Arnavutluk'taki FETÖ mensupları panikte
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının Avrupa'da en yoğun bulunduğu ülkelerin başında gelen Arnavutluk'ta örgütle ilişkili kişi ve kurumların tespiti için çalışma yapılıyor.
Türkiye'deki 15 Temmuz kanlı darbe girişiminin ardından yurt dışına kaçan FETÖ mensupları, bulundukları ülkelerde deşifre olmamak için farklı yöntemler geliştiriyor. Terör örgütü PKK üyesi teröristlerin de zaman zaman kullandığı yöntemlere benzeyen tarzda kendilerine kaçış koridoru açan FETÖ mensupları, özellikle Balkanları, sığınacakları ülkelere geçiş güzergahı olarak seçiyor.
FETÖ mensuplarının Balkanlarda yerleşmek için seçtiği ülkeler arasında Arnavutluk ilk sırada yer alıyor. Uzun süredir Arnavutluk'ta faaliyet gösteren ve bu ülkede yoğun olarak bulunan FETÖ üyeleri, ülke yönetiminin kişi ve kurumları tespit etmeye başlaması nedeniyle panik yaşıyor.
Arnavutluk makamlarının tespit işlemlerini sürdürmesi ve bu bilgilerin Türkiye'ye aktarılması ihtimali üzerine deşifre olmak istemeyen örgüt üyeleri, çeşitli şekillerde varlıklarını bu ülkede devam ettirmenin yollarını arıyor. Bu yöntemlerin başında, oturma iznini Makedonya'dan alan FETÖ üyelerinin, ticari işlerini kayıtlara girmeden Arnavutluk'ta sürdürmesi geliyor.
"FETÖ'cüler listesi"ne dahil edilmemeyi amaçlıyorlar
FETÖ'ye karşı diğer Balkan ülkelerinde olduğu gibi henüz somut adımların tam anlamıyla atılmadığı Makedonya'da da "vize muafiyeti", "okul kaydı, ticari işletmeler kurma ya da bunlara ortak olma" gibi yollarla rahatlıkla "oturma izni" alınması, Arnavutluk'ta ticari faaliyet yürüten FETÖ mensuplarını bu ülkeye yönlendiriyor.
Deşifre olma korkusu yaşayan örgüt üyeleri, iş yerleri Arnavutluk'ta olmasına rağmen resmen Makedonya'da ikamet ettiklerini belgeleyerek Arnavutluk'taki "FETÖ'cüler listesi"ne dahil edilmemeyi amaçlıyor. İki ülke arasındaki geçiş serbestliğinden yararlanan terör örgütü mensupları, ticari faaliyetlerini bu yöntemle sürdürüyor.
Tedbiri elden bırakmayan FETÖ mensupları ayrıca her iki ülkede de açığa çıkma korkusuyla faaliyetlerini bankalar üzerinden gerçekleştirmiyor. Parasal işlemler elden yapılıyor. Belirli bölgelerdeki sözde "hizmet evleri"nden bazılarının, nakit paraları saklamak için kullanıldığı belirtiliyor.