ADD Başkanı: ''Türkiye iç savaşa sürükleniyor''

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Başkanı Hüsnü Bozkurt Türkiye'de "Arapça tabelalar" üzerinden süren tartışmalarla ilgili olarak "sorunun görünen yüzü" ifadesini kullanırken, Türkiye'nin iç savaş tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu öne sürdü.

Türkiye'deki sığınmacı tartışmaları gündemde "Arapça tabelalar" polemiğiyle yerini korurken, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı'ndan dikkat çeken bir açıklama geldi.

Cumhuriyet gazetesinden İklim Öngel'in sorularını yanıtlayan ADD Başkanı Hüsnü Bozkurt Türkiye'yi asıl bekleyen tehlikenin iç savaş olduğunu belirterek "Kendini Atatürkçü, Cumhuriyetçi ve Milliyetçi olarak tanımlayan yurttaşlarımız, toplumun ezici çoğunluğu. Türk Ulusu Atatürk ilke ve devrimlerini içselleştirdi. O’nun yolundan sapmanın ne felaketlere yol açtığını da yaşayarak gördü.” “Arapça tabela sorunun görünen yüzü. Asıl sorun; iç çatışma ortamı yaratma ve Türkiye’yi müdahaleye açık hale getirme amaçlı, AKP iktidarının destek verdiği emperyal bir plan doğrultusunda yurdumuza doldurulan milyonlar." dedi.

Gündemdeki yeni anayasa tartışmalarına da değinen Bozkurt, "Türkiye’nin tabii ki yeni bir anayasaya ihtiyacı yok" dedi.

Mevcut anayasa için kullanılan "darbe anayasası" ifadesinin yanlış olduğunu belirten Bozkurt "ANAP iktidarı döneminden AKP-MHP’nin son 2017 şaibeli referandumuna kadar neredeyse yüzde 75’i değiştirilmiş 1982 Anayasası’ndan, ki bizler “hayır” derken bugün “darbe anayasası” diyenler güle oynaya “evet” oyu vermişlerdi, hâlâ böyle tanımlanması tam bir alalama. Kaldı ki, örneğin İngiltere, 1215’den beri Kral John tarafından imzalanarak yürürlüğe giren Magna Carta Libertatum (Büyük Özgürlükler Sözleşmesi) adlı birkaç sayfalık anayasa bile denemeyecek bir belge ile yönetiliyor ve dünyanın birçok alt üst oluş yaşadığı asırlar boyunca parlamenter demokratik monarşi rejiminde sorunsuz yaşıyor. Bu sürede hiçbir İngiliz yurttaşı ya da siyasetçisinin yeni bir anayasa istediği de duyulmuyor. Keza ABD’de de 17 Eylül 1787’den günümüze aynı anayasa yürürlükte ve kimse “yeni anayasa” demiyor. Benzer örnekleri çoğaltmak mümkün. " dedi.

Sonraki Haber