız. Eğer sivil toplumun bir etkisi, bir sözü olacaksa 'hadi bakalım çıkalım yola' denmelidir. Gerek iktidar gerekse Kürt siyasi hareketinin, yola çıkmayı geciktirmemesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
“KÜRT SORUNU BİR DEMOKRASİ SORUNUDUR"
“Sorun sadece Kürt sorunu değildir" diyen Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu ise, “Kürt sorunu bir demokrasi sorunudur. Dolayısıyla sağ siyasetlerde 'Kürt sorunu' denince 'bölücülük, vs.' deniliyor. Bıraksınlar bunu diye düşünüyorum artık buralarda değiliz. Kürt sorunu dediğimiz sorun Türkiye'deki eksik demokrasinin giderilmesi sorunudur" diye konuştu.
“KÜRT SORUNU PROBLEMDİR ÇÖZÜMÜ DE PROLEMSİZ OLAMAYACAKTIR"
Aziz Nesin Vakfı Matematik Köyü kurucusu Prof Dr. Ali Nesin, “Her problemin çözümü başka problemler yaratır. Bilimin de sosyal bilimlerin de doğası gereği böyledir. Kürt sorunu da bir problemdir, çözümü de problemsiz olmayacaktır" dedi. Problemlerden korkmamak gerektiğini dile getiren Nesin, “Eğer karşınıza bir gün bir problem çıkarsa ve o problemin sıfır, sorunsuz bir çözümünü bulursanız; o zamana kadar bir saniye bile düşünmemişsiniz demektir. Türkiye Cumhuriyeti de, bizim de, toplumun da artık çözümün yaratacağı problemlerden korkmaması gerekir. Bu problemlerle karşılaştığımız zaman o problemleri çözeriz" ifadesinde bulundu.
“BARIŞIN PAZARLIĞI OLMAZ"
Eski Milletvekili Ufuk Uras da 2015'in barış yılı olması temennisinde bulunarak, “Tepe de yapılan siyasetin bir tür gözlemcisi, denetleyicisi, takipçisi, hafızası ve bir üçüncü göz olmak durumundayız. Her hafta 'bu hafta barış için ne yaptın?' sorusuyla bu işin peşini bırakmamak durumundayız. Barış mücadelesini güncellemek, derinleştirmek ve toplumsallaştırmak durumundayız. Çünkü gücün sözüne değil, sözün gücüne inanıyoruz" dedi. Barışın ortak kimliğine vurgu yapan Uras, “Başta ana muhalefet partisi olmak üzere bütün siyasi özneleri sürece katkı sunmaya, sürecin takozu olmamaya çağırıyorum. Çünkü barışın pazarlığı olmazö açıklamasında bulundu.
Açıklamanın altına imza atanlar: Adalet Ağaoğlu, Ali Nesin, Ali Öner, Aydın Engin, Bekir Ağırdır, Bülent Aydın, Cafer Solgun, Cengiz Atar, Defne Azal, Dengir Mir Mehmet Fırat, Emine Uçak Erdoğan, Emel Kurma, Eren Keskin, Erol Katırcıoğlu, Ferhat Kentel, Gülten Kaya, Hadi Uluengin, Hale Soygazi, Halil Ergün, Hidayet Şefkatlı Tuksal, İbrahim Betil, İpek Çalışlar, Kuban Kural, Kutluğ Ataman, Lale Mansur, Mehmet Cüneyt Sarıyaşar, Murat Belge, Murat Belge, Murat Morova, Naci Sönmez, Nilüfer, Uğur Dalay, Oya Baydar, Ömer Faruk Gergerlioğlu, Rakel Dink, Roni Margulies, Selda Bağcan, Şenol Karakaş, Taner Akçam, Taner Ziya Ekinci, Temil İskit, Turgay Oğur, Ufuk Uras, Ümit Kardaş, Ümit Kıvanç, Vedat Türkali, Yasemin Çongar, Yıldız Önen, Yücel Sayman, Zeynep Tanbay.
(FOTOĞRAF)