Atilla Taş hakkında şok ceza talebi
Darbe girişiminin ardından başlatılan FETÖ soruşturmaları kapsamında aralarında Atilla Taş ve Said Sefa gibi isimlerin de bulunduğu 28 kişi hakkında iddianame hazırlandı.
Cumhuriyet Savcılarından Murat Çağlak tarafından hazırlanan 196 sayfalık iddianamede, Said Sefa’nın "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" ve "Terör örgütü yöneticiliği" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet ve 10 yıldan 15 yıla kadar hapis istendi.
İddianamede 25’i tutuklu diğer 28 kişi Abdullah Kılıç, Ahmet Memiş, Ali Akkuş, Atilla Taş, Bayram Kaya, Bülent Ceyhan, Bünyamin Köseli, Cemal Azmi Kalyoncu, Cihan Acar, Cuma Ulus, Davut Aydın, Emre Soncan, Gökçe Fırat Çulhaoğlu, Habib Güler, Halil İbrahim Balta, Hanım Büşra Erdal, Hüseyin Aydın, Muhammed Sait Kuloğlu, Muhterem Tanık, Murat Aksoy, Mustafa Erkan Acar, Mutlu Çölgeçen, Oğuz Usluer, Seyid Kılıç, Ufuk Şanlı, Ünal Tanık, Yakup Çetin ve Yetkin Yıldız‘ın ise “silahlı örgüte üye olmak” suçundan 5’er yıldan 10’ar yıla kadar hapisleri talep edildi.
FETHULLAHÇI Terör Örgütü'nün (FETÖ) medya yapılanmasıyla ilgili olarak hazırlanan iddianamede, şarkıcı Atilla Taş'ın da "Teör örgütü üyeliği" suçundan cezalandırılması istendi. İddianamede, Nihat Doğan ile Erol Köse'nin Atilla Taş hakkında bir televizyon programında yaptıkları konuşmada delil olarak yer aldı.
İddianamede Atilla Taş'ın Türk pop müziği sanatçısı olduğu ve zaman zaman sunuculuk yaptığı belirtilerek, FETÖ-PDY soruşturması kapsamında kapatılan Meydan Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaptığı tespitine yer verildi. Taş'ın gezi olayları sonrası yaptığı paylaşımlarla gündeme geldiği belirtilen iddianamede, Taş'ın takipçi sayısını artırdıktan sonra FETÖ/PDY'nin ülke içinde ve dışında gündem oluşturmak için üyelerinin paylaştığı tweetleri tekrar paylaşarak (retweet) ettiği ve gündem (trend topic) oluşturduğu iddia edildi. Taş'ın 2011'den 2016'ya kadar sosyal medyadaki onlarca paylaşımının da ele alındığı iddianamede, Taş'ın 2015 ile 2016 yıları arasında FETÖ soruşturması kapsamında kapatılan Meydan Gazetesi'ndeki köşe yazıları da delil olarak yer aldı.
İddianamede, Taş'ın tutuklanmasının ardından bir televizyon programında Nihat Doğan ile Erol Köse'nin şüpheliyi (Atilla Taş'ı)kastederek "örgüt ile bağlantılarını kendilerine anlattıklarını, hatta fuatavni hesabı ile doğrudan mesajlaştığını söylediğini" beyan ettiklerinin tespit edildiği kaydedildi. Söz konusu programın CD'sinin de dosyaya konulduğu anlatılan iddianamede, Taş'ın Nihat Doğan ile Erol Köse'nin beyanlarını kabul etmeyerek söz konusu kişilerle husumetli olduğunu söylediği belirtildi.
"HER İKİSİYLE DE ŞAHSİ HUSUMETİM VAR"
Taş'ın ifadesinde, "Her hangi bir örgütün amacı doğrultusunda faaliyet göstermesinin mümkün olmadığını, paylaştığı twetleri ve yazdığı yazıları örgütsel bir amaç için değil vatandaşların mağduriyetlerini dile getirmek için yazdığını söylediği, Nihat Doğan ile Erol Köse'nin de kendisinin "fuatavni" ile doğrudan mesajlaşmalarının olduğu yönündekikonuşmaların yalan olduğunu, her ikisiyle de şahsi husumetinin bulunduğunu beyan etmiştir" denildi.